Beþiktaþ rüzgar gülü gibi... Rüzgar nereye doðru esiyorsa, o yöne doðru yöneliyor. Rüzgar kesiliyorsa; Beþiktaþ da kesiliyor, duruyor.
Bu yüzden rüzgar gülü gibi deðil; yeni moda rüzgar yeldeðirmenleri gibi olmalý... Yani enerjiyi önceden toplayýp; rüzgar olmadýðýnda da, iþlevini görmeli.
Beþiktaþ’ta iþler kötü gittiðinde, kullanacaðý bir B planý yok. Zora düþtüðünde þansý ile sýyrýlmayý umuyor. O da olur. Üstelik oluyor ama; her zaman deðil.
Türk futbolunun genelinde ayný hastalýk var. Maç baþlasýn, gidiþata göre pozisyon alýrým anlayýþý hakim... Beþiktaþ da, bunu en çok uygulayanlardan.
Nasýlsa, bir þekilde, eðrisi doðrusuna denk gelerek, þansla, hakemle, bulabileceði her türlü materyal ile iþlerini yoluna sokacaðýný sanýyor.
Bir bakýyorsunuz; çevir kazý yanmasýn futbol örgüsü içinde, rakibinin hata yapmasýný bekliyor. Sakin ve hatta duraðan futbol oynadýðýnda; yoðun baský ve pres yemeyen rakip savunma, zaten hata yapmýyor. Hataya zorlarsan, hata yapmasýný beklersin. Armut piþ aðzýma düþ hazýrcýlýðý olmaz.
Oyun böyle kendi halinde giderken; bir ya da bir kaç gol yiyince, takým bir anda canavara dönüþüyor. Baský, pres ve iþe yarayacak ne varsa baþlýyor. Ama oyun bir anda böyle alevlenince; ataklar ve pozisyonlar gereksiz aceleciliðin içinde, beceri kaybýna uðruyor. Bunlarýn sayýsý artýnca da, oyun disiplininden kopmalar baþlýyor. Strateji, yerini kiþisel beceriye terkediyor. Bu durumda da, topu alan gidiyor. Çýrpýcý Çayýrý mantýðýyla futbol oynanmaya baþlýyor.
Bu oyun düzeneði ile bazen sonuç alýnsa da; Beþiktaþ gibi bir takýmýn oyun ciddiyetinden koparak sonuç aramasý, kabul edilemez. Beþiktaþ; dakika bir-dakika doksan, tam saha ve tam süre oyun disiplinini uygulamazsa, Konya’da yaþadýklarýndan fazlasýný yaþar.
Her dakikanýn kýymetini bilerek en baþtan oynarsa; maç içinde kendine kaytarma paylarý ayýrmazsa; rüzgar gülü olmaz, rüzgar yeldeðirmenine dönüþür.
Enerji israfýna son..