Meclis kapanýnca diðer milletvekili arkadaþlarýmýz gibi biz de vaktimizin önemli kýsmýný seçim bölgemiz Gaziantep’te geçiriyoruz. Kimileri “tatil” diyor ama aksine bu ara dönemin vekil için en yorucu dönem olduðunu belirtmeliyim.
15 Temmuz Pazar günü doðup büyüdüðüm Ýslahiye’ye baðlý köyleri teþkilattan arkadaþlarýmýzla ziyaret ederken MÝT, Emniyet ve Jandarma’dan uyarýlar geldi. Özellikle son dönemde Suriye’den terörist geçiþinin hýzlandýðý, programýmýzdaki köylerin bu güzergaha çok yakýn olduðu belirtilerek, ziyaretleri iptal etmemizi tavsiye ettiler.
Hareketlilik olduðu doðruydu, sadece terörist deðil sýðýnmacý sayýsý da hýzla artýyordu. Bu yüzden Ýslahiye’deki mülteci kampýnýn kapasitesi 2 bin arttýrýlýrken, Karkamýþ’ta 10 bin kiþilik yeni bir kampýn inþasýna baþlandý.
Ýlk mesaj
Velhasýl biz programlarýmýzý iptal etmeyip ziyaretlerimize baþladýk. Ýlk gün, Fevzipaþa beldesine yakýn mesafede tren raylarýna döþenen uzaktan kumandalý bomba patlatýldý. Daha önce bizi uyaran güvenlik birimleri aynen þöyle dedi: “Mesajý aldýnýz mý?”
Samimi olmak gerekirse, ilk anda eylemin ekibimize yönelik olduðunu düþünmedik. Birçok bölgede olduðu gibi burada da PKK’nýn ses getirecek eylem peþinde olduðunu tahmin ediyorduk. Zaten istihbarat birimleri de “Bir milletvekilinin konvoyuna yönelik eylem onlar için çok ses getirici olur, aman dikkat” demiþlerdi.
Uyarýlara raðmen köy programlarýna devam ettik.
Geçen Salý akþamý MÝT, Emniyet ve Jandarma’dan iletilen uyarýlar had safhaya ulaþtý: “Çok büyük risk var, artýk bu gezilere son verelim. Arfalý köyünün üst kýsýmlarýnda 20-30 civarýnda PKK’lý terörist tespit ettik. Burada olduðunuzdan haberleri var. Telsiz kestirmelerinde þifreli olarak sizden söz ediyorlar.”
Çarþamba sabahý Nurdaðý’ndan devam etmeyi planladýðýmýz programý bunun üzerine yarýda kestik. Allah var, haklarýný teslim etmem gerek, güvenlik güçleri ekibi korumak için yoðun çaba harcadýlar.
Programý yarýda kesmemizin bir nedeni de terörist peþinde koþarken güvenlik güçlerine ilave bir iþ çýkarmama düþüncesiydi.
Kahvaltýlý eylem
Sahadan çekilmemizin üzerinden 24 saat geçmeden 20-30 kiþilik terörist grubu, bize tarif edilen noktadaki bir enerji firmasýnýn þantiyesine baskýn düzenledi. Çarþamba akþamý saat 21.00 sularýnda baþlayan baskýn esnasýnda þantiyenin tüm araç ve gereçlerini ateþe vermiþler.
Güvenlik birimleri, saat 23.00’den sonra baskýndan haberdar oluyor. Ýþin ilginç tarafý, Ýslahiye, Hasanbeyli ve Nurdaðý’nda konuþlanmýþ birimler arasýnda yaklaþýk 3 saat “hangi karakol müdahale edecek?” türünden sorulara cevap aramakla geçiyor.
Bu arada teröristler 4 inþaat iþçisini serbest býrakýyor, 1’i de önceden kaçýyor.
Sabah (Perþembe) 05.00 gibi baskýndan hiç haberi olmayan bir iþçi motorsikletiyle þantiyeye gittiðinde 3 PKK’lýyla karþýlaþýyor. Baskýný yapan gruptan 3 kiþi kalmýþ, diðerleri o bölgeyi terk etmiþ.
PKK’lýlardan biri iþçiden kahvaltýlýk malzeme istiyor. O da motoruna atlayýp en yakýn köyden kahvaltýlýk bulup getiriyor. Bu arada cep telefonundan ekip þefini arayarak durumu anlatýyor. Bu bilgiler de anýnda güvenlik birimlerine ulaþtýrýlýyor.
3 PKK’lý kahvaltýsýný yaptýktan sonra 07.00 gibi (10 saat sonra) yakýp yýktýklarý þantiyeden ayrýlýyor. Güvenlik ekibi ise baskýndan 14 saat sonra 11.00 sularýnda þantiye ulaþýyor.
Büyük zaaf
Bölgeyi tanýyanlar bilir; baskýn yapýlan yer, Daðlýca veya Cudi daðý gibi ulaþýmý çok zor bir coðrafya deðil. Amanos daðlarýnýn Gaziantep tarafýndaki baskýn yerinde makilik araziler var, ormanlýk bölge ileri noktada baþlýyor.
Can kaybý yaþanmadýðý için bu hadise hiç gündeme gelmedi. Allah korusun can kaybý olsaydý yeni bir Daðlýca vakasýyla karþý karþýya kalabilirdik.
Hiç kimseyi suçlama veya caný pahasýna görev yapan görevlilerimizin moralini bozmak niyetinde deðilim. Ama teröristlerin yeri noktasýna virgülüne kadar bilindiði, hatta baskýndan çok erken saatte haberdar olunduðu halde, olay yerine neden 14 saatte gidebildiðimizin izahý gerekir.
Doðrudur; Suriye’de týrmanan olaylardan sonra Hatay ve Gaziantep sýnýrýndan terörist geçiþlerinde patlama var, Amanoslar terörist kaynýyor. Ne var ki, terörün yoðun olduðu Hakkari’den Þanlýurfa’ya kadar sýnýr boyunca alýnan güvenlik önlemlerinin, PKK’nýn yeni üs olarak seçtiði bu bölgede etkin þekilde alýnmadýðý anlaþýlýyor.
Mesela Doðudaki jandarma özel harekat timleri burada yok. Terörle mücadele tecrübesi olmayan karakol askerleriyle takip yapýlýyor. Yetki ve istihbarat paylaþýmýndaki sorunlar ise iþin cabasý...
Baþbakan’a mesaj
Teröristlerin olay yerinden ayrýlýrken kahvaltý istedikleri iþçiye söyledikleri bir mesaj var, üzerinde çok ciddi etüt gerekir.
Diyorlar ki: “Baþbakan Tayyip Erdoðan’a, burada yatýrým yapan dostlarýna söyleyin. Kimin topraðýnda yatýrým yapýyorlar? Buralar bizim. Eðer yatýrým yapacaklarsa Ankara’dan deðil Zaho’dan izin alsýnlar. Yoksa tekrar gelir yakarýz.”
Küstahlýklarý, had bilmezlikleri bir tarafa, tehditte dikkatimi çeken bir nokta oldu. Neden Zaho, Kandil deðil? Oysa PKK’nýn merkezi Kandil, Zaho Barzani’nin bölgesi.
Sözün özü: Hatay-Gaziantep arasýndaki bölgede yeni bir teröristle mücadele konseptine ihtiyaç var, aksi halde Daðlýca türü büyük facialar yaþanabilir. Bir de “Zaho tehdidi” üzerinde dikkatle durulmalýdýr.