Taraftar birbiriyle transferde de yarışır. Bu duygusal yaklaşımı pek yadırgamam. Yarış yarıştır.
Ancak bu tür bir yarışa kulüpleri yönetenler kendilerini kaptırırlarsa, transferi asıl amacı dışına düşürerek, kulüplerinin başına uzun süreli onulmaz dertler açabiliyorlar.
Transferde temel amaç, ihtiyacın ve oyuncu seçiminin doğru saptanması olmalı.
Sivok, Demba Ba ve Atınç Beşiktaş’tan ayrıldılar.
Sivok son iki yılının yarısını ‘sakatlıkta’ geçirmişti! Ona uzun süreli güvenmek artık olanaksızdı.
Atınç, 5 milyon avro gibi bir getiri sağladı kulübe! Futbol değerine bakarsanız, onun yerine ‘paranın’ tercih edilmesi yerindeydi.
Demba Ba da 13 milyon avroluk parasal katkısı için son derece doğru bir satışla gönderildi.
18 milyonluk girdi, transferdeki amaca yönelik yolları da açmıştı.
Sivok’un yerine Rodolpho geldi. Atınç’ın işini yapmaya Miloseviç yeter. E Demba Ba’yı da Gomez aratmayacak...
Serdar ile Motta (İsmail de sık sık uzun süreli sakatlandığı için) yedeksizlerdi. Onlarla kafa kafaya rekabete girecek ve gerektiğinde onların orta alanda kullanılmalarını sağlayacak Beck ile Tosiç alındı!
Olcay ile Gökhan’ın bir nedenle olmadıklarında yedekleri tek adam Kerim’di. Ona ortak olarak ünü dünyaya yaygın Quaresma geldi. Bu adam ünü oranında yararlı biri olmasa da yaratacağı rekabetle kendine de Olcay, Gökhan ve Kerim’e de itici güç olacaktır. Fiyatı da sudan ucuz sayılabilir.
Hepsi yerli yerinde oldu transferlerin. Ancak beklenmedik bir başka ihtiyaç baş gösterdi!
Veli iyileşmemişken, onun yerini alacak Tolgay da uzun süreli sakatlandı. Sakatlığın bir tek iyi yanı, zamanıydı. Transfer ayındaydık ve çözüm arayacak vakit vardı.
Bu açığı ya Oğuzhan, Necip, ya da Serdar ve Motta ile kapayabilir Beşiktaş!
Oğuzhan çok yumuşak, Necip fazla sert o görev için. Ve ikisinin de adaleleri ağır yüke gelmiyor. Onlar ancak üç cephedeki maraton için rotasyon güçleri olabilirler. Serdar ve Motta denemeleri iyi sonuç vermedi... Kim bilir, ileride belki!
Yani ille de bir Atiba ortağı gerek orta alana. Onu mutlaka bulmalı Beşiktaş... Hem gün gelecek, Atiba da olmayabilecek.
Her şeyi yalnızca Güneş’in ‘mevcudu daha iyi verime yükseltme becerisine’ bağlamamalı. Bazen hoca ne yaparsa yapsın, adamın doğasında yok ise futbolcu daha verimli olamıyor.
Ve... Güneş idmanları durdurarak ve maç sonralarında topluma seslenirken bir dolu düