Biden’ýn seçim öncesi verdiði sözleri ve ifadelerini dikkate alarak önümüzdeki süreci anlamaya çalýþmaktýr niyetim.
Tabi ki herkese fazla fazla sözler verdi. Türkiye özelinden iktidar-muhalefet yorumlarýna þahitlik ettik.
Biden, Küreselci ekibin sözcüsü gibi duruyor karþýmýzda. Peki, bu küresel ekip ne istiyor ve bize tehdidi nedir?
Genel tabloya bakýldýðýnda, bu tehdit sadece Türkiye için algýlanmamalý. Tüm milli devletler için “tehdit bakýþ açýsý” olduðunu görmemiz lazým.
Çünkü Amerikan hegemonyasýnýn geniþlemesi üzerine planlama yapan bakýþ açýsýnýn, kimleri ve nasýl tehdit ettiðini açýk gözle görmemiz kaçýnýlmazdýr.
Demokrasi söylemleri güzeldir, buna bir sözüm yok. Ama bu söylemler, sadece yeni kurgular ve dizaynlar için istifade edildiði açýktýr. Örnekleri var ve tekrar etmeyeyim!
PKK-YPG’ye devlet kurma planýný, Biden döneminde daha fazla dayatmasý söz konusu olacak gibi.
Ermenistan üzerinden Rusya zorlanmaya baþlanacak.
Hiç kuþkusuz Türkiye, bulunduðu yer ve konum nedeniyle hem de dünyadaki etki ve ilgili alanlarý ile birlikte, Amerika için vazgeçilmez argüman. Lakin kolay idare edebileceði, istediðini yaptýrabileceði bir Türkiye tasarrufu söz konusu deðildir! Zaten o nedenle Erdoðan karþýtý duruþ sergilemeye çalýþtý.
Erdoðan’la kolay olmayacaðýný biliyor. Siyasi kariyerine bakýldýðýnda, tecrübeli ve uzun soluklu siyasi geçmiþi var ama elle tutulur baþarý söz konusu deðildir.
O sebepten kendisinden daha ziyade, getiren ve destekleyen finans altyapýsýný oluþturanlarýn nihai hedeflerine bakýlmalý.
ABD eski saygýnlýðýný kaybediyor. Ve bu domino etkisi ile hýzla ilerlemekte. Ýþte bunun önüne geçme gayreti ile yeniden sahaya aktif dönüþ yapmak istiyor. Ýngiltere’nin Ýkinci Dünya Savaþý sonrasý elinden kaybettiði küresel etkinin akýbetini arz etmiyor, kendisi için ABD!
Rusya ile Çin arasýnda gerilim sürecini tetikleyebilecek mi?
Almanya ile Rusya arasýnda uçurum oluþturamadý. Ukrayna olaylarýna raðmen, Merkel tutumu ile Rusya-Almanya hattýný çalýþtýrmaktan vazgeçmedi.
Fransa’nýn Macron’la birlikte pek fazla baþarýya imza atmayacaðý açýktýr. Biden, Avrupa açýsýndan belki umut verici gözükebilir. Ama þimdi gelinen noktada karþý koyanlarýn sayý ve niteliði artmakta.
Yani konjonktür, Amerikan rüyasý fikriyatýnýn cazibesi açýsýndan uðursuz dönem vadediyor.
Ayrýca kalkýnmakta olan yeni ekonomik güç merkezine dönüþecek ülkelerin tutumu, belirleyici olacak.
Türkiye bu geliþmekte olan ülkelerle önemli bað ve paydaþlýk yakalamakta.
Asya’daki cazibe gücü, ekonomik olarak gelecek vadediyor. Bu kendi kendiliðine yeni ittifaklar kurgulamakta. Belirleyici faktörlerden biri de Çin’dir.
Ýngiltere, Çin, Almanya, Türkiye, Rusya, Hindistan, Malezya, Endonezya, buralara bakmamýz lazým.
Biden þimdiki aþamada, hangi sert dönüþ planlamasý yapar ise karþýsýna dikileceklerin, kendi aralarýnda oluþturacaðý ittifaklarý göz ardý edemez. Bu sebepten ABD, ne kadar yüksek sesten konuþursa konuþsun hiç kuþkusuz þimdilik önemli ekonomik güç ama yine de açýklarýný göz önünde bulundurursak, kaybettiði etkisini de ilave edersek, tek baþýna hikaye yazabilecek zeminde deðildir. Bu durum, Biden’ýn politikalarýna yansýyacak hiç þüphesiz!