Günümüz dünyasında 60 milyon insan silahlı çatışmalardan, 218 milyon insan da doğal afetlerden mağduriyet yaşamaktadır. Bu mağduriyetlerin insanlığa yüklediği toplam külfet ise 300 milyar dolar civarında.
İşte bu önemli sorunu masaya yatırmak için BM’nin düzenlediği Dünya insanlık Zirvesi’ne ev sahipliği için Türkiye seçilmiştir!
***
Türkiye gelişmiş yedi (G7) ülkeden biri değildir. Petrol zengini de değildir. Lakin insani yardımlar konusunda ekonomik gücüyle mukayese edildiğinde dünyanın en fedakâr ülkesidir.
Dünyanın hiçbir ülkesi 3 milyon mülteciye ev sahipliği yapmış değildir hâlen de yapan yoktur.
Mültecilere devletin resmi yardımı 10 milyar doları geçmiştir. Sivil toplum örgütlerinin ve vatandaşların doğrudan yaptığı yardım hesap edildiğinde bu rakam ikiye üçe katlanmaktadır.
***
Bunun yanı sıra Türkiye 140 ülkede insani ve kalkınma yardım faaliyetleri sürdürmektedir.
Dünya mazlum ve mağdurlarının ümit kapısı olmuştur Türkiye.
Bir taraftan ülke çapında kalkınma faaliyetlerini sürdürürken diğer taraftan 140 ülkede insani ve kalkınma faaliyetleri sürdürme gücünü Türkiye birilerinin beğenmediği bu hükümetler zamanında elde etmiştir!
İçerde birilerinin ağız dolusu hakaretler ve küfürler yağdırdığı bu hükümetlerin başarısı sebebiyle BM insanlık zirvesi için isabetli bir tercih yaparak Türkiye’yi seçmiştir.
***
Buna sevinmek ve bununla iftihar etmek gerekirken maalesef bu ülkenin parlamentosunda görev yapan kimi siyasi parti temsilcileri BM Genel Sekreterini ziyaret ederek bu toplantı için Türkiye’yi seçmelerinden duydukları endişeleri dile getirmişlerdir!
Siyasi rekabeti düşmanlık olarak algılayan bu zihniyet, hükümetin 60 civarında devlet ve hükümet başkanının ağırlandığı toplantıya ev sahipliğine bile tahammül edememektedir. Oysa bu ev sahipliği o hazımsızlarında içinde bulunduğu bütün bir Türk toplumu adına yapılmaktadır.
Hazımsızlık had safhada çünkü onlar kendi dünyalarında Türkiye’nin yalnızlaştığına inandırmışlar kedilerini!
***
Türkiye bu toplantı ile bir kez daha ispat etmiştir ki hem yalnız değildir hem de dünyaya insanlık dersi verecek kadar güçlüdür ve haklıdır.
Evet yeri geldiğinde de dünyaya kafa tutmaktadır. Çünkü haklıdır.
Ortada 3 milyon mülteciye ev sahipliği yap; kimseden bir şey beklemeden 20 milyardan fazla harcama yap; bütün bunlara rağmen 3 milyar destek vaadinde bulunanlar hâlâ proje istesin Türkiye de bu istiskale boyun eğsin öyle mi?
***
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gerek zirve başında ve sırasında yaptığı konuşmalarla dünyaya ders veren mesajları gerekse son basın toplantısında vize ve mülteciler konusundaki açık sözlülüğü ülke insanının yüreğine su serpmiştir!
Batının ukalalığına tahammül etmek zorunda mıyız?!
Şeyh Edebali, Osman Bey’e nasihatının sonunda der ki: “Haklı olduğunda kavgadan korkma! Bilesin ki, atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler!”