Ben de babamın gölgesinde yaşıyorum

After Earth’de babası Will Smith’le başrolleri paylaşan Jaden Smith, paparazzilerin takip ettiği bir yıldız olsa da hala kaykay yaparak eğlendiğini itiraf ediyor. ‘Babasının tüyoları’nı anlatan Smith’ten STAR Cumartesi’ye özel söyleşi.

-After Earth/ Dünya: Yeni Bir Başlangıç filminin senaryosunda sizi etkileyen neydi?

Hikaye çok, çok güçlü. Kitai, babasının gölgesinde yaşayan biri; ben de babamın gölgesinde yaşıyorum. Filmin sonunda ‘Bak baba, ben ne yaptım?’ diyor. Son sahnenin çekimi bitince ben de  ‘Bak baba, ben ne yaptım?’ dedim. İkimizin hikayesi de aynı sayılır. Filmi seyrettiğinizde Kitai’nin hikayesini seyrediyorsunuz ama aslında farkında olmadan benim de hikayemi izlemiş oluyorsunuz.

-Fiziksel bir hazırlığınız oldu mu?

Antrenmanlara filmden dört ay önce başladım ve zorlu bir süreç oldu. Koşu, kaya tırmanışı, yüzme... Çoğu sahnede dublör kullanmadım. Çok tehlikeli sahneler de vardı, neyse ki yaralanmadım. Engelli koşu parkuru favorimdi. Kısaca koşuyorsunuz, zıplıyorsunuz ve takla atıyorsunuz. Gerçekten bir kaçış sanatı ve çok hızlı olmanız gerekiyor. Aksiyon sahneleri için zor bir hazırlanma süreci geçirdim. Film bittiğinde 10 kilo almıştım ve boyum da uzamıştı.

-Setiniz yılanlarla dolu Kosta Rika’daymış!

Evet, setimizde yılan terbiyecileri de vardı. Bu insanların orada ne aradıklarını baştan anlayamamıştım, sonra onları yılanlarla boğuşurken gördüm ve babamın da etrafta olması sebebiyle ‘Her şey yolunda’ dedim!

DÜNYANIN BİR SESE İHTİYACI VARDI

-After Earth korku duygusunu ele alıyor...

Evet, korkunun beyinde olan bir şey olduğu fikrini ele alıyor. Mesela boğulmakta olan biriyseniz beyniniz size ‘Şimdi korkma zamanıdır’ der fakat olacak olandan kaçınmanın gereksiz olduğunu düşünür ve ‘Hayır korkma zamanı değil’ de diyebilirsiniz! ‘Aman Tanrım nefes alamıyorum, boğuluyorum’ demeye başlamadan önce korkunuza hakim olabilir ve ‘Dur bakalım biraz sakin ol, ciğerlerimde yeterince hava var, eğer sakin olabilirsem burdan bir çıkış yolu bulabilirim’ diyebilirsiniz. Anafikir bu filmde...

-Bir mesaj verme fikri nereden çıktı peki?

Dünyanın bir sese ihtiyacı olduğunu düşündüm. Karanlık zamanlardan geçiyoruz. Müzik ve film yoluyla dünyanın bir sesi olabilir. Nereye gitsem çocukların olan biteni umursamadığını hissediyorum. Fakat bizim aslında ‘Hey! Durun bir dakika! Bunun hakkında birileri bir şey yapmalı...’ diyen insanlara ihtiyacımız var. Ben dünyamızı değiştirebileceğimizi düşünüyorum. Çevre konusu da dahil, ben de elimden geleni yapmaya hazırım, diğer insanları da aynı düşünce altında toplayabileceğimize inanıyorum.

-Birlikte çektiğiniz filmler sonrasında babanız Will Smith ile ilişkiniz nasıl değişti?

After Earth’de daha yardımlaşmacı bir tutumu vardı. ‘Şunu yap!’ komutları yerine ikimizin de istediği noktalarda birleştik. Benim işleri kendi başıma halledebileceğimi biliyordu ve ‘Her zaman ortalıkta olmama gerek yok’ dedi. Fakat Karate Kid filminde sadece oğlu değildim aynı zamanda o benim yapımcımdı da, bu yüzden tüm film boyunca benim yanımda oldu ve repliklerimi okudu.

NE OLURSA OLSUN SAHNEDE KAL

-Sizin için babanızın favori filmi hangisi?

I Am Legend. O filmi seviyorum, harika bir film. Korkunç ama aynı zamanda sessiz de sayılabilecek bir film. Çok iyi düşünülerek yapılmış.

-Babanızdan oyunculuk tüyosu aldınız mı?

Sanırım ‘Sahnede kal!’ sözü olur. Ne olursa olsun sahnede kalmalısın.

-Kimlerle çalışmak isterdin?

İyi bir senaryo varsa, herkesle oynarım. Leonardo DiCaprio ve Joseph-Levitt’i beğeniyorum. Chloe Moretz de inanılmaz.  

PAPARAZİLERİN ÜSTESİNDEN GELEBİLİYORUM!

-Ünlü bir anne (Jada Pinkett Smith) ve babanın çocuğu olmak hayatı zorlaştırmıyor mu?

Paparaziler tarafından kovalanıyorsunuz ve attığınız her adımda sürekli eleştiriliyorsunuz. Sadece 14 yaşında olmanıza ve okula gitmenize rağmen! Hiç yapmadığınız korkunç şeyleri yapmışsınız gibi göstermeye çalışırlar. Ama tüm bunların üstesinden gelmeyi başarabiliyorum.

-Yaşıtın olan çocuklardan epey değişik olduğunuzu söyleyebiliriz. Onlarla geçinebiliyor musun?

Her zaman! Devamlı komşularımızın çocuklarıyla birlikteyim, kaykay yapıyoruz. Gayet normal bir çocuğum. Kaykay, müzik yapmak ve şiir yazmak...  Bunları seviyorum.