Baþarý nedir?

Her yönetim, sadece günlük olaylarda deðil her konuda baþarýlý görünmek ister. Buna savaþlar da dahildir. Mesela biz Birinci Dünya Savaþý’nda topraklarýmýzýn dörtte üçünü kaybettik ama yedi düveli yenerek devletimizi kurduk deriz. Bugünlerde hükümet terörü sona erdirmek için bazý teþebbüslerde bulunuyor. Ancak muhalefet yapýlanlarý beðenmiyor birisi bunun bölünmenin baþlangýcý olduðunu söylüyor. Galip gelen sevinir ama karþý taraftaki sýradan halka karþý küçümseyici tavýr sergilemek yanlýþtýr. Bu halklar yok olmayacaktýr ve eðer sizden iyi davranýþla karþýlaþýrlarsa dost bile olursunuz. Mesela Birinci Dünya Savaþý’nda Osmanlý’yý tarihe gömen ülkeler bizim dostumuz oldu ama bir düþman yaratmayý ihmal etmediler. O günden beri Yunanistan düþmanýmýzdýr. Ben farklý düþünüyorum ve Yunanistan’la ortak olacaðýmýzý ve geçmiþte olduðu gibi tek devletmiþ gibi davranacaðýmýzý düþünüyorum. Bu sýnýrlarý ortadan kaldýrmayacak ama iliþkilerimiz bu sýnýrý anlamsýz kýlacaktýr.

***

Þu sýrada Kürtlerle aramýzda küçük bir grubun yarattýðý çatýþmayý durdurmak istiyoruz. Bazýlarý bunu bir zafer olarak ilan etmemizi, bu nedenle hiçbir taleplerinin karþýlanmamasýný istiyorlar. Oysa Kürtlerin tarih boyunca birlikte yaþadýklarý halktan uzaklaþýrlarsa görünür gelecekte kendileri büyük kayýplara uðrarlar. Hükümet onlarýn ana dilini serbest býrakýrken yeni bir þey yapmýþ olmuyor. Çünkü asýrlarca onlarý yöneten devlet dillerini yok etmek için hiçbir gayret sarf etmemiþtir. Devletimiz kendi evlatlarý olan Kürtleri küçümsemeyecek yaptýklarý hatanýn izlerini yok edecektir. Eðer bu çatýþmayý sürekli gündemde tutarsanýz o halka nasýl kendi halkýnýz gibi bakarsýnýz. Yapýlacak þey devleti biraz hata yapan bir baba olarak, Kürtleri de yaramaz bir çocuk gibi görmektir. Bu yaramazlýkta babanýn rolü varsa onu da kaldýrmalýyýz.

Muhalefetin olumsuz tavrý iktidarý yýpratmak amacý taþýyor. Bu partilerin nasýl bir çözüm istediklerini de bilmiyoruz. Yani alternatif bir çözüm sunmak yerine çözüm arayýp uzlaþmaya çalýþaný kötülüyorlar, hatta bu çözümün ülkeyi böleceðini söylüyorlar. Yani mücadeleye girenlerden birisi kendisinin yenilmesi için uðraþýyor deniyor.

Bu durum sadece bugün geçerli deðildir. Muhalefet iktidarýn yaptýðý her þeyin yanlýþ hatta zararlý olduðunu söylüyor. Bu hal henüz devletimizin olgunlaþmadýðýna delalet eder. Çünkü uygulanan her politika yanlýþ olmaktan ziyade zararlý deniyor. Örneðin bir muhalefet sözcüsünün eleþtirileri göz önüne geliyor öyle ki; sadece konuþmasýnýn etkileyici olmasý düþünülmüþ, yapýlanlarýn neden yanlýþ olduðu belirtilmediði gibi sadece sözün etkinliði  üzerinde durulmuþ ve kullandýðý ses tonuyla, davranýþlarýyla konuþmanýn etkili olmasýna çalýþýlmýþtýr.  

Þu konulara bir açýklýk getirmek gerekir: Ýnsanýn soy kimliði doðuþtan mý gelir, yoksa ülkeyi yönetenler mi belirler? Ýnsan dilini yaþadýðý ortamda mý öðrenir yoksa uygun sayýlaný öðrenmeli midir? Bir dili çevre þartlarýndan öðrenmek ne kadar kolaysa defter ve kitaplardan öðrenmek o kadar zordur. Bazý vatandaþlarý borçlu olmadýklarý bu yükü taþýmaya mecbur etmek yerine yaþam þartlarýný deðiþtirmek daha kolay ve etkilidir. Biz vatandaþlarýmýzý zorlamak yerine çevre þartlarýný düzenlemeye çalýþmalýyýz.