Beat Kuþaðý yolda kaldý
Walter Salles’in Jack Kerouac uyarlamasý Yolda, biçimiyle doyuran ama içeriðiyle aç býrakan bir film
Jack Kerouac’ýn On the Road/ Yolda adlý romaný kýsa bir kitaptýr. Walter Salles kadar iyi bir yönetmenin Beat Kuþaðý’ný anlatan o kýsa kitaptan nasýl bu kadar uzun bir film çýkardýðýný anlamak çok zor… Filmin süresi olan 124 dakika, kahramanlarý sadece yolculuk ettiði, kafayý bulduðu ve seviþtiði için dört kat daha uzunmuþ gibi hissediliyor. Ýtiraf etmeliyim ki görüntülerinin güzelliðine, atmosfer yaratmadaki ustalýðýna, Kerouac’a sadakatine ve ustalýkla kullanýlan müziðine raðmen bu filmin bende býraktýðý izlenim derin bir sýkýntý.
Geçen yýl Cannes Film Festivali’nde yarýþan Yolda, ilk bakýþta proje olarak göz kamaþtýrýyor. Uyarlandýðý kitap baþlý baþýna yeterli. Beat Kuþaðý’ndan Allen Ginsberg ve William S. Burroughs’ýn da aralarýnda bulunduðu gerçek kiþiliklerin kahramaný olduðu, bir dönemin ruhunu anlatan, hatta Amerikan gençliðini etkileyip yollara düþüren bir yapýt.
Merkez Ýstasyon adlý filmiyle Berlin Film Festivali’nde Altýn Ayý ve Yabancý Dilde En Ýyi Film Oscarý kazanan Walter Salles’in Che Guevara biyografisi Motosiklet Günlükleri’ne uzanan saðlam bir filmografisi var. Görüntü yönetmeni, bestecisi, yardýmcý rolleri üstlenen usta ve ünlü oyuncularýyla “Daha ne olsun?” dedirten bir yapým var karþýmýzda…
Peki ama otomobille Amerika’nýn kalbine yapýlan yolculuklara fon oluþturan manzaranýn görsel güzelliði yeterli mi? 2. Dünya Savaþý ertesinde gençlerin savaþmaya inat seviþmeyi yücelterek, ölümü deðil yaþamý kutsayarak, keþfetme ve yaratma tutkularýný körüklemesi için uyuþturucudan ve içkiden medet umarak, yasaklarý delmek için kendilerini yollara ve zevklere vurarak isyan etmelerini bu kadar somut ve elle tutulur biçimde anlatmasý þart mýydý Salles’in?
Filmin imgelerinin fazlasýyla gösterdiði her þey, kitabýn sözcüklerinin hayal ettirdiðinin karþýsýnda o kadar kaba ve çið kalýyor ki! Kerouac’ýn alterego’su Sal Paradise’ýn (Sam Riley) hayran olduðu Dean Moriarty -ki Neal Cassidy’dir gerçekte- ve onun peþinden sürüklendiði macera izleyiciyi kanýrtana kadar uyuþturucu ve seks ve laftan ibaret bir seyirliðe maruz býrakýyor. Okumayan, bilmeyen “Bu muymuþ o ünlü roman, bu muymuþ Beat Kuþaðý!” diye feveran edecektir!
Bir yerde politik bir gönderme yapýyor film. Savaþ sonrasý “muzaffer Amerika”nýn içyüzüne bir deðineyim de eksik kalmasýn diyor sanki, ama meselenin özüne inemeyip teðet geçiyor. Kitabýn satýr aralarýný sunmuyor bize.
Genç oyunculara haksýzlýk etmek istemem, ama özellikle Moriarty’yi canlandýran Garrett Hedlund ile onun sürekli baþka kadýnlara kapýlýp gitmesiyle kalbi kýrýlan sevgilisi Marylou’yu canlandýran Kirsten Stewart (Alacakaranlýk’ýn Bella’sý) bir þekilde fazlasýyla bugüne ait duruyorlar. Yolda’nýn geçtiði ‘50’li yýllarda eðreti duruyorlar. Performanslarý oturmamýþ yerine. Ya rollerini benimsememiþler ya bugüne dair referanslarla yorumladýklarý için ben onlarý benimseyemedim canlandýrdýklarý karakterler niyetine…
Böyle ilginç bir kitaptan ve dönemden böyle ustalýklý bir sinemayla “gençler býktýrana kadar alemde” diye özetlenebilecek bir film çýkmýþ; yazýk olmuþ…
Yolda/ On the Road Yönetmen: Walter Salles
Senaryo: Jose Rivera
Görüntü: Eric Gautier
Müzik: Gustavo Santaolalla
Oyuncular: Sam Riley, Garret Hedlund, Kirsten Stewart, Amy Adams, Tom Sturridge, Alice Braga, Elisabeth Moss, Danny Morgan, Kirsten Dunst, Viggo Mortensen