Beşiktaş zorlu dönemeçte

Beşiktaş geçen sezon önemli deneyimler edindi. Yeterli miydi bunlar? Tartışılır. Bugün de hem Biliç hem takım, şampiyonluk yarışının baskı ve gerilimlerini yönetecek deneyim düzeyine ulaşmış değil. Yönetim de öyle. Hatta camia ve tribün taraftarı da. Bu gerçeği göz önüne alarak, herkes kendi manevra alanı içinde doğru işler yapmaya çalışmalı. Teknik heyet ve oyuncular üzerindeki baskının azaltılmasına katkıda bulunmalı. Gelecek sezon takımın stadına kavuşacağını varsayıyoruz. Bu yıl şampiyonluk gelsin gelmesin, Beşiktaş bir sonraki sezona güvenle başlayabilmeli.

Takımın iskeleti yavaş yavaş oturmaya başladı. Üstelik kadroya iki önemli alternatif daha eklendi: İsmail ve K. Frei. Tam gelişim dönemindeyken ağır bir sakatlık sorunu yaşayan İsmail Türk futbolu için önemli bir değer. İsmail’e sahip çıkmak, gelişimini kaldığı yerden sürdürmesini sağlamak gerekiyor. K. Frei geçen sezon yeterince şans bulamamış, eline geçen fırsatları da iyi kullanamamıştı. Bu sezon tam tersi bir başlangıç yaptı. Onun da gelişim çizgisini sürdüreceğine inanıyorum. Bunlar önemli kazanımlar. Oğuzhan-Sosa ikilisini de ilk 11’de ne kadar sık bir arada görürsek, Beşiktaş’ın hücum üretkenliğinin o denli arttığına tanıklık edeceğiz. Ara transferde sağ bek sorunu da çözülürse taşlar yerine oturacak.

Beşiktaş kritik bir eşiğe gelmiş bulunuyor. 23 Kasım-4 Ocak arası oynayacağı lig ve Avrupa maçları şöyle: K.Paşa, Asteras(D), Karabük(D), Trabzon, Tottenham, G.Antep(D), Akhisar, Konya(D), G.Saray. Beşiktaş’ın Asteras maçından iyi bir skorla ve turu garantilemiş olarak dönmesi, Tottenham maçına stressiz çıkması önemli. Ligdeki 4 iç saha maçı da zorlu. Beşiktaş deplasmanda ne kadar iyiyse, iç sahada o kadar kötü. Bu 4 iç saha maçını kayıpsız geçmek ve dengeli bir tablo yakalamak şart.

Aralık ayında 4 tane de Türkiye Kupası grup maçı var: Sarıyer(D), Ç.Rize, A.Demir, A.Demir(D). 23 Kasım-4 Ocak arasındaki 43 günlük dönemde tam 13 maç yapacak Beşiktaş. Neredeyse her 3 günde bir maç anlamına geliyor bu. Kadro darlığı bu 43 günlük dönemde zorlayıcı olabilir. Beşiktaş’ın sezonun 2. yarısına en az hasarla ve ligin zirvesine yapışık kalarak girmesi gerekiyor. Madem öyle, yazının başına dönüyorum: Herkes, kendi deneyim eksikliğinin farkında olarak, kendi alanında en iyisini yapmaya çalışmalı.