Ferudun Niðdelioðlu
Ferudun Niðdelioðlu
Tüm Yazýlarý

Beraberlik ruhu

Hafta sonu Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu Toplantýsý yapýldý. 2018'den beri Yüksek Divan Kurulu Toplantýlarýna katýlmayan efsane baþkan Aziz Yýldýrým'ýn kalabalýk bir grup ile toplantýya teþrifi güne damgasýný vurdu. 9 Haziran'da yapýlan Genel Kurulda Ali Koç ve Aziz Yýldýrým tarafýndan verilen birlik beraberlik fotoðraflarýnýn benzerleri Yüksek Divan Kurulu toplantýsýnda tekrarlandý. Fenerbahçeliler uzun yýllardan beri görmeye hasret kaldýðýmýz birlik ruhunu yaþadý. Bu sahnelerdeki en büyük pay bana göre Aziz Yýldýrým'da. Aziz Yýldýrým dava arkadaþý Þekip Mosturoðlu'nun her zaman arkasýnda duruyor. Böylesi açýk ve güçlü bir destek Fenerbahçe'de hiç görülmemiþtir. Mosturoðlu Divan Baþkaný olarak ilk Divan Toplantýsýný yönetti. Böylesine baþarýlý bir divan toplantýsý, en son, efsane divan baþkaný Yüksel Günay zamanýnda yapýlmýþtý. Yüksek Divan Toplantýlarýnda çýta bayaðý yüksek bir noktaya konmuþ. Hayýrlý olsun.

Konuþmacýlarýn hemen tamamý genel kuruldaki birlik ve beraberlikle ilgili memnuniyetlerini aktardýlar. Belli ki camia Aziz Yýldýrým ve Ali Koç tarafýndan verilen fotoðrafý beðenmiþ. En sert muhaliflerden Rahmi Eyüpoðlu'nun Aziz Yýldýrým'dan bahsederken duygusallaþarak sesinin titrediðini duyduk. Birlik ruhu son derece güzel ve deðerli. Bunun aksini kimse söyleyemez. Ancak hatýrlatmak isterim ki sorumluluðu da çok aðýr. Her iki tarafýn da bu konudaki yükü epey aðýr. Bu beraberlik ruhunu kim bozarsa sonunun iyi olmayacaðýný bilmesi lazým. Bu camia bu saatten sonra bozguncuyu affetmez. Tarihten siler.

Söylediklerimi þu þekilde doðrulayabilirsiniz. Son genel kurula kadar Fenerbahçe'nin miladýný 2018'e koyan Ali Koç bile olimpik branþlarýn baþarýlarýndan bahsederken Aziz Yýldýrým ve arkadaþlarýnýn hakkýný vermek zorunda kaldý. Kurumsal iletiþim kuvvetli ihtimaldir ki Ali Koç'u bu konuda yönlendirmiþ. Ali Koç, "Aziz Baþkanýn da burada olmasý çok önemli çünkü Fenerbahçe Spor Kulübü'ne 'Dünyanýn En Büyük Spor Kulübü' vizyonunu o yerleþtirdi. Daha evvel de ifade ettim, bizden önceki baþkanýmýz ve yöneticilerimiz yerleþtirdi, bizler de elimizden geldiðince bu þartlarda devam ettirmeye çalýþýyoruz ve iyi de bir iþ çýkarttýðýmýzý düþünüyorum" diyerek konuþmasýnda Aziz Yýldýrým'ýn hakkýný teslim etti.

OLMASI GEREKEN

Ali Koç'un, konuþmasýnýn devamýnda söylemiþ olduðu; "Sayýn Aziz Yýldýrým'ýn mevcudiyeti, Fenerbahçe Yönetim Kurulu'nda kim olursa olsun, Baþkaný kim olursa olsun ona omuz vermesi, sahiplenmesi Fenerbahçe'yi büyük bir rekabet avantajý kazandýrýr ve bunu da ilerleyen günlerde hep beraber deneyimleyeceðiz, göreceðiz ve yaþayacaðýz. Onun için bugün bizlerle burada olduðu için de Baþkanýmýz Aziz Yýldýrým'a ve arkadaþlarýna özellikle teþekkür etmek istiyorum" þeklindeki sözleri de çok ama çok önemli. Ali Koç, bu sözlerle, yeni dönemin normalini tüm camiaya ilk elden aktarmýþ oluyor böylelikle. Artýk iki baþkan arasýndaki iliþkiyi zehirleyen ve bundan kendilerine güç devþirenler için bir dönem sona erdi. Laf taþýyarak iki baþkanýn iliþkisini bugüne kadar bozanlar yeni dönemde iþsiz kalacaklar. Bu herkes için geçerli. Hatta bu sözler bugün Ali Koç yönetiminde bulunan ve Aziz Yýldýrým ile normalleþmeye karþý direnç gösteren yöneticiler için de geçerli. Onlar da Ali Koç'un bu sözlerinin muhatabý. Tabi ki medyayý ve özellikle sosyal medyayý zehirleyen, komisyonla çalýþan, paralý trollerin misyonlarý da artýk yeni bir dönemin baþlamasý ile son buldu. Onlarý besleyen yöneticiler de artýk bu iþlerden uzak duracaklar. Çünkü herkes kimin ne olduðunu ne yaptýðýný çok çok iyi biliyor. Savaþ bitti, iþsiz kaldýnýz beyler bayanlar. Yeni normale ayak uydurmak zorundasýnýz.

Dediðim gibi camia bu birlik ve beraberliði, zýt kutuplarýn birleþmesini uzun yýllar beklemiþ, buna özlem duymuþ. Fenerbahçeliler rakip camiadaki görünüþteki birlik ve beraberliðe bile gýpta etmiþ. Fenerbahçe camiasýnda, þu anda samimi bir birliktelik yaþanýyor. En azýndan görünen bu þekilde. Taraflarýn gerçek niyetlerini bilebilmek tabii ki mümkün deðil. Bunu ilerleyen zamanda göreceðiz. Ancak bu konuda tek bildiðim; bu beraberliðe zarar verenin bu camiada barýnamayacaðý ve tümden kaybolup gideceði. O yüzden her iki baþkanýn yükü de, sorumluluðu da aðýr.

Ýþler iyi giderken bu tabloyu sürdürebilmek kolay. Peki tablo kötüye gittiðinde ne olacak? Bana göre doðrusu iþler kötü gittiðinde de yapýcý eleþtiri üretebilmek ve yol gösterici olabilmek. Hepten susmak, yaþanan kriz anlarýnda sessiz kalmak da doðru deðil. Amiyane tabirle "sývacýlýk" yapmamak lazým o anlarda. Aziz Yýldýrým, böyle davranabilir mi? Benim tanýdýðým Yýldýrým iþler kötüye gittiðinde kendi tarzý ile yanlýþýn altýný çizer. Önemli olan Ali Koç'un bu anlarda bir iletiþim kanalý açarak Aziz Yýldýrým ile doðrudan iletiþim içinde olmasý. Yoksa pusu kültürü ile bekleyip, yapýlan ilk konuþmanýn ardýndan, "birlik beraberlik bozuldu, hücum el taarruz" demekle olmaz bu iþler. Yani geçmiþ Baþkan Aziz Yýldýrým'dan çok, Baþkan Ali Koç'a daha fazla sorumluluk düþüyor bu konuda. Bu sorumluluk ancak kibirden, egodan arýnarak, etrafýn dolduruþuna gelmeden, sürekli ve samimi diyalog ile taþýnabilir. Zor mu bu? Bence deðil. Ali Koç, bir durum analizi yapsýn. Aziz Yýldýrým ile yönetiminde olduðu altý yýl boyunca nasýl bir iliþkisi vardý? Böylesine güçlü bir dostluk ve bað, sadece bir kiþi tarafýndan, Burhan Karaçam'ýn eliyle yerle bir edilmiþ ve bu da Fenerbahçe'nin 10 yýlýna mal olmuþtu. Aman ha lütfen yeni Burhan Karaçam'lara izin vermeyelim.

MANÝPÜLASYON YAPIYORSUNUZ!

Galatasaray kulüp üyesi, hatta genel kurullarda divan baþkanlýðý yapan merhum Türker Arslan yýllarca tahkim kurulu baþkanlýðý da yaptý. O vakitler hiçbir þekilde tarafsýzlýðý ya da tavrý sorgulanmamýþtý. Fakat devletin güvenerek aðýr ceza mahkemesi baþkanlýðýna getirdiði çiçeði burnunda Tahkim Kurulu Baþkaný seçilen Ali Günay, Galatasaray Kulübünün Eski Baþkan Yardýmcýsý Rezan Epözdemir tarafýndan makamýna yakýþtýrýlamýyor. Dahasý, Rezan Epözdemir bilgi kirliliðine de yol açýyor çünkü Ali Günay'ýn görevinin isabetsizliðiyle alakalý yaptýðý açýklamada Fenerbahçe'nin kumpas davasýnda beraat kararýný vereni Ýstanbul 13. Aðýr Ceza Mahkemesi Heyet Baþkanýný Ali Günay olarak iþaret etmiþ. Halbuki 2015 yýlýnda ilk beraat kararýný veren hâkim Ahmet Civelek'di. Akabinde Yargýtay'a giden dosya yalnýzca usul yönünden bozularak ilk mahkemeye, yani 13. Aðýr Ceza Mahkemesi'ne iade edildi. 13. Aðýr Ceza Mahkemesi'nin dosyayý tekrar ele almasý yaklaþýk 5 yýl sürdü. O esnada görev baþýndaki Ali Günay dosyayý usul yönünden düzelttikten sonra ikinci kere deðerlendirdi ve Ahmet Civelek'in verdiði karar paralelinde bir hüküm kurdu. Rezan Epözdemir böyle bir manipülasyona neden ihtiyaç duydunuz? Patolojik bir durum bu. Ural Aküzüm yönetime girebiliyor ama devlet tarafýndan görevlendirilmiþ bir hâkim Rezan Bey tarafýndan o göreve layýk görülmüyor. Üstelik yanýltýcý bilgilerle! Kimse kusura bakmasýn bu tam bir faþizm örneðidir! Pes doðrusu! Bunun anca mizahý olabilir!