15 Temmuz FETÖ darbe giriþimi pek çok hayýrlara kapý açtý. Devlet, vatan, bayrak için þahlanan milletimizin; demokrasi için hayatýný ortaya koyduðunu, tanklarý durduðunu, kurþunlara göðsünü siper ettiðini bütün dünyaya gördü.
Milletimizin bu asil duruþu, Yeni Türkiye kavramýnýn da içini doldurdu. Yeni Türkiye, gerilim ve kutuplaþmanýn artýk prim yapmadýðý, ortak deðerler için tam bir mutabakat ve uzlaþmanýn saðlandýðý bir ülke olacaktýr.
15 Temmuz gecesinin hepimize verdiði mesaj þudur: Kimse kendini ayýrt etmeden özeleþtiri yapmalýdýr. Artýk, kim haklý kim haksýz tartýþmalarýnýn anlamý ve geçerliliði yoktur. Bu ülke hepimizin ve kýyýsýndan döndüðümüz felaketten sonra ülkemizin, birliðimizin, demokrasinin kýymetini bilmeliyiz.
15 Temmuz darbe giriþimini önleyen baþ mimar, gerçek bir liderlik sergileyerek halký direnmeye çaðýran Sayýn Cumhurbaþkanýmýzdýr. Sayýn Erdoðan, þimdi en az darbenin önlenmesi çaðrýsý kadar önemli bir çaðrý daha yapýyor. Beþtepe’de Þehitleri anma programýnda þunu söylüyor:
“15 Temmuz’u bir milat haline dönüþtüremezsek yazýklar olsun bize. Asýl bu imkâný doðru deðerlendiremezsek, millet bizim yakamýza yapýþma hakkýna sahip olur diye düþünüyorum. Bir milat olarak, bu vesileyle, þu ana kadar þahsýma her türlü saygýsýzlýðý, hakareti yapanlarý -bir kereye mahsus olarak davalarýmý çekiyorum ve- affediyorum...”
25 Temmuz’da Baþbakan Yýldýrým, CHP Genel Baþkaný Kýlýçdaroðlu ve MHP Genel Baþkaný Bahçeli, Beþtepe’de Cumhurbaþkaný Erdoðan ile bir araya gelerek kuvvetli bir uzlaþma ve mutabakat zemini oluþturdular. Hem Sayýn Kýlýçdaroðlu’nun, hem Sayýn Bahçeli’nin 15 Temmuz sonrasýnýn barýþ atmosferine verdikleri samimi destek, “milat” konusunda hem heyecan verici, hem de toplumda beliren ümitleri artýran kýymettedir.
Yakaladýðýmýz bu tarihî fýrsatý heder etmemeliyiz. FETÖ’nün gerçek yüzü, kanlý ve vahþi yüzü ortaya çýkmýþtýr. FETÖ devletimizin ve milletimizin düþmanýdýr. Bizim evlatlarýmýzý canavara dönüþtüren, kendi devletinin karþýsýna çýkartan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni bombalamaya, masum halka kurþun sýkmaya, üzerine tanklarý sürmeye kadar, insanlýktan çýkmýþ bir karaktersizler güruhu ile karþý karþýya olduðumuzun artýk hepimiz farkýndayýz. Varsýn, F. Gülen ABD televizyonlarýna; “Askeri darbeden çok Hollywood filmine benziyor. Sahnelenen bir senaryoya benziyor...” diyerek yalan konuþmaya devam etsin. Binlerce itiraf, yargýlamada ortaya çýkacak binlerce belge onun ikiyüzlülüðünü, takiyesini, sahtekârlýðýný ortaya koyacaktýr. Bu topraklarda onun gibi bir hainin daha önce çýkmadýðýna bütün dünya þahitlik edecektir.
Biz þimdi Sayýn Cumhurbaþkanýnýn darbe giriþimi sonrasý yaptýðý çaðrýya caný yürekten katýlmalýyýz. 15 Temmuz’u barýþ, diyalog, uzlaþma ve hukukun üstünlüðü ile taçlanmýþ demokrasi için bir milada çevirmeliyiz. Bunun için siyasette açýlan yeni sayfanýn benzeri medyada da açýlmalýdýr. Bizim “karþý mahalle” olarak baktýðýmýz medyanýn ne kadar önemli olduðu gerçeði, 15 Temmuz gecesi vicdan ve insaf sahipleri tarafýndan teslim edilecektir.
15 Temmuzdan sonra ayrýþtýrýcý, kavgacý üsluba bu toplum bundan böyle hüsnü kabul göstermeyecektir.
Ben de Sayýn Cumhurbaþkanýmýzýn söylediðini tekrarlýyorum. Þahsýma hakaret eden kiþileri affediyorum. Benim yaptýðým hakaretlerden dolayý ayný affý onlardan da bekliyorum. Bilinmesini istiyorum ki, 15 Temmuz’a kadar tartýþtýðým insanlarla ilgili artýk hafýza kaybý yaþýyorum.
Güçlü, huzurlu ve güzel Türkiye, nefislerimizi ayaðýmýzýn altýna almaya deðer...