Her ne kadar Dücane Cündioðlu’nun “Siyaset yetenek öðütmek suretiyle varolur” sözüne itiraz etmesek de siyasetin yetenekleri ortaya çýkaran bir tarafý da vardýr. “Siyasetin tek limaný ahlaktýr” diye güzel bir sloganý vardý Ak Parti’nin. Ahlak tanýmýnýn içinden liyakati esas almayý çýkardýk mý, çýkarmadýk mý? Þunun bunun adamý olmak ne kadar geçerli oldu acaba? Aday listelerinin ortaya koyduðu sorun, bu...
Siyasetin yeteneklerini ortaya çýkardýðý isimlerden biri, Nihat Ergün. Onun Alfa Kitap’tan yeni çýkan kitabý, “Adým adým siyaset” adýný taþýyor.
Lise yýllarýndan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlýðýna kadar bütün hayatýný ve belli konulardaki görüþlerini yazmýþ Nihat Bey. Eleþtirileri var ama önerileri daha çok. Sorunlarý ortaya koyarken kimseyi suçlayýcý bir üslubu yok. Kitabýnýn daha baþýndaki þu sözlere kim itiraz edebilir:
“Milli gelirimiz ve bireysel gelirimiz daha iyi; yollarýmýz, okullarýmýz, hastanelerimiz, evlerimiz, arabalarýmýz daha iyi. Peki, ayný oranda daha temiz, daha dürüst, daha güvenilir, daha ahlaklý bir toplum haline geldiðimizi de övünerek söyleyebilir miyiz? Adalet saraylarýna geçtik, fakat yargý kararlarýnýn daha adil olduðunu söyleyebiliyor muyuz?”
Nihat Ergün kendisini sadece siyasetle sýnýrlayan biri deðil. “Cenaze merasimi ile düðün töreni arasýndaki farký ortaya koyan yeni etkinlikler” arayýþý bunlardan biri.
Bu ilginç kitapta yalnýz Nihat Ergün’ün deðil Türk siyasetinin serüvenini de görmek mümkün. Sorunlar her siyasetçinin ve partinin karþý karþýya kaldýðý türden. “Kayýtdýþýlýk ve Siyaset” alt baþlýðý altýnda dile getirilen ‘söylemde kayýt dýþýlýk’, ‘yönetimde kayýt dýþýlýk’ ve ‘harcamalarda kayýt dýþýlýk’ gibi yanlýþlar sadece siyasetin deðil hemen bütün kurumlarýmýzýn yüz yüze olduðu dertlerden deðil mi?
Derince’de Belediye Baþkanlýðý yaptýðý dönem etrafýnda Türkiye’nin Belediyecilik sorunlarý üzerinde de önemli gözlemleri var Nihat Ergün’ün. Buradaki tecrübesini daha sonra Ak Parti Yerel Yönetimlerden sorumlu Genel Baþkan Yardýmcýlýðý döneminde hayata geçirmek için yaptýðý çalýþmalarý da bu kitapta izleyebilirsiniz.
Kamu gücünü kullanarak baðýþ ve benzeri taleplerin ne gibi sorunlara yol açacaðýný iyi bilen Nihat Bey bakýn ne diyor: ”Bir süre sonra rüþvetin adý hediye, irtikâbýn adý baðýþ, hayýr hasenat, iltimasýn adý dava dayanýþmasý oluyor.”
Avrupa Birliðine iliþkin görüþler de var. “Avrupa Birliði’nin standartlarý bizim gibi ülkelerde bir disiplin mekanizmasý olarak çalýþýyor. Siyasi ve ekonomik kriterlere uygun bir siyaset ve hukuk düzeni ile ekonomik model inþa ettiðinizde, Avrupa Birliði’ne girin ya da girmeyin çok önemli deðil. Siz saðlam bir demokrasisi, hukuku, ekonomik zemini olan bir ülke haline geliyorsunuz.” Kendi irfan ve medeniyetimizin standartlarýný oluþturana kadar buna ihtiyaç var.
Ak Parti Kocaeli Kurucu Ýl Baþkanlýðý da yapan Nihat Beyin o günlere iliþkin gözlemleri bugün siyasetle meþgul herkesin dikkatle okumasý gereken notlar ihtiva ediyor. Benim de daha doðru bulduðum, bire bir iliþki kurulabilen “nitelikli üye tabaný” anlayýþýný her yerde savunmuþ bu Siyaset Bilgesi.
“Parlamento ve hükümette Ak Partili yýllar” baþlýklý altýncý bölüm Ak Parti yönetimindeki Türkiye’nin reform sürecini ve karþý karþýya kaldýðý sorunlarýn analizini içeriyor. Yerel Yönetimler Reformu da Nihat Ergün’ün tasarýmcýlarý arasýnda olduðu bir düzenleme.
Baþta da söylediðim gibi Nihat Ergün özeleþtiri yaparak sorunlarýn üzerine gitmeyi bilen bir mizaca sahip. “Ýmar konusundaki keyfilik” bunlara bir örnek. “Ýmar rantlarýndan oluþan kazanç, haksýz kazançtýr” diyor ve ekliyor: “Ulaþým, su, hava kirliliði gibi konularda en büyük hizmetleri yaptýðýmýz þehirlerimize imar uygulamalarý ve emsal artýþlarý yoluyla da en büyük haksýzlýðý yaptýðýmýzý fark etmeliyiz.” Bir uyarýsý da “Devletin görevi suçlarla mücadele etmektir, günahlarla deðil” þeklinde.
“Bize Yakýþmayan Önerge” alt baþlýðý altýnda Cumhurbaþkanlýðý Seçim Kanunu çerçevesinde Abdullah Gül’ün aday olamayacaðýna iliþkin önerge ile geçen ve daha sonra Anayasa Mahkemesinin iptal ettiði kanun da Nihat Ergün’ün özeleþtirileri cümlesinden kitaptaki yerini almýþ.
Mayýs 2009’da baþlayan Bakanlýk dönemine iliþkin görüþlerini de bulabilirsiniz Nihat Beyin Kitapta. Türkiye’nin yüz yüze olduðu baþka sorunlara da eðilmiþ. Hukuk ve demokrasi sorunlarýný da ele almýþ, bilim ve teknoloji alanýnda yapýlmasý gerekenleri de. Çözüm süreci de irdelenmiþ, ülkemizin önünde duran tehdit ve fýrsatlar da.
Gülen cemaatinin ciddi bir eleþtirisi de var Nihat Beyin Kitabýnda. “Yanlýþlar yanlýþ usullerle, ahlaksýzlýklar ahlaksýz yöntemlerle tespit edilip ekonomik ve siyasi þantaja ve projeye dönüþtürülüyor” tespitine katýlmaz mýsýnýz?
Nihat Bey’e göre bizde sistem yok sistemsizlik var, parlamenter sistem tam uygulanmýyor. “Türkiye’nin yasama, yürütme ve yargý erkleri arasýnda dengeyi gözetecek gerçek bir sisteme ihtiyacý var” derken bunun ille de þu sistem olmasý gerekir demiyor ama þunu söylüyor: “Ülkemizde hukukun üstünlüðü, insan haklarý, demokrasi, kuvvetler ayrýlýðý, sürdürülebilir büyüme gibi evrensel deðerlerin yerleþmesini ve güçlenmesini saðlayacak bir sistem doðrudur.”
Nihat Ergün’ün baþka kitap çalýþmalarý da yoldaymýþ…