Bir haftayý aþkýn bir süre için de Samsun merkezli olmak üzere, Karadeniz sahillerine doðru uzanmak gerekince, 19 Mayýs 2022 akþamý doðru, uçakla Samsun'a inecektim. Ancak, Fatih- Edirnekapý'dan Pendik'deki S. Gökçen Havaalaný'na vaktinde ulaþabilmem için en az 4-5 saatlik bir zaman dilimine ihtiyacým vardý. Yetiþmekte sýkýntý çekeceðimi düþünürken, Türkiye Organ Nakli Vakfý'nýn baþkanlýðý'ný da yürüten deðerli kardeþim Dr. Eyyûb Kahveci imdâdýma yetiþti. Bu vesileyle, yol boyunca uzuuun sohbetler etmek imkâný da bulduk.
Güneþli havada ayrýldýðým Ýstanbul'dan, Samsun- Çarþamba Havaalaný'na indiðimde, saðanak yaðmurla karþýlaþýyordum.
30 yýlý aþkýn bir zamandýr, Londra'da yaþayan ve Türkyar isimli öðrenci yurdunun yöneticilerinden olan dostum Yüksel'le ve beni bir hafta boyunca yalnýz býrakmayan dostumuz Av. Mustafa Bayram'la dolu dolu bir 7-8 günü özetlemek o kadar kolay deðil...
*
20 Mayýs sabahý, Cumhuriyet Meydaný'ndan Atakum'a kadar olan yaklaþýk 3 -4 km.lik sahil boyunu, Yüksel'le birlikte yürüdük.
Yol kenarýnda, '19 Mayýs' adýna tertib edildiði bildirilen bir gece öncesindeki 'þenlikler'in hangi çizgide olduðunu da yansýtan sahneler, çoðu halk kitleleri için hýnç vesilesi oluyordu. Sabahýn saat 10.00'unu bulduðu halde, tel örgülerin öbür tarafýnda çimler üzerinde kurulmuþ olan, 1-2 kiþilik portatif çadýrlarýn içinde veya dýþýnda, sýzýp kalmýþ, yaný baþlarýna uzanmýþ köpekleriyle birlikte uyuyan tiplerin sergiledikleri manzaraya iðrenerek ve hattâ gelecek nesillerin yarýnlarý adýna, kýzgýnlýkla bakanlar arasýndaydým...
*
Av. Mustafa, bizi kahvaltýya bekleyen Nizameddin Bey'in tepedeki evine götürdü. Karadeniz aþaðýda, ütülenmiþ bir mavi çarþaf gibi, sütlimandý.
Kahvaltýda üniversite çevresinden 3-4 arkadaþ daha vardý ve Cuma Namazý için, Bafra'ya yetiþecek þekilde, Müslümanlarýn genelini ilgilendiren konular etrafýnda þahsen faydalandýðým bir sohbet oldu...
Bafra'ya Cuma Namazý saatinde vardýk. Bafra, Samsun'un diðer ilçelerine nisbetle hep, ortalamanýn üzerinde durumunda olsa da, bu durum, bu ilçenin insanlarýna bir þýmarýklýk vermemiþtir. Halkýn, hattâ geçmiþe nisbetle, hamd ve þükretme konusunda çok daha dikkatli bir noktada olduðu hissediliyor.
Çalýþmalarý hakkýnda halk içinde genelde olumlu sözler duyduðum bir Belediye Baþkaný olduðunu öðrenmekten memnun olduðum Hâmid Kýlýç Bey'in bir toplantýya katýlmasý dolayýsiyle, Yardýmcýlarýndan Bafra'nýn meseleleri ve geleceðe aid projeleri üzerinde bilgiler aldýk...
Cuma Namazý'ný, Bafra'nýn tarihî bakýmdan en eski camilerinden olan ve Köprülü Mehmed Paþa zamanýnda yaptýrýldýðý bildirilen 350 yýllýk câmide namaz kýldýk... Cemaat, câmi dýþýna kadar taþmýþtý. Ancak, hemen ekleyeyim ki, dýþ yapýsý itibariyle sâde ve güzel olan bu câmiin iç duvarlarýnýn son derece zevksiz ve sâdeliði boðan basit boyamalarla doldurulmuþ olmasýnýn, ilgili makamlarca gözden geçirilmesi gerekir diye düþünüyorum. Bu konu hatýrlatýldýðýnda hemen, Anýtlar Yüksek Kurulu'nun izni hatýrlatýlýyor. Hâlbuki bu zevksiz ve geliþi-güzel boyamalarýn tarihî bir özelliði olmadýðý ve Anýtlar Kurulu'nu ilgilendirmeyeceði açýktýr.
