‘Başbakan’ın kaderi benim kaderim’


*
Başbakan zor zamanların lideri! 17 Aralık’tan bu yana Türkiye’ye, Hükümete, partisine, ailesine ve şahsına yönelik yürüyülen operasyonu nasıl göğüsleyebildiğini soruyor insanlar kendi kendilerine.

Bu saldırıların karşısında hangi bünye ayakta kalabilirdi? Başbakan ayakta kalmayı başardığı gibi halkın nazarındaki gücünü ve meşruiyetini de tahkim etti. Peki bunu nasıl başardı?

Miting alanlarına gittiğinizde, halkın arasına karıştığınızda anlıyorsunuz ki insanlar kendi kaderlerini Başbakan’ın kaderiyle birleştirmişler.

Mersin’de bir amcaya, “Bu yaşınızda buraya kadar yorulmuşsunuz, neden” diye sordum.”

Yaşlı amca “Kızım o varsa biz de varız” dedi.

Meydanlardaki akıl almaz kalabalık ve coşkunun sebebi bu işte.

13 Mart Perşembe günü Mersin ve Aksaray mitinglerinde Başbakan ile birlikteydik. Mersin AK Parti, CHP ve MHP’nin başabaş yarıştığı bir ilimiz. AK Parti’nin yaptırdığı son ankete göre Ak Parti 1 puan önde.

Meydan her ilde olduğu gibi yine hıncahınç dolu. AK Parti sandıkta diğer partilere yenik ya da başabaş olduğu yerlerde bile miting meydanlarında rakiplerine çok ciddi fark atıyor.

Halkla kurduğu bu güçlü ilişkinin sesebi inancı ve kendine güveni. İnsanlar bunu hissediyorlar ve kendine güvenen bu lidere onlar da güveniyorlar.

Önce Başbakan’ın baktığı yerden, halka hitap ettiği platformdan baktım alana, ucu gözükmeyen bir kalabalık vardı. Montajlı mı alan diye bir daha, bir daha baktım. Yoksa insanlar sırf meraktan mı gelmişti, neydi bu kalabalık böyle? Yok ama, tempoyu hiç düşürmeyen, ellerindeki bayrağı hiç aşağı indirmeyen bu kalabalık ‘gerçek’ bir kalabalıktı. Galiba gerçek olan Tayyip Erdoğan’ın kendisiydi. Sinirlenince de gerçekti, sevince de gerçek...

Birileri bundan hiç hoşlanmıyor olsa da bu ‘harbilik’, bizim milletimizin liderde görmek şatediği bir haslet.

Bu arada Dombra’yı ilk kez meydanda dinlemiş oldum. Çok başarılı buldum. Meydanın nabzını çok iyi veren bir şarkı olmuş.

Dönüş için yola koyulduğumuzda sıra, bir kadın Başbakan’ı kürsüde takdim eden, Belediye Başkanlığından bu yana Başbakan’ın yanında olan Orhan Karakurt’la fotoğraf çektirmek istiyor, “Ben sizin hayranınızım, tabii önce Başbakanımızın” diyor. “Başbakanımız için her an dua ediyorum” demeyi de ihmal etmiyor. 

Başbakan işte bu dualara çok inanıyor!