Benim güzel Spor Toto Süper Lig’im

Başlıkta kullandığım ifade asla ve asla bir alay küçümseme içermiyor, tam aksine.

Senelerdir futbolü Türkiye’de ve dünyada izlerim.

Bu seneki kadar güzel top oynayan bu kadar sayıda takımı bizim liglerde hiç görmemiş idim.

FB, GS, BJK ve Trabzon’u geçiyorum, onlar artık dört büyükler liginde.

Ama bu dört takım dışında Spor Toto Lig’inde çok ama çok iyi top oynayan çok sayıda takım var.

Geçen hafta Fenerbahçe’ye büyük haksızlık yapılmış olabilir, bir bariz penaltımız verilmedi, Egemen’e gösterilen sarı kart sarı kart falan değildi, bütün bunlar doğru olabilir ama bu doğrular Sivasspor’un çok ama çok iyi bir performans sergilediği gerçeğini değiştirmiyor.

Sivasspor, muhtemelen bir brezilyalının yönetimi sayesinde ve doğrultusunda göze çok hoş gelen bir futbol oynuyor.

Lig’deki dördüncülüğü de zaten bu iyi futbolün bir sonucu; iç saha maçlarında da, maç fazlasıyla lider durumda, bunu da görelim. Sivasspor dışında, bence çok iyi top oynayan dört takım daha var Lig’de.

Kardemir Karabükspor, Akhisar Belediye, Kasımpaşa ve Eskişehirspor birinci sınıf top oynuyorlar.

Ne Galatasaray’ın, ne Fenerbahçe’in bu takımlarla, iç sahada ya da deplasmanda, oynarken sahaya favori çıkmaları artık hiç mümkün değil.

Eskişehirspor’un maçlarını artık hiç kaçırmak istemiyorum, sadece Erkan Zengin’i seyretmek bile büyük bir futbol temaşa keyfi.  İyi ve mücadeleci futbol sadece bu saydığım takımlarla da sınırlı değil.

Bursa, Konya, Gaziantep ve diğerleri çok ama çok iyi takımlar.

Türkiye futbolu Aziz Yıldırım’larla, Yıldırım Demirören’lerle bir yere gelmeyecek, gelemez de zaten.

Türkiye futbolunu dünya skalasına taşıyacak dinamikler, inanıyorum, Eskişehir’den, Sivas’dan, Gaziantep’den, vs. geçecek. Roberto Carlos’u takımın başına, risk de alarak, geçiren zihniyetten geçecek.

Bu Lig gerçekten Süper sıfatını hakketmeye başladı yavaş yavaş.