*
Namazdan sonra, Yavuz Selim Vakfý'nýn merkezine gittik.
Birkaç katlý ve oldukça büyük binasýnda 20-25 kadar arkadaþla sohbet esnâsýnda bu vakfýn çalýþmalarý hakkýnda bilgi aldýk. Verilen bilgilerden anlaþýldýðýna göre, bu vakýf, þu anda, geçmiþteki faal ve etkin çalýþmalarýndan epeyce mahrum, faaliyetler neredeyse sýfýrlanmýþ, âtýl vaziyette... Geçmiþte yüzlerce çocuða yurt imkânlarý da sunan bu vakfýn ve benzerlerinin, '15 Temmuz 2016 Darbe Ýhaneti'nin ortaya çýkardýðý bir takým tereddütler dolayýsýyla, âtýl vaziyete düþürülmesi, hoþ olmayan ve hayýr çalýþmalarýný köstekleyen bir yanlýþlýk... Þimdi artýk, KYK (Kredi Yurtlar Kurumu) öðrencilere yurt imkâný da imkânlar sunuyormuþ... Hele de öðrencilere yurt temin ve tahsis etmek gibi hedefleri de olan vakýflarýn bu özelliklerinin atâlete sürüklenmemesi gerekir.
*
Akþam, Samsun'a döndük ve Yüksel'in Canik mýntýkasýndaki evinde gece yarýlarýna kadar, çayla renklenen sohbetler oldu.
Cumartesi günü, anne-babamýn ve diðer yakýnlarýmýn mezarlarýný ziyaret ettikten sonra, Samsun-Ankara yolu üzerine, 45'inci km.'de bulunan, doðup büyüdüðüm Kavak ilçesine ve bu ilçeye 3-4 km. uzaktaki Muradbeyli köyüne uðrayýp eski dostlarý ziyaretle, karþýlýklý nisyana (unutulmuþluða) uðramýþ olanlarla geçmiþi yâd'eyledik...
Geçmiþte, Samsun'un en yoksul ilçelerinden sayýlan Kavak, þimdi Samsun'un sanayi bölgesine dönüþüyor...
*
23 Mayýs öðleden sonra, Samsun BÞ. Belediye Baþkaný Mustafa Demir Bey'i ziyaret ettik, Av. Mustafa ve yeðenim Av. Sümeyye Uyar'la birlikte... Mustafa Demir Bey, -benim mecburen yurt dýþýnda olduðum yýllarda, merhûm kardeþim Kadir'in etrafýnda toplanan gençlik grubundan imiþ, 30-35 yýl öncelerde...
Mustafa Demir'den, Samsun'un mes'eleleri etrafýndaki görüþlerini dinledik, 45 dakika kadar... Görebildiðimiz bazý noktalarý ilettik...
'19 Mayýs Þenlikleri'nin halkýn genel ahlâkî ölçüleri açýsýndan kabul edilemezliði ve Samsun'a yakýþmadýðý yönündeki þikâyetler üzerinde de duruldu...
*
Ve 24 Mayýs sabahý, Av. Mustafa ile, Sinop'a geçtik... Sinop þehri bir emekliler diyarý... Ve de, Tekel'in faal olduðu bir yer!!!
'Mapusâne'si ve kalesiyle meþhur küçük ve sessiz bir il merkesi olan Sinop'ta, bazý dostlarla buluþup, Ayancýk yolu üzerindeki bir yaz evinde kahvaltý yaptýktan sonra, yol üzerinde, pirinç ekimi konusunda epeyce ilerlemiþ olan þirin Duraðan ilçesi üzerinden 70 km. kadar güneydeki Boyâbâd'a gittik. Orada bizi bekleyen Av. Hasan Tosunoðlu kardeþimizle hem Boyâbâd'ýn sosyo-politik ve ekonomik mes'eleleri üzerine uzuun sohbetlerimiz oldu; hem de, son derece muhteþem ve bir kartal yuvasýný andýran kalesi çevresinde gezindik, 2 saat kadar..
*
Akþam karanlýðý basarken, 70 km. kadar batýdaki ve ünlü Sadrâzam Köprülü Mehmed Paþa'nýn þehri Vezirköprü'ye geçtik..
Vezirköprü'ye vardýðýmýzda, saat 22.30'u bulmuþtu. Oradaki gönül insanlarýndan Ýsmail Bey ile, Bedesten olarak anýlan mekânda, gece saat 01.00'e kadar çaylar içilerek yapýlan uzuuun ama, yorucu olmayan sohbetten sonra, Havza ve Kavak ilçeleri üzerinden 90 km. kuzeydeki Samsun'a ve ertesi sabah da Ýstanbul'a dönüþ..
*
