Bize Atatürkçülük yaftasý yapýþtýranlar niye rahatsýz?

AK Parti ilginç bir saldýrýyla karþý karþýya bulunuyor.

Hem durduk yerde AK Parti’ye “Atatürkçülük” yaftasý asýyorlar, hem de AK Parti’nin asla Atatürkçü olamayacaðýný söylüyorlar.

Adam karþýmýza geçmiþ, küstah ve sorgulayýcý bir dille bizim nasýl Atatürkçü olamayacaðýmýzý savunup duruyor!

Bir de suçlayýp duruyor!

Karþýsýnda sanki sanýk sandalyesinde oturan biri var ve kendisi de yargýç!

Bu ne hadsizlik ya!

Kendilerini Atatürkçü, baþkalarýný da “Atatürk düþmaný” diye suçlayanlarýn, dahasý Atatürk üzerinden kendilerinden farklý düþünen herkese sopa sallayanlarýn küstahlýðý fena halde rahatsýz edici.

Atatürkçü olabilmek için þartlar ileri sürüyorlar.

Kendilerince ideolojik bir çerçeve koyuyorlar.

Sonra kalkýp kibirli ve küstah bir dille sorgulamaya ve suçlamaya kalkýþýyorlar.

Beyler haddinizi bilin lütfen!

Anladýk demokrat olamayacaksýnýz bir türlü, bari edepli ve saygýlý olun!

Bu beylere göre güya biz üç-beþ oy uðruna Atatürk’e sarýlýyormuþuz ve Atatürkçülük taslýyormuþuz!

Yok öyle bir þey!

Bizim Gazi Mustafa Kemal Atatürk’le bir sorunumuz yok.

Lakin herkes bilsin ki; hâlâ cemaatler ve dini hassasiyetler denince tüyleri diken diken olan, hâlâ Recep Peker’in Fransýz Jakobenlerine/giyotincilerine taþ çýkartan laikçiliðini baþ tacý edenlerin demokrasiden ve milletin deðerlerinden uzak Atatürkçülük anlayýþýna karþýyýz.

Bu topraklara ve bu milletin deðerlerine uygun kapsayýcý millet tarifi yerine Fransýz tipi ulusçu anlayýþlarý ikame etmeye çalýþan ve dolayýsýyla anasýr-ý Ýslâm arasýna fitne salmaya çalýþanlarýn Atatürkçülük anlayýþýna karþýyýz.

Gazi Mustafa Kemal’in anasýr- Ýslâm ve Ýslâm milleti tanýmlamasýný nedense “Atatürkçü düþünce sistematiði”nin dýþýna çýkartanlarýn, Atatürk’ün Kuvay-ý Milliye dönemindeki düþüncelerini adeta aforoz edenlerin Cumhuriyet döneminde formüle edilen “Türk milleti” tanýmlamasýný etnik milliyetçiliðe/ulusçuluða dönüþtürerek Atatürk’e nasýl haksýzlýk ettiklerini söylemeye gerek yok.

Atatürk’ü ayrýþtýrarak sahiplenenlerin, yetmezmiþ gibi Atatürk’ü kendi ideolojik yorumlarýna kurban edenlerin, Atatürk gibi pragmatik bir eylem adamýný CHP’nin “6 Ok”u içine hapsederek Kemalist ideoloji adý altýnda marjinalleþtirenlerin Atatürkçülük anlayýþlarý bence sorgulanmayý ziyadesiyle hak ediyor.

Atatürk, bu tür Atatürkçülerin elinde rehin durumda.

Atatürk’ü, kendileri gibi siyaseten etkisiz ve itibarsýz kýlmaya çalýþanlarýn elinden kurtarýp ortak deðer haline dönüþtürmek bence gerçek Atatürkseverlerin iþi olmalý.

Atatürk, CHP’nin o anti-demokratik ve anakronik 6 ok zihniyetinin içine hapsedilerek marjinalleþtirilmiþ ve dahasý yanlýþ deðerlendirmelere kurban edilmiþ bir liderdir.

Ha yeri gelmiþken belirteyim: Atatürk üzerinden taktik gereði oy alýp iktidara gelmek mümkün olsaydý CHP hiç iktidardan düþmez veya düþtüðünde tekrar iktidar olurdu.

Kim Atatürkçü kim deðil tartýþmasýný bu zeminde yürütenler, Atatürk’ü bir ayrýþma ve çatýþma figürüne dönüþtürerek hem kendi siyasi yetmezliklerini ve itibarsýzlýklarýný örtmeye çalýþýyorlar, hem de Atatürk’ü kendi konumlarý üzerinden haksýz bir tartýþmanýn nesnesi haline dönüþtürüyorlar.

Beyler aklýnýzý baþýnýza alýn.

Atatürk’e ne çok kötülük ettiðinizi görün artýk.

***

Atatürkçülük, topluma devlet marifetiyle dayatýlacak bir ideoloji deðildir.

Bir yaþam tarzý deðildir.

Toplumun farklý düþünen kesimlerine karþý kullanýlacak bir sopa politikasý hiç deðildir.

Herkes Atatürk’ü sevmek mecburiyetinde deðildir.

Atatürk’ü sevmeyi veya sizin anlayýþýnýzdaki bir Atatürkçülüðü “anayasal mecburiyet” haline dönüþtürmeyi istemeniz demokratlýkla zinhar baðdaþmaz.

Hiç kimsenin Atatürk’e hakaret etmeye hakký yok.

Lakin hiç kimsenin Atatürk üzerinden baþkalarýna hakaret etme hakký da yok.

“Beyaz efendi!” rolüyle tepeden bakýp sopa göstermeye de hakký yok.

Atatürk-Atatürkçülük üzerinden “makbul vatandaþ” tanýmý yaparsak demokrasiyi katletmiþ oluruz.

Hem “aklýn özgürleþtirilmesi”nden dem vuracaksýnýz, hem de aklý ideolojik bir dogmaya esir edeceksiniz, olacak þey deðil!

Hem “sorgulayan bir nesil” isteyeceksiniz, hem de kendi sorunlu Atatürkçülük anlayýþýnýz üzerinden sorgulamadan muaf bir ideoloji dayatmaya kalkýþacaksýnýz, e pes vallahi!

Ýnsan en baþta kendisiyle çeliþmez deðil mi?

Bari kendinizle çeliþmeyin dediðimiz için umarým bizi “Atatürk düþmaný” ilan etme yoluna gitmezsiniz.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün adýný bilmem kaç kez andýðýmýz için rahatsýzlýk duymanýz doðrusu savrulduðunuz patolojiyi ve bundan kaynaklý hazýmsýzlýðý gösteriyor.

Bilesiniz ki biz; ne sizin gibi Atatürkçüyüz, ne de baþkalarý gibi Atatürk karþýtýyýz.