Kahraman Maraþ depreminde, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlýðý 1894 çocuktan 1808'inin kimliðini tespit etmiþ; 96'sýnýn kimliði araþtýrýlmaktadýr. 1431'i ailelerine teslim edilmiþ;357'i hastanelerde takip edilmekte olup 106 çocuk da kurumlarda bakýma alýnmýþtýr.
Bunlardan, Diyanet bünyesindeki kurslara yerleþtirilen kimi depremzede çocuklar için seküler kesim sanki terör yuvasýna verilmiþler gibi 'bazý çocuklar tarikat yurdunda' propagandasý yaptý/yapýyor.
Seküler kesim bu þekilde haberler yayýnlayarak güya çocuklarý koruma refleksi gösteriyor. Aslýnda vermek istedikleri mesaj tarikat üzerinden Ýslam karþýtlýðýdýr!
Tamam, çocuk istismarýna karþý çýkalým. Þiddetle karþý çýkalým. Ama bu istismarýn sadece tarikat mensuplarýnda görüldüðü algýsýna da karþý çýkalým.
Ýnsanýn olduðu her yerde, ahlaki düzeyi düþükler vardýr, ancak bunun tarikatla cemaatle sýnýrlý olduðu algýsý yanlýþtýr.
Kiliselerdeki pedofil olaylarý binli rakamlarla sayýlýyor. Seküler kesimin iþ yerlerinde, derneklerinde, partilerinde çocuk istismarý, taciz, tecavüz haberlerini de zaman zaman okuyoruz. Mesela tarikat cemaat düþmanlýðý yapan bir siyasi partinin deðiþik birimlerinde çok sayýda taciz tecavüz istismar haberleri var. Aralarýnda bu tür ahlaksýzlýða pirim verenler var diye o parti dernek ve kurumlarý taciz tecavüz kaynaðý gibi mi göstermek gerekir?
Gerekmez tabii ki.
Ancak helal haram hassasiyeti olmadýðý için bu tür gayri ahlaki olaylarýn seküler kesimde daha fazla olduðu da bir gerçektir! Sevgili, arkadaþ gibi dinin yasakladýðý nikahsýz iliþkiler en fazla o kesimdedir. Lezbiyenlik, gaylik ve diðer cinsi sapýklýklarý da o kesim sonuna kadar savunmaktadýr!
Tarikat ve cemaatler de insanlardan oluþtuðu için onlarda da gayri ahlaki vak'alar olabilir ama bu tür ahlaksýzlýðýn en az olduðu topluluklar tarikatlar ve cemaatlerdir.
Þunu hemen belirteyim ki hiçbir cemaat ve tarikata mensup deðilim. Dinimi temel kaynaklarýndan öðrenecek alt yapýya sahibim çok þükür.
Ama tarikat ve cemaatlerin bu ülkenin bir gerçeði olduðunu gören ve hatalarýný eleþtiren fakat onlara düþmanlýk yapmayan biriyim.
Çünkü tarikat da cemaat da belli dini görüþler etrafýndan kümelenmiþ sivil toplum örgütleridir.
Sahih Ýslam'ýn genel kurallarýna riayet ettikleri oranda destekler, o kurallarý ihlal ettiklerinde de uyarýr, yeri gelince de karþýlarýnda dururum.
Depremde bölgeye yardým eden vakýf ve derneklere bakýldýðýnda, ezici çoðunluðunun seküler kesimin savaþ açtýðý tarikat ve cemaatlerin dernekleri veya vakýflarý olduðu görülecektir!
Tarikat ve cemaatler bu milletin ruhunu teþkil ederler, karþýtlýðý da milletin ruhuna düþmanlýk demektir.
Çünkü tarikat tasavvuf kurumunun görünen tarafýdýr.
Kýsaca tasavvuf, Müslüman'a Ýslam ahlakýný talim ve terbiye yani öðretme eðitme ve yaþatma kurumudur.
Ýslam'ýn temel hedeflerinden biri güzel ahlaký yaymaktýr. Ýslam peygamberi onun için, 'Güzel ahlaký tamamlamak için gönderildim.' buyurmaktadýr.
Kuran Hz. Peygamberi en güzel örnek olarak göstermektedir.
Tasavvufun hedefi de Müslümanlarýn en güzel örneði olan Hz. Peygamberi rehber edinmesini ve ona benzemesini saðlamaktýr.
Mesela Nakþibendi tarikatýnýn âdab risalesinin baþýnda temel hedefin 'en küçük sünneti dahi ihya etmek' olduðu yazýlýdýr. Sünnet'den maksat Hz. Paygamber'in yaþama biçimidir, güzel ahlakýdýr!
Mesela Þazeli tarikatýnýn âdab risalesinde de derki 'Sen öyle düzgün ve güzel ahlaklý insan ol ki bunu kim eðitmiþ desinler.'
Misaller artýrýlabilir.
Özetleyecek olursak tarikatlarýn hedefi güzel ahlaklý insan yetiþtirmektir. Zikir görüntüleri tarikatýn âyin kýsmýdýr. Esas hedef güzel ahlaký yaymaktýr.
Unutmayalým, seküler kesimin bile dilden düþürmediði Mevlana, Yunus Emre, Hacý Bektaþý Veli de birer tarikat mensubudurlar!
Hülasa tarikatlar da cemaatler de bu ülkenin birer gerçeðidir.
Yapýlmasý gereken onlara savaþ açmak deðil, onlarýn Sahih Ýslam çerçevesi içinde kalmalarýný saðlamaktýr.
Kapatmak ve yasaklamak çare olmamýþtýr aksine raðbeti artýrmýþtýr.
Bu arada denetim olmadýðý için sapýk inançlý tarikatlar da bu alaný istismar etmiþtir, etmektedir.
Son söz, her aðzýný açtýðýnda tarikatlar ve cemaatlere saldýranlarýn hedefinde aslýnda doðrudan din vardýr. Açýktan Ýslam düþmanlýðý yapamadýklarý için tarikat diyerek, cemaat diyerek, cami diyerek, Kur'an Kursu diyerek, Diyanet diyerek kinlerini kusmaktadýrlar.
Oysa onlar istemese de Ýslam, bu toplumun ruhunu temsil etmektedir, etmeye devam edecektir!
Nokta.
