Batýlý “oryantalist kafa” Ýslam’a ve Ýslam toplumlarýna bakarken ne vehmediyorsa (yahut görüyorsa), Taha Akyol onu söylüyor.
Ýnanma biçimleriyle “þiddet” arasýnda “mutlak bað” kuran akademik laborantlar (!) neyi iddia ediyorsa, Taha Akyol onu söylüyor.
DEAÞ’ý üretip Ortadoðu’ya çakanlar hangi sonucu murat ediyorsa, Taha Akyol o sonuca iliþkin þeyler söylüyor.
Reinasaldýrýsýný düzenleyenler hangi fay hatlarýný tetiklemek istiyorsa, Taha Akyol “ýsrarla” o hatlarda dolaþýyor.
Reina saldýrýsý, oysa, “Hadi, tam zamaný, biraz da hayat tarzý tartýþmasý yapýn” diyen kafanýn ürünüdür.
Biz bu tartýþmayý yapýyoruz ve Taha Akyol gibi yönünü tayin edememiþ ergen oryantalistler yangýna körükle gidiyor.
Bir de, “Noel Baba nefreti” türünden cümleler kuran beyinsiz takýmý var...
Ülkeyi yönetenler, Noel Baba nefreti konusunda insanlarý temin edecek açýklamalar yapmalýymýþlar.
Herhangi bir devlet büyüðü çýkýp, “Saçmalamayýn kardeþim, isteyen istediði gibi yaþar, siz ne karýþýyorsunuz milletin hayatýna, size ne” falan dememiþ... Yýlbaþý düþmanlýðýna göz yumulmuþ... Bu da, terör ortamýna sunulan mütevazý bir katkýymýþ.
Sistematik (ve yaygýn) bir “Noel Baba nefreti” mi var ki bu toplumda, bu nefretin teröre sunulmuþ mütevazý bir katký olduðunu ileri sürüyorsun, a be sersem?
Marjinal kalan görüþ sahipleri dýþýnda, ortaya “nefret kültü” çýkarmak için didinen “yýðýnlar” ve onlarý temsil eden örgütler, o görüþleri meþrulaþtýran etkin yayýn organlarý mý var?
Kim bu “nefret yayýcýlarý” ve eylemleriyle siyasal iktidarý nasýl, hangi açýdan baðlýyorlar? Siyasal iktidar niçin marjinal görüþlere karþý “temin edici” ve “garantör” rolü oynasýn? Siyasal iktidarýn baþka iþi mi yok?
Kaldý ki, “Noel Baba”yý Hýristiyan itikadýna ait görenler olabilir (ki, öyle görülmesinde bir beis yok) ve bu düþüncelerini seslendirmekte özgürdürler.
Bundan siyasi iktidara ne, muhalefete ne, topluma ne!
Þiddet çaðrýsý yapmadan, isteyen istediði görüþü seslendirebilir.
Bana ne, sana ne, kime ne!
Reina saldýrýsýný “laikliðe saldýrý”, “Atatürk cumhuriyetine saldýrý”, “bir duble rakýya saldýrý”, “yýlbaþýný kutlamak isteyenlere saldýrý”, “yaþam biçimine saldýrý” sayýp, sinekten yað çýkarmaya uðraþan “sorumsuz” CHP’lilere de þunu söylemek isterim:
Bu ülkede yaþayan insanlarýn kahir ekseriyeti Müslüman’dýr.
Bazý Müslümanlar dindardýr, bazýlarý deðildir.
Bazý Müslümanlar dinin haram kýldýðý fiilleri iþler; içki içer, zina yapar, vs...
Bazýlarý bu fiillerden uzak durur.
Bazý Müslümanlar dinin gereði olan ritüelleri (namaz ve oruç gibi) yerine getirir...
Bazýlarý getirmez...
Bazý Müslümanlar dinin yasak kýldýðý çok çirkin fiilleri iþler.
Bazýlarý iþlemez.
Bazý Müslümanlar CHP’ye oy verir.
Bazý Müslümanlar baþka partilere oy verir.
Bu cümleden olarak, bazý Müslümanlar yýlbaþlarýnda, “yeni bir senenin baþlangýcý” olmasý itibariyle, küçük eðlenceler düzenler... Kimi fýndýk fýstýk yer, çekirdek çitler, televizyon izler... Kimi alkollü içecekler tüketir. Bazý Müslümanlar da bu tür eðlencelere ve karþýlama/uðurlama törenlerine meyletmez.
Her iki durumda da, iþlenen fiiller onlarý dinden çýkarmaz.
En fazla (içki içiyorlarsa mesela) günahkâr kýlar.
Ýçki içmek, dinin yasakladýðý bir fiilse, bu fiilin yýlbaþýnda iþlenmesiyle, yýl ortasýnda yahut sonunda iþlenmesi arasýnda derece olarak bir fark yoktur.
Dolayýsýyla, terörün gazýna gelip, “bu, yaþam biçimine saldýrýdýr, yýlbaþýný kutlamak isteyenlere saldýrýdýr”, “Atatürk cumhuriyetine saldýrýdýr” türünden provokatif cümleler kurmayýn, terörün deðirmenine su taþýmayýn.
Bu, hepimize saldýrýdýr.
Ýçki içen içmeyen, yýlbaþýný kutlayan kutlamayan, Müslüman gayrý Müslim, bütün bir topluma saldýrýdýr!
Dahasý, ülkemize ve “baðýmsýzlýðýmýza” saldýrýdýr!