Seçim yýlýnda memleketi emrivaki savaþa sokmamak, Süleyman Þah Türbesi’nde konuþlu Mehmetçik’in bir “kýþkýrtma komplosu”nun kurbaný olmasýný önlemek için “siyasi risk” alýp orduya taktik harekat talimatý verenlere böyle saldýrdýnýz ya, pes!..
Hükümet için kolayý neydi? Ordusu güçlü bir memleketi yönetiyor, 1974 koþullarýnda Kýbrýs’a çýkmayý baþarmýþ bu ordu, 37 km. derinlikte bir “köprü baþý” tutamaz mýydý, tutardý... Oralarý daðýtmasý, kamuoyunda cengaverlik duygularýný týrmandýrýr, ortaya çýkan bu halet-i ruhiye Davutoðlu’na sandýkta oy olarak döner miydi, dönerdi. Ecevit, CHP tarihinin en yüksek oyunu (yüzde 42)“Kýbrýs Fatihi” olarak almamýþ mýydý, almýþtý. Sizler, hepiniz, aslýnda “kolay” yolu ve “siyasetin hazýrdaki rantýný” iþaret ediyorsunuz.
Sað-salim memlekete getirilen Süleyman Þah’taki o gençlerden bir-kaçýnýn þehit olmasýndan sonra yaþanabilecek, orduya ve hükümete sonuçta büyük destek olarak dönebilecek bir senaryodan söz ediyorsunuz.
Ahmet Davutoðlu ve askeri kurmaylar “zor” olaný seçtiler. “kýsa vadeli zaferlerin” getireceði rantý bir kenara býrakýp, memleketi “uzun vadeli yýkým senaryolarýnýn” kýyýsýndan döndürdüler.
Nereden geldiði belli olmayan bir roketin, memlekete taþýnacak ilk þehit cenazelerinin devamýný gördüler, senaryonun Suriye topraklarý üzerinde de facto savaþa, devamýnda da bir Ýran-Türkiye askeri gerginliðine dönüþtürüleceðini anladýlar, iþi bozdular.
“Üst akýl” bizi Süleyman Þah’ý kullanarak yýllarca sürecek bir askeri serüvenin içine çekmeye çalýþtý, “sýzdýramadýðýnýz” harekatla bunu önlediler, bu telaþ niye?
Aslýnda dert baþka
Biliyorum, þu anda iþaret ettiðiniz kolay senaryonun peþine takýlsaydý, hükümeti, Türkiye’yi basiretsiz politikalar sonucunda Suriye’de savaþa sokmak, vatan evladýnýn kaný üzerinden siyaset yapmakla suçlayacaktýnýz.
Kýlýçdaroðlu’nun “toprak kaybý” yalaný, Bahçeli’nin doðrudan Genelkurmay Baþkaný’ný hedef alan o þaþýrtýcý sözleri bir hayal kýrýklýðýnýn öfke patlamalarý. Haydi, Kýlýçdaroðlu kendi halinde bir adam, ne söylediðini bilmiyor ama Bahçeli’nin TSK’nýn “bayrak” ve “vatan topraðý” kavramlarýný sorgulamasý Türk milliyetçi hareketinin kendi içinde tartýþmasý gereken bir geliþme...
Hükümeti eleþtirmek muhalefetin hakký ama TSK’ya büyük ayýp edildi, hukuk ve emniyet teþkilatý içinde yuvalanmýþ bir çetenin kumpas olduklarý ortaya çýkan davalarla kolunu-kanadýný kýrmaya çalýþtýðý orduya, ayný çetenin kelimeleriyle saldýrmak, bir ibret sahnesidir.
Sözcülüðünü yaptýðýnýz o örgüt, Türkiye’nin DAEÞ’le iþbirliði yaptýðýný ispatlamak için döndürmedik dolap býrakmadý, Washington, “Türkiye DAEÞ’le mücadelede en güvenilir koalisyon ortaðýdýr” açýklamasý yaptýðýnda gazetelerinin sütununa bile taþýyamadý.
Demirtaþ gibilere göre Türkiye DAEÞ’e silah veriyordu, Kobani’de Kürt direniþi Türkiye sayesinde ayakta durdu. Diyarbakýr’ýn merkezine bir “Mürþitpýnar Meydaný” yakýþmaz mý, yakýþýr!..
Kamuoyuna yalan pompalamak
1- Türkiye’nin Þah Fýrat Harekatý ile toprak kaybetmediðini çok iyi biliyorsunuz,
2- Suriye topraklarýndaki bayraðýn inmediðini hepimiz gördük, siz görmezlikten geldiniz,
3-Harekat öncesi o coðrafyada ne kadar eli silahlý eþkýya varsa “tek kurþun atýldýðýnda ortalýðýn cehenneme döneceðini” anladý siz, “terör örgütleriyle gizli anlaþmaya” baðlandýnýz,
4- Sürekli “Türkiye’yi Suriye’de savaþa sokmakla” suçladýðýnýz hükümetin aslýnda savaþmamak için elinden geleni yaptýðý ortaya çýktý, bu kez “niye savaþmadýn” diye soruyorsunuz,
5- Bütün dünya “Türkler akýllý davrandý” analizinde birleþirken, bir taktik harekatla ülkenin tüm Ortadoðu politikasýnýn çöktüðünü savundunuz,
6- Sözcüleriniz, Türkiye’nin hukukundan çok Þam’daki diktatörün hukukunu savunmanýn telaþýna düþtüler,
7- ...Ve memleketin çakýl taþýný bekleyen TSK’yý “kaçmakla” suçladýnýz... Özellikle bu fikri savunurken tutarlý bir askeri bilgi birikimi ile deðil, “aþaðýlama” ile gerçekleþtirdiniz.
Yalan söylediniz.
Bunu yaparken, Ýlker Baþbuð’u tam 26 ay Silivri cezaevine koymuþ kökü dýþarýda bir örgütün paralelinde yer aldýnýz.
Öyle ki, isim babasý Gazi Mustafa Kemal olan Cumhuriyet gazetesinin manþetine bile “Kaygý karakolu” kelimelerini yerleþtirdiniz.
Ben sizden korktum arkadaþ... Siz, artýk her þeyi yaparsýnýz...
