Bayram yalnızları...

Bayram sabahı üst ya da alt kattan elektrik süpürgesi sesi mi geliyor? Bayram ziyaretine giderken önünden geçtiğiniz AVM’nin önünde kapının açılmasını bekleyen insanlar mı var? Bayram kahvaltısını dışarıda ediyorsanız, masasında oturup, tek başına gazete ya da kitap okuyan adama dikkat ettiniz mi? 

Yok etmemişsinizdir muhtemelen... Bayram coşkusunu biliriz de, bayram hüznünü bilmeyiz biz pek... Bayram hüznü deyince televizyon reklamlarında gördüğümüz o yaşlı çiftler gelir. Hani bayram sabahı çocuğunu, torununu bekleyen ama tatil bölgelerinden açılan bir telefonla yetinmek zorunda kalan insanların hikayelerinin anlatıldığı reklamlar var ya, onlardan söz ediyorum.

Oysa bayram hüznünün en abartılı halidir o. Herkes ailesiyle, sevdikleriyle vakit geçirirken, herkesin çalacak bir kapısı, kapısını çalan birileri varken bir de tek başına olanlar vardır.

Komşudur, uzak bir akrabadır, mahalleden gözümüzün ısırdığı birisidir ama tek başınadır... Tek başına olan insanlar için her zaman daha zor geçer bayram yılbaşı gibi günler...

***

Komşuluk ilişkilerini unutalı çok oldu. Bizimkiler dizisinden beri iyi-kötü komşuluk ilişkisi üzerine kurulu tek bir dizi bile çekilmedi Türkiye’de. Sadece komşuluğu değil başka şeyleri de kaybettik beraberinde.

Yaşı 40’ın üzerinde olanlar hatırlar, eskiden şehirlerarası ya da milletlerarası telefon yazdırırdık santrallere sonra konuşmak için saatlerce beklerdik. Şimdi iletişim çok daha kolay ama unuttu insanlar birbirlerinin sesini.

Tek bir metin yazıp, telefon rehberindeki tüm isimlere sms atmanın adı bayram kutlaması oldu. Baştan savma, sana özel ayıracak zamanım yok anlamı içeren bayram mesajları...

***

TEM’de bayram tatiline gidenlerin oluşturduğu kuyruk 12 kilometreyi bulmuş. Hani para yoktu kimsede diye bir grup haberi mi sorgulamak lazım yoksa bayramda tatile giden herkes mutlu da kalanlar mutsuz mu diye sorgulasak?

Geçenlerde, Beyoğlu’nda, Jolly Joker’de, Selami Şahin’i dinledim. Gece hayatını pek bilmem, gözlem yapabilmek açısından da iyi oldu benim için.

Gördüm ki bu metal uygarlık çağında artık bir şeyi yapmak değil, yaptığını göstermek önemli olmuş. Selami Şahin söylüyor, birileri aralıksız fotoğraf çekip, Facebook, Instangram, Twitter’da paylaşıyor. Şarkıları dinlemek değil, kimi, nerede, nasıl dinlediğini duyurmak daha önemli hale gelmiş.

Tatile gidip, çok eğleniyorum diyen ama elinden telefon düşmeyen ha bire resim paylaşma ihtiyacı duyan insanlar gerçekten mutlu mudur?

***

Bayram sabahı coşku dolu yazılar olur medyada. Düşünmemiz gerekenleri hatırlatmak adına biraz tersten gittim bu sabah. Herkese iyi bayramlar...