696 Sayılı KHK ile yapılan düzenlemelerde hem kamu taşeron işçilerinin sürekli işçi kadrosuna alınması hem de belediyelerin şirket kurma yoluyla yapabilecekleri hizmetlere yer verilmişti. Geçtiğimiz günlerde yayınlanan Bakanlar Kurulu Kararıyla bu şirketlerde çalışabilecek personellerin de nitelikleri belirlendi.
İl özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idareleri ve belediyelerin üyesi olduğu mahalli idare birlikler, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak birlikte veya ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlasına sahip olduğu şirket kurabilirler. Ancak bu şirketler, personel çalıştırılmasına dayalı hizmetleri gördürebilirler.
Belediye şirketlerinde çalışacak personellerin güvenlik soruşturmasından geçmesi şart. Soruşturma ve/veya araştırma talepleri ilgili valilik aracılığıyla yetkili mercilerden istenecek.
Güvenlik soruşturmasının yanında Türk vatandaşı olmak, 18 yaşını tamamlamış olmak, affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlardan, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlardan mahkûm olmamak, askerlikle ilgisi bulunmamak, askerlik çağına gelmemiş bulunmak, askerlik çağma gelmiş ise muvazzaf askerlik hizmetini yapmış yahut ertelenmiş veya yedek sınıfa geçirilmiş olmak gerekiyor. Ayrıca görevini devamlı yapmasına engel olabilecek akıl hastalığı bulunmamak da koşullardan biridir.
Belediye şirketlerinde çalışacak personellerin mutlaka işin niteliğine uygun özel şartları taşımaları gerekir. Özel güvenlik görevlisi olarak işe alınacaklar ise 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun hükümlerine tabi olacak; bu kanun çerçevesinde geçerli özel güvenlik belgesine sahip olacaklar.
İdarelerin şirket personeli giderine dikkat etmesi gerekiyor.İdarelerin, şirket personeli de dahil yıllık toplam personel giderleri, idarenin gerçekleşen en son yıl bütçe gelirleri toplamının her yıl, bir önceki yıla ilişkin olarak yeniden değerleme oranında artırılması sonucu bulunacak miktarın yüzde kırkını aşamaz. Bu oran büyükşehir belediyelerinde yüzde otuz olarak uygulanacak.
Yıl içerisinde aylık ve ücretlerde beklenmedik bir artışın meydana gelmesi sonucunda personel giderlerinin söz konusu oranları aşması durumunda, cari yıl ve izleyen yıllarda personel giderleri bu oranların altına ininceye kadar idare şirketlerine yeni personel alımı yapılamayacak.
İdare tarafından şirkete personel gideri için yapılacak aylık ödemelerin toplamı, hizmet alımı sözleşmesinde öngörülen işçi ücretleri esas alınarak hesaplanan; asgari işçilik maliyeti, asgari işçilik maliyeti üzerinden hesaplanan yüzde 4 sözleşme giderleri ve genel giderler, işçilikle bağlantılı ayni giderler, asgari işçilik maliyeti ve işçilikle bağlantılı ayni giderler toplamı üzerinden %7’ye kadar belirlenecek kâr dâhil işçilik giderleri toplamını aşamayacak.
Şirketin toplam giderleri içinde, işçilere ilişkin personel giderlerinin tutarı şirkete yapılan aylık personel ödemelerinin miktarını geçemeyecek.
Doğrudan hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalışan işçi sayısı, sürekli işçi statüsüne geçişe esas sözleşme kapsamında o iş için öngörülen işçi sayısını aşamayacak.
Ancak personel gideri sınırının altında kalan idarelerin şirketleri; bu oranın aşılmaması kaydıyla, işten ayrılanların yerine ve iş artışının zorunlu olduğu durumlarda idarenin talebi üzerine yeni işçi alımı yapabilecek.
Personel gideri oranını aşan idareler İçişleri Bakanlığından izin alınmaksızın şirketlerine işçi alımı yapamayacak.
İdareler, belirlenen oranın aşılmaması kaydıyla personel çalıştırılmasına dayalı yeni hizmetlerini şirketlerine gördürebilecek ve bu amaçla şirketler tarafından yeni işçi alımı yapılabilecek.
İdareler tarafından personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımına ilişkin bilgiler, üç ayda bir İçişleri Bakanlığına elektronik ortamda bildirilecek. Bakanlık bildirim şeklini belirleyecek.
İdarelerin, doğrudan personel çalıştırılmasına dayalı hizmetlerini gördürdüğü şirketler, bu hizmet sunumuna ilişkin personel giderlerini üç ayda bir İçişleri Bakanlığına elektronik ortamda bildirmek zorunda olacak.