Beşiktaş Galatasaray ile lig ikinciliği yarışı yapıyordu. Şampiyonlar Ligi peşindeydi. Karabük 8 rakibi ile Avrupa Ligi için yarışmaktaydı. İkisi de hedefleri için öne ya da geriye ciddi bir adım atacaklardı. İkisinde de kazanma azmi kadar, yitirme endişesi vardı.
Beşiktaş bir önceki hafta kendine doğrudan Şampiyonlar Ligi umudu yakalarken, iki oyuncusunu daha sakatlığa kurban vermişti! Gökhan’ın ameliyat olması ile formayı kapan Holosko, maçı en çok koşan-çalışan adam olarak kaparken, sezonu kapattıracak bir sağlık sorununa yakalandı. Ersan da oyunu terk etti, hafta içinde operasyon geçirdi. Ve 7 sakatı bulunan Biliç, takımın jokeri Atiba’yı bu kez sağ önde görevlendirdi. Yetmedi, dün de, Tolunay Kafkas’ın özel önlem almayı planladığı Oğuzhan daha başlarda arızalanıp silik kaldı.
İki takımın ortak özelliği zor gol yemekti. İkisi de bunu bilerek oynadılar. Oyun planlarını bu gerçekler çok etkiledi. Beşiktaş zor yiyordu, ancak atıyordu da! Fakat dün ilk yarıdaki oyun ilkesiyle hücum etkinliği üretemedi... Topu kendi alanında bekletmesi, Karabük’e önde basma olanağı tanıdı. Karabük orta alanda kaptığı topları taşımak için açık alanlar bulabildi. Yanı sıra savunmada kapanma zamanı kazandı. Ve Beşiktaş bu kapalı savunma arasında top kullanma şansı yakalayamadı. Ne göbekten aralara kaçmalar, top bırakmalar, ne kenar ortalar yapabildi. Biliç takımı için ‘durdurulması zor’ demişti. İlk yarıda oynattığı futbol ile takımının nasıl durdurulacağını kendisi gösterdi!
İkinci yarıda tempo artırıp, öne oynamaya girişti Beşiktaş. Kendi alanında top gevelemeyi bıraktı. Bu arayışı ve hücumda daha etkin hale gelişi, Karabük’ü sindirmedi. Çünkü kalite kazanmamıştı! Karabük’ün ayakta kalışı ve savunma ilkelerini değiştirmeden hücum arayışı maça heyecan ve kendisine bir gol getirdi. Beşiktaş’ta şunu gözledik... Büyük hedef heyecanına kapılmak, yüksek prim vaadi, takımı biraz germiş gibi. Ve bundan da öne çıkan gerçek, sakatlıklar yüzünden kulübe zenginliğinin yitirilmesi ve bunun takımın hücum kalitesini oldukça düşürmesidir. Sakatlıklara çözüm nasıl bulunur bilmem, ama ikincilik arayışında bu şart...
