Gönüllü öðretmenlik yapan bir arkadaþým anlattý. Ýlkokul birinci sýnýftaki öðrencilere ailelerini resmetmeleri ödevi verir. Gelen resimlerden biri ve açýklamasý düþündürücüdür.
Öðretmen sorar: “Babanýn aðzýný ve ellerini çizmeyi unutmuþsun Ahmet?”
Ahmet cevap verir: “Annemi dövmesin, küfür etmesin diye öðretmenim.”
Eðitimi okulda arayanlar, kötü eðitimden öðretmeni sorumlu tutanlar bilmeli ki eðitim 7 yaþýnda ve M.E.B tabelalý binada deðil, evde baþlýyor.
Sorun sadece evdeki kavga-gürültü mü? Hayýr, bir çocuðu baþarýlý-baþarýsýz, mutlu-mutsuz, özgüvenli-özgüvensiz yapan çok fazla deðiþken var.
35 haftadýr TRT Okul’da baþarýlý gençleri konuk eden Gençler Uçuyor programýný hazýrlayýp sunuyorum. Bu programda konuk ettiðim baþarýlý olmuþ akademisyen, sporcu, sanatçý ve giriþimci gençlerin ortak özelliklerini sizler için detaylandýrdým. Aþaðýda okuyacaðýnýz çýkarýmlar gençlerin sadece kendilerinden aldýðým bilgilerden ibaret deðil. Hepsinin ailesiyle de görüþtüm, “Ne yaptýnýz da çocuðunuz böyle oldu?” ve “Ne yapmadýnýz da çocuðunuz böyle oldu” sorularýný sordum.
Ýþte sonuçlar;
1- Baþarýlý genç yetiþtiren aileler çocuðunu çok küçük yaþtan itibaren bir birey olarak kabul ediyor. Onunla çok erken yaþta konuþmaya baþlýyor. Ona sorular sormayý, fikrini almayý asla ihmal etmiyor.
2- Baþarýlý gençler, kalabalýk evlerden çýkýyor. Kültürümüzdeki “Geniþ Aile” kavramýnýn boþuna olmadýðýný anlýyoruz buradan. Babaanne, anneanne ve dede ile büyüyen çocuk 80 yýllýk bir kadim bilgi ile besleniyor. Saygýyý öðreniyor, þefkati hissediyor. Buna en büyük örnek yine konuklarýmdan biri olan NASA’nýn Mars’a gönderdiði Curiosity uydusunu tasarlayan Türk mühendis Dr. Ahmed Akgiray. Ailesine baþarýsýnýn sýrrýný sorduðumda ilk aldýðým cevap; “Biz onun üzerinden babaannesinin, dedesinin elini hiç çekmedik. Onlarýn yanýnda büyüttük”.
3- Çocuðunuzun ödevini yapmayýn. Bunu da Nobel’e ilk adým ödülüyle hepimizi gururlandýran Ýlayda Þamilgil’in babasý Uzm.Dr. Özgür Þamilgil’den öðrendik. “Biz çocuðumuzun ödevlerine hiç yardýmcý olmadýk, böylece öðretmeni gerçek seviyesini gördü ve ona göre eðitim verdi”. Çocuk bu sayede zorlanmayý, yorulmayý, çözümsüzlerden çözüm yolu üretmeyi öðreniyor. Kendi sorumluluðunun sahibi olmayý öðreniyor.
4- Ders odaklý, gece gündüz ders çalýþan, okul birinciliðine zorlanmýþ çocuklar tahmin edilenin aksine hayat yarýþýnda en önde gelmiyorlar. Tek baþarýsý okuldaki notlarý olan çocuklar yerine, farklý disiplinlere sahip, farklý kültürleri birleþtirebilen çocuklar hayatta daha baþarýlý oluyor.
5- Manevi yönü geliþmiþ, ruh dünyasýný besleyen çocuklar çok baþarýlý bireylere dönüþüyor. Sadece materyalist bakýþ açýsý geliþmiþ çocuklarýn kader inancý zayýflýyor. Baþýna gelen her þeyi, hayattaki bir þeyin karþýlýðý olarak görüyor. Öyle olmasý gerektiðine inanýyor. Böyle olunca da zorlukla imtihan edildiðinde “neden ben?” deyip isyan etme yoluna gidiyor.
Bu hafta beni derinden etkileyen bir örnekle maddeleri tamamlayayým.
Adý Kenan Sofuoðlu, motorsiklette dünya þampiyonu milli gururumuz.
30 yaþýna geldiðinde iki aðabeyini ve babasýný kaybetmiþ, ailesinden üç acý yaþamýþ birisi. Buna raðmen hep þükrediyor, buna raðmen mücadeleyi hiç býrakmamýþ.
Gençler Uçuyor’a geldiðinde hem müthiþ bir tevazu, hem müthiþ bir teslimiyet gördüm Kenan Sofuoðlu’nda. Ama bir yaný da inanýlmaz mücadeleci, inanýlmaz azimliydi. Kenan, kiminle mücadele etmesi gerektiðini, kime teslim olmasý gerektiðini çözmüþtü. Programda iki ay sonra oðlunun olacaðýný, adýný Hamza koyacaðýný ve Hamza’yý 3 yaþýndan itibaren go-kart pistinde yarýþtýrmaya baþlayýp dünyanýn ilk Müslüman-Türk Formula1 yarýþçýsý olarak yetiþtirmek istediðini anlatmýþtý.
Geçen hafta gazetelere bir haber düþtü. Kenan’ýn 2 aylýk bebeði Hamza beyin kanamasý geçirmiþti. Oðlunu ve eþini hastanede býrakýp Ýtalya’ya yarýþa gitmek zorunda olan Kenan Sofuoðlu’nun açýklamasý þöyleydi : “Gidip gitmeme konusunda ne yapacaðýma karar vermekte zorlandým. Diðer taraftan hayat devam ediyor. Oðlum için Ýtalya yarýþýný kazanmak istedim ve gitmem gerektiðini hissettim. Allah bizi aðýr bir imtihanla sýnýyor. Buna da þükür etmek zorundayým".
Yüksek daðýn baþý dumanlý olur sözü Kenan Sofuoðlu için söylenmiþ sanki. Bu adanmýþlýða bu teslimiyet çok yakýþmýþ doðrusu. Allahtan þifa diliyorum minik Hamza’ya. Ve koca yüreðiyle bir kez daha ilham verdiði için binlerce kez teþekkürler Kenan Sofuðlu’na.
Aileler için çocuklarýný yetiþtirme yolculuðunda onlara yardýmcý olacak öneriler yazmaya devam edeceðim.
Unutmayalým, dünyaya getirdiðimiz çocuklar “bize ait” deðil, bize emanet. Emaneti en iyi þekilde, ihtimam göstererek saklamak boynumuza borç.
Bereketli haftalar dilerim.