Seçim dönemleri, ülkelerin dýþ ve bilhassa iç savunma sistemlerinin en zayýf olduðu dönemlerdir. Çünkü resmî vazifeli olan baþta Emniyet güçleri olmak üzere, iþbaþýnda olan bütün kamu elemanlarý, seçim havasýnda, robot ya da duvar deðiller ya, kendilerine yakýn veya uzak olanlara karþý hattâ 'Memleket hayrýna...' diyerek farklý davranýþlar sergileyebilirler.
Böyle zamanlarda sosyal bünyelerin direnç sistemlerini çökertmek isteyen nice taktikler kullanmak peþinde olan 'fitneciler- hainler' ya da kendi dâvasýnýn lehine zannederek birtakým salaklýklar sergileyenler de olabilir.
90 milyon nüfusuna yaklaþan bir ülkede, þu ana kadar nice tahriklere ve taktiklere raðmen yine de ülkede huzursuzluk havasý oluþturulamadý, mâlûm bir takým terör odaklarýyla, onlarýn siyaset sahnesindeki uzantýlarýnýn 'm.vekilliði dokunulmazlýðý'ndan faydalanarak esip gürlemelerine raðmen..
Bu açýdan hem Hükûmet'i, hem büyük halk kitlelerinin istikrarý önceleyen yaklaþýmlarýný alkýþlamak gerek; hattâ, halkýn bu istikrar arzu ve arayýþýný hissettikleri için olsa gerek, davranýþlarýný genel olarak temkinli ve frenli olarak hareket eden muhalefeti de..
Ama toplum psikolojisi bazen rayýndan çýkan tren gibi, nerede duracaðý ve nereye toslayacaðý belli olmayan þekilde geliþebilir. Bu açýdan siyasî arenadaki bütün rakib taraf ve yarýþmacýlarýn yine de çok dikkatli ve temkinli olmasý ve kendilerini alkýþ veya protestolarýn havasýna, türbülansýna kaptýrmamalarý gerekiyor.
Ýstanbul'da 2 miting yapýldý geçen hafta.. Birisi 6 Mayýs Cumartesi günü Kartal- Maltepe'deydi, muhalefetin mitingi ve diðeri de 7 Mayýs'ta Yeþilköy Havaalaný'nýn, geçen haftalarda Teknofest Fuarý olarak kullanýlan bölümünde, Cumhur Ýttifaký'nýn Tayyib Bey'in mitingi..
Tamam, her iki taraf da bir gövde gösterisi peþindeydi.. Maltepe'deki mitingi TV yayýnlarýndan izledim.. Büyük kalabalýklar toplanmýþtý.. Yapýlan konuþmalarda ise, 'Ýçi boþ, kof vaadler, iddialar, hesap soracaðýz..' gibi laflar..
Biraz çaresizler de; ne yapsýnlar.. Çünkü 21 senedir iktidarda deðiller, yaptýklarý bir þey yok.. Yapýlanlara bakýldýðýnda belki muhalefetin söyleyeceði söz, 'Biz olsak, daha iyisini yapardýk..' þeklinde olabilirdi. Ama bizdeki muhalefet geleneðinde maalesef böyle bir yaklaþým geleneði yok.. Onun içindir ki, Adnan Menderes döneminin M. Eðitim Bakanlarý'ndan Tevfik Ýleri (merhûm), 'Allah bu memleketi CHP gibi bir muhalefetten korusun..' demiþti.
Bunun içindir ki, Pazar günü, Tayyib Bey'in mitingine gitmek için yollara koyulan milyonlarýn asýl niyetleri, Tayyib Bey'i görmek, onun konuþmasýný dinlemekten de, 'Ben Ýbrahim'in tarafýndayým..' anlayýþýný sergilemekti denilebilirdi. Kadýnlý-erkekli bu yüzbinlerin çoðunun dudaklarýnda dualar vardý. Evet, bu insanlar Tayyib Bey'in 1994'de Ýstanbul Belediye Baþkanlýðý'na geldiði 29 senedir, halkýn ruh teline dokunan uygulamalarý, hizmetleri ve tevazûuyla sevdikleri bu insandan yana olduklarýný göstermek heyecaný içindeydiler.. Ki, hele de son 20 seneye nasýl sýðdýrýldýðý, gerçekten de hayret uyandýran bütün ülke çapýndaki hizmetler için bu yüzbinler, milyonlar bu destekleriyle gerçekte ona teþekkürlerini de bildirmek istiyorlardý.
Bu vesileyle, o yüzbinlerin arasýnda bulunan birisi olarak belirteyim ki, metrolarýn kasden veya teknik gerekçelerle saðlýklý çalýþtýrýlmadýðý ve bu yüzden yüzbinlerin de yollarda kaldýðý görüldü..
Hâlbuki o mekâna vatandaþlarýn en rahat gidebileceði tek vasýta, metro idi. 1 milyon 700 bin insanýn katýlýmý belirlenmiþ, herhalde metro turnikelerinin sayaçlarýndan.. Gidemeyenler de rahatlýkla yüzbinler idi..
Futbol maçlarý için bile gecenin geç saatlerinde özel metro trenleri tahsis ettirdiði bilinen ÝBB E. Ýmamoðlu, bu mitinge sanki taþ koymuþ gibiydi.. Ya da yüzbinler öyle algýladýlar.. Çünkü 8 -9 dakikada bir tren yerine, Taksim- Yenikapý hattýnda en iþlek saatlerde, 4 dakikada bir metro treni çalýþtýrmak gibi bir kolaylýk saðlanabilirdi.
Böyle olmadýðý için de Ýmamoðlu'nun, on binlerin hançerelerinden yükselen, 'Yuuuhh' seslerinden ve 'Ýstifa Ekrem!' sözlerinden haberi ve de bir rahatsýzlýðý olmuþ mudur; bilmem..
Ama o sýralarda Ýmamoðlu sonra anlaþýldý ki, Erzurum'daymýþ, Kýlýçdaroðlu için oy istemek üzere.. Ama Erzurum'da da bir tadsýzlýk olmuþ.. Miting alanýnda Ýmamoðlu ve adamlarýnýn beyanýna göre, 200 kadar bir grup, taþlý veya pet þiþeli saldýrýlarda bulunmak fitneciliðine baþvurmuþlar..
Orada olanlarý kimlerin yaptýðý veya yaptýrdýðý ve o oyuna hangi fitnecilerin veya salaklýkla âlet olanlarýn kimler olduðu henüz net deðil.. Sadece orada Ýmamoðlu'nun, Emniyet güçlerine emirler vermeye kalkýþmasý ve müdahale edin demesi ve Erzurum Vali ve Belediye Baþkaný'na, 'Sizlere dâva açacaðým..' demesi, hele Vali'yle yaptýðý konuþmada, 'Þükret ki, seninle böyle konuþuyorum..' gibi laflar etmesi, yersiz bir güç gösterisinden baþka nedir ki? Ýmamoðlu, ayný sözleri bir vatandaþýn kendisine söylediðini düþünsün, tepkisi ne olurdu?
Sadece þunu söyleyebilirim.. Tamamýyla serseri bir kurþunun, ÝP binasýnýn camýna isabet etmesi üzerine hemen onu bile çarpýtmaya çalýþan ve partisinin Meclis Grubu'ndaki konuþmasýnda Meral Haným'ýn, sanki kendisi hedef alýnmýþ gibi elindeki mermileri etrafa saçmasýndan bile büyük manþetli haber yapanlar, Tayyib Bey'in o iki milyona yakýn katýlýmlý dev Ýstanbul mitingine, birinci sahifelerinde hiç yer vermediler ve Erzurum'daki küçük çaplý bir saldýrýyý olduðundan çok çok büyüterek manþetlerden verdiler.. Herhalde istiyorlardý ki, gerilim daha da týrmansýn ve bir mazlûmiyet türetilsin..
Ama C. Baþkaný adaylarýndan Sinan Oðan'ýn seçim otobüsü Silvan'da taþlanýnca, Erzurum'daki saldýrýyý manþetlerden verenler, Silvan konusunda sessizliðe büründüler. Yani bu durumda Erzurum Saldýrýsý bile, özel hesaplarla tezgâhlanmýþ gibi bir hava bile oluþturuyor.
Bizdeki Muhalefet, hele de CHP muhalefeti sadece yýpratýcý deðil, yýkýcý olmuþtur on yýllar boyu.. Buna 1923'den sonraki bütün iktidar dönemleri delildir. Ayrýca, bütün askerî darbelerin de hep CHP destekli olmasý bile tek baþýna yeterli bir delildir.