Bodrum Kalesi boynu bükük kalmýþtýr þimdi... Türkiye’nin ve dünyanýn seçkin dansçýlarýný ve onlarý coþkuyla izleyen sanatseverleri aðýrladýktan sonra geceleri boþ kalmak zor gelmiþtir tarihi kaleye... Bodrum Bale Festivali’nin 11’incisi de sona erdi... Bale sanatýný en iyi biçimde icra eden ülkeden, Rusya’dan gelen Sibirya Devlet Balesi’nin “Spartacus” temsilini izleyemeden döndüðüm için benim de boynum bükük kaldý biraz... Ama önümüzdeki yýl bütün sanatseverlerle birlikte telafi ederim bu eksikliði diye düþünüyorum.
Açýlýþ gecesinde Bodrum Belediye Baþkaný Mehmet Kocadon ve festival sponsoru Denizbank’ýn Genel Müdürü Hakan Ateþ, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Rengim Gökmen’e seneye daha geniþ bir sahne kurma sözü vermiþlerdi. Bu sayede daha görkemli eserleri ve daha büyük topluluklarý izleyebiliriz...
Ayrýca Güney Kore’den festivale konuk olan Universal Ballet’nin “Black Cake, Duende, Tango” adlarýný taþýyan üç ayrý koreografiden oluþan temsilini izledim ya gam yemem! “Duende” beni benden aldý dersem abartmýþ olmam. Bu modern bale eseri dansçýlarýn teknik yetkinliklerini ve çalýþma disiplinlerini test etmek için kullanýlsa yeridir! Öylesine karmaþýk geçiþleri öylesine ustalýkla uyguladýlar, figürleri öylesine bir keskinlikle icra ettiler ve uyumlarý öylesine mükemmeldi ki hayran olmamak elde deðil. Tabii koreografinin yaratýcýlýðýna ve orijinalliðine de... 1984 yýlýnda Seul’de kurulan Universal Ballet’nin alanýnda Uzakdoðu’nun en iyi kurumlarýndan biri olduðuna dair Batý basýnýnda çýkan yazýlarýn doðruluðunu böylece anlamýþ olduk!
***
Ýstanbul DOB prodüksiyonu “Hürrem Sultan”, Ankara DOB prodüksiyonu “Amazonlar” ve Samsun DOB prodüksiyonu “Bach Alla Turca” da gayet baþarýlý eserlerdi ama içlerinden beni en çok heyecanlandýran “Bach Alla Turca”nýn ilk bölümünde izlediðimiz “Bach Konçerto” oldu. Marco Cantalupo’nun libretto ve koreografisine imza attýðý bu modern eser çok yalýn ama çok etkileyiciydi. Dansçýlar adeta bedenlerindeki bütün enerjiyi kullanarak, insan iliþkilerinde oluþmasý muhtemel her tür gerilimi dýþavuruyorlardý. Bir masa ve dört sandalyenin ne kadar zengin ve iþlevsel bir dekor olabileceðini de gösteriyordu “Bach Konçerto”.
“Bach Alla Turca” ise týpký müziði gibi bir sentez. Anjelika Akbar’ýn Bach’ýn besteleriyle alaturka ezgileri harmanlama giriþim yer yer “oryantal”i andýran popüler bir iþe zemin hazýrlamýþ... Ortaya klasik bale izleyicisinden daha geniþ bir halk kitlesine hitap eden, alkýþlarýyla ritim tutarak katýlabilecekleri atipik bir eser çýkmýþ. Ünlü manken Çaðla Þikel de Samsun DOB sanatçýlarýyla sahneye çýktý. Doðrusu onun bol bol havaya kaldýrýlacaðý sembolik bir rolde dans edeceðini, birkaç figür yapacaðýný sanmýþtým. Ama Çaðla Þikel’in kordöbale içinde hiç de mahçup olmadan dans ettiðini gördüm, çok takdir ettim.
“Amazonlar” bence çok ilginç bir çalýþmaydý ama çýkmasý gereken düzeyin altýnda kalmýþ gibi geldi bana... Performanslara diyecek yoktu ama koreografide biraz fazla tekrara düþmüþtü sanki... Altýn Post’un peþindeki Iason ve Argonotlarýn Amazonlarýn ülkesine varýþlarý üzerinden kadýn - erkek çatýþmasýný konu alan bu neoklasik eserin koreografisine biraz daha yenilikçi bir yaklaþým yakýþýrdý. Dekorda gerçek mekan projeksiyonlarýnýn kullanýmý iyi bir fikirdi ama uygulamada daha yüksek teknik kalite beklenirdi...
Devlet Opera ve Balesi’nin yeni kuþak dansçýlarýnýn gitgide dünya standardýna yaklaþtýðýný da gözlemledik 11. Bodrum Bale Festivali’nde. Elbette bir Rus geleneðiyle ve disipliniyle boy ölçüþmek zor ama bu alanda daha çok devlet ve özel sektör yatýrýmýyla gençleri teþvik edersek, neden olmasýn? Þimdiden DOB’de yeni sezonu merakla bekliyorum.