Baykal depremi

Baykal çıkıp özellikle CHP içinde yaşananları açıkladı diye partililer ateş püskürüyor. 

Bu cevval isimlerin başında gelen Sezgin Tanrıkulu ve Ali Özgündüz Deniz Baykal’ı “mezhepçi” olmakla suçladı bile.

En baba mezhepçiliği aslında kendileri yapan bu isimlerin, Baykal’ı eleştirmesi bir yana, Baykal ne dedi ki bunların tepkisini çekti bir bakmak lazım.

“Halep Sünni şehridir, Esad’a bırakılamaz” demesi CHP’nin eklemlenen isimlerinden “mezhepçi” damgası yemeye yetmiş. Ki Sünni kelimesine takılan bu isimlerin “Şii, Alevi, Selefi, Nusayri” vs sıfatlarını sıklıkla kullandıklarını biliyoruz.

Örnek mi? Baykal bu sözü söyledikten sonra Ali Özgündüz’ün twitter hesabından “Halep halkı Sünni’dir doğru ama selefi ve IŞİD’ci değildir” demesi bir delil. Siz “halk Sünni’dir” dediğinizde “mezhepçilik” yapmıyorsunuz da Baykal “Halep Sünni şehridir” denilince mi “mezhepçi” oluyor.

Ama esas mesele bu değil. Esas Mesele Baykal’ın “fırtına” gibi esen TSK’nın ve dolayısıyla hükümetin PYD’yi vurmasını olumlaması.

Sezgin Tanrıkulu da bu noktada dahil oluyor tartışmaya. “Mezhep kavramlarını kullanarak savaş politikalarını, ölümleri meşrulaştırmak ve buna destek; ne vicdana sığar, ne de siyasi ahlaka uyar” diyerek PYD’nin, dolayısıyla PKK’nın sözcülüğünü yaptığını söylemek sanırım yersiz olmaz.

Düşünün, Esed’i süklüm püklüm ziyaret eden, eli kanlı diktatörü meşrulaştırmak için ellerinden geleni yapan CHP’nin “yanlış yaptığını” söyleyen, HDP’lileşmekle itham eden Deniz Baykal’a, eski genel başkanları olması nedeniyle sadece “mezhepçi” diyebiliyorlar 

‘HDP’leşen CHP’

Baykal’ın HDP’ye benzemeyi kötü bir şey olarak değerlendirmesi CHP’nin kripto HDP’lileri için tabiî ki büyük aşağılanma olarak algılandı.

Haksız mıydı? Değildi elbette.

7 haziran seçimleri sonrasında “Demitaş’a çak yapan” CHP’li vekil sadece bir örnek değil aynı zamanda Baykal’ın o programda söylediği sözünde delillerinden biri.

Cizre,Sur,Nusaybin’de çukurların arasında gömülen HDP’ye tek bir söz söylenmemesi de cabası.

‘Suriye’de otorite yok’

Peki başka neler söylüyor Baykal. Mesela “Suriye’de otorite yok, başka otoritenin de çıkmasına izin verilmiyor” diyor.

Bu otoritenin Birleşmiş Milletler olduğunu iade eden Baykal, her yerde otorite olan BM’nin Suriye’de geride durmasını garabetinden bahsediyor. 

Bu garabeti de Rusya’nın oluşturduğunu ifade ediyor.

CHP’ye sorsak “bunların da hangisine karşı çıkıyorsunuz?” diye eminim bir cevap veremezler, veremediler de zaten. 

Tüm dünyanın sessiz kaldığı PYD’nin kantonları birleştirme planına Türkiye’nin karşı çıkmasını haklı bulan Baykal’a kızıyor elbette CHP içindeki kripto HDP’liler. Çünkü Baykal oyun bozuyor. Gizlemek istedikleri gerçekleri yüzlerine yüzlerine vuruyor. Az bir şey değil bu.

Doğan’ın Deniz’i

Başlık Star Gazetesi’ne ait. Tamamı şöyle “Doğan’ın Deniz’i milli Deniz’e karşı” demiş. Programda Hürriyet’in Ankara temsilcisi Deniz Zeyrek’in tavrını kaçırmamış.

Ülkeye yabancı olsanız ve bu programı seyretseniz Deniz Baykal’ı bir başka parti’den Deniz Zeyrek’i de CHP’nin Ankara temsilcisi sanmanız işten bile değil. Baykal CHP’nin yanlışlarını sıralıyor Deniz Zeyrek hazmedemiyor, ha bire Baykal’ın sözünü kesiyor itiraz üztüne itiraz ediyor. Boşuna demiyoruz bize gazetecilik öğretmeye çalışan bu isimlerin gazetecilikle bir ilgisi yok. Ak Parti içinden eleştiri getiren isimleri sonuna kadar konuşturmaya çalışan bu “gazeteciler!” mesele CHP olunca Deniz Baykal’ı bile susturmaya çalışıyorlar. Hay sizin gazeteciliğinize...