Fransa’da Kadýn Haklarý Bakaný Laurence Rossignol aleyhine 400 kadýn Cuma günü suç duyurusunda bulundu. Irkçýlýk karþýtý bir kimliðe sahip olduðunu iddia eden bir siyasetçiye ýrkçýlýk suçlamasýyla dava açýlacak belki de.
Fransa’da Ýslam düþmanlýðýný körükleyen ve aslýnda kendilerinden olmayan kimlikleri aþaðýlayan açýklamalar bir süredir týrmanýþta. Ve bana göre oldukça sistematik bir þekilde kontrollü bir týrmandýrma ve germe politikasý izleniyor. Çünkü 2017 yýlýnda Fransa yeni Baþkan’ýný seçecek. Ve seçim kampanyasýný Fransa siyasi elitleri Ýslam ve öteki düþmanlýðý üzerinden baþlatmýþ gibi görünüyor.
“2017 seçimleri kültürel ve kimlik kavgalarý üzerinde þekillenecek.” Fransa Baþbakan’ý Manuel Valls’in bu cümlesi aslýnda son dönemde birbiri ardýna yapýlan açýklamalarla ilgili soru iþaretlerini ortadan kaldýrýyor. Kimsenin dili sürçmüyor, gayet bilinçli açýklamalar yapýlýyor. Toplumda terör saldýrýlarý ve mülteci akýný dolayýsýyla tedirginlerden algýyý, oya dönüþtürmek isteyen bir çaba göze çarpýyor.
Fitili Fransa’nýn Kadýn Haklarý Bakaný Laurence Rossignol ateþledi. Baþörtülü kadýnlarý kölelikten yana olan zencilere benzetti Fransýz bakan. Ardýndan da ünlü “fikir kadýný” Elizabeth Badinter topa girdi. Tesettür giyime yer veren firmalarýn boykot edilmesini istedi.
Bir baþka tepki çeken açýklamada, Fransa Baþbakaný Manuel Valls, Fransa’da “Selefi” olarak nitelediði Müslümanlarýn, ülkedeki Müslümanlarýn %1’i olduðunu iddia etti. Fransa’da 6 milyon Müslüman yaþýyor. Yüzde 1’i dediðiniz zaman 60.000 gibi bir rakamdan bahsediyorsunuz. Charlie Hebdo saldýrýlarýndan sonra 200 kiþinin “Selefi” sýfatýyla Fransýz güvenlik güçlerinin takibinde olduðu söylenmiþti. Ýki yýldan kýsa bir sürede bu rakam gerçekten 60.000’e ulaþmýþ olabilir mi?
Ya da Fransa Baþbakaný bir korku atmosferi mi oluþturmak istiyor? Fransa Cumhurbaþkaný François Hollande’ýn bu açýklamadan rahatsýz olduðu ve Valls’i uyardýðý Paris’teki kaynaklarýmýn aktardýðý bir bilgi.
Fransa’da Ýslamofobi ile mücadele kurumlarý ayakta. Bu zincirleme ayrýmcýlýk ve ýrkçýlýk giriþimlerine karþý uyarýlarda bulunuyorlar. Peki Fransýz siyasi elitinden destek görüyorlar mý? Elbette hayýr...
Bu tehlikeli týrmanýþa, sorumluluk sahibi Fransýz siyasetçi ve entelektüellerinin bir an önce “dur” demesi gerekiyor.
Bir seçimde alýnacak oy uðruna düþmanlýk tohumlarý ekmenin kime ne faydasý var? Gelecek nesillere zehirli sarmaþýklar býrakmaktan baþka ne iþe yarayacak bu düþmanlýk tohumlarý? Aman ha!