Neden sorularýný size sormak istiyorum” diye baþlayan ve peþinden Hükümet, medya, Camia ve benim durduðum yeri anlamaya çalýþan “Camiadan” bir okuyucumun nazik mektubunu cevaplamak istiyorum bugün. Þöyle ki:
E... Bey, önce saygý yüklü diliniz için teþekkür ederim. Kaç zamandýr, Camia çevresinden gelen ithamlar, hakaretler karþýsýnda gerçekten “Benim tanýdýðým insanlar bunlar mý?” sorusunu sormaya baþlamýþtým.
Sorularýnýza gelince...
Öncelikle benim yazý üslubum, kiþisel suçlamalarý içermiyor. Bugüne kadar Camia’dan herhangi bir kiþiye kategorik suçlama yöneltmedim. Yaptýðým þey, davranýþlarýn eleþtirisidir ve orada da ana yaklaþýmým, Camia’nýn bugüne kadar getirdiði hizmetlerin heba edilmemesidir. Ben kendimi, bu konuda Camia adýna yazýp çizen, sözcülüðünü yapan, hatta Camia’nýn tüm politikalarýný belirleyenlerden daha duyarlý olarak görüyorum. Çünkü ben, bir islami hizmet camiasýnýn nasýl fedakarlýklarla oluþtuðunu, böyle bir yapýnýn heba olmasýnýn duygularda nasýl yýkýmlar meydana getirdiðini biliyorum, geçmiþte Mücadele Birliði örneðinde bizzat yaþadým. Baþka fedakarlýklarýn da nasýl heba olduðuna, baþka yapýlarda tanýk oldum.
Þunu yazdým: Mutfak bütçesinden ayýrarak öðrenci bursu veren anneye, Boðaziçi Üniversitesi’ni derece ile bitirip karýn tokluðuna Moðolistan’a öðretmenlik yapmaya gönderilen gence bu savaþ yükünü taþýtmayýn.
Bugün’den ayrýlmadan iki gün önceki yazýmda “Bu savaþtan en çok Camia zarar görecek” diye yazdým. Camia adýna hareket edenler, bütün varlýðý savaþýn içine sürdüler ve maalesef, diðer islami camialarla karþý karþýya getirdiler.
Bence savaþý Camia’nýn merkez kadrosu baþlattý. O da, Camia’ya aslýnda üstlenmemesi gereken yükleri yükleyerek gerçekleþti.
Devlet bünyesinde Camia adýna bir yapý oluþtu. Bunu görmemek mümkün deðil. bu yapýnýn var olmasý normal boyutta ve nitelikte olsa itiraz söz konusu olmayabilir. Ama devlet bünyesinde var olan unsurlara, devletin politikalarý dýþýnda bir misyon yüklerseniz, bunu sürdürmeniz mümkün olmaz. Bunu dünyanýn hiçbir ülkesinde ve hiçbir yönetimde sürdüremezsiniz.
Camia, Türkiye’de iktidara boyun eðdireceðini düþündü. Bir CHP iktidarýnda yapmayacaðý iþleri, Amerika’da yapmayacaðý iþleri, Türkiye’de ve dindarlarýn iktidarda bulunduðu bir ortamda yapmaya kalkýþtý. Güç zehirlenmesi. Ýktidar da, en tepedekilerden baþlamak üzere bir arkadan hançerlenme psikolojisi içine girdi ve çetin bir mücadeleye baþladý.
Ben Camia’nýn yolsuzluklarla mücadele için yola çýktýðýný, devlet içindeki kadrolarýný bunun için harekete geçirdiðini düþünmüyorum. Þunu sordum: Camia ne zamandan beri yolsuzlukla mücadeleyi kendisi için birinci öncelik olarak görüyor? Þunu da söyledim: Baþbakan’ýn “Ne istediler de vermedik” sözü dahil, iktidarýn Camia’ya aktardýðý imkanlarýn büyük çoðunluðu “Alný secdeye gelen insanlar” mantýðý ile ve hukuki hassasiyetler dikkate alýnmaksýzýn verilmiþtir. Camia, onlarý alýp kullanýrken yolsuzluk diye bir hassasiyet sergiledi mi?
Camia’nýn ilk hamlesi MÝT Baþkanýna karþý ve Ýsrail ile paralel bir operasyon oldu. Sonra Ýrancýlýk temalarý sökün etti. Ardýndan Mut’a isnadlarý geldi. Benim gazete deðiþtirmem bile, bir yýðýn yalan dolanýn devreye sokulmasýna yol açtý. Ben, sadece benimle ilgili yalanlara baksam Camia’nýn yalan ve tezviratý su gibi içtiðine hükmedeceðim. Oysa beni yakýndan tanýyorlar.
Fethullah Hoca ile ilgili hususa gelince.
Sorum þu:
Bunlar Sayýn Gülen’in bilgisi dahilinde gerçekleþiyorsa vahim, bilgisi dýþýnda gerçekleþiyorsa daha da vahimdir. Ortada hiç de tabii, bir hizmet yapýsýndan beklenen bir durum bulunmuyor.
Dedim ki: Camia fabrika ayarlarýna dönsün. Bir iyilik hareketi olsun. Siyaset yapacaksa, devlet içindeki adamlarýný kullanmak yerine parti kursun ve milletten emaneti talep etsin. Dünyada hiç kimse davul benim sýrtýmda olsun, tokmaðý da sen kullan demez.
Camia þu anda direniyor. Bu derincini, geçmiþte kemalist yapýlara karþý gerçekleþtirse anlamlý olabilirdi. Oysa þimdi o kemalist yapýlarla el ele dindar - muhafazakar bir siyasi kadroyu çökertmeye çalýþýyor ve milletten de karþýlýk bulamýyor. Sadece buna baksa, gerçeði görebilir.
CHP ile, yer yer Amerika ile, Avrupa ile Ýsrail ile paralel duruþlar sergiliyor. Camia medyasýný biraz da bu gözle izlerseniz ne demek istediðimi daha iyi görürsünüz. Tarih bu görüntüyü de yargýlayacak. Ben 40 yýllýk emeðin heba edilmiþ olmasýndan dolayý çok üzgünüm. Camia’nýn baþýna gelene asla sevinmiyorum. Bu yönde tek cümlemi bulamazsýnýz. Ama Camia’nýn, mesela Tayyip Erdoðan’ýn, Ahmet Davutoðlu’nun ya da benim baþýma bir þey gelse “Gördünüz mü Allah belalarýný verdi” diye sevinçten uçacaðýný tahmin edebiliyorum.
Yazýk oldu her þeye.
Selamlar...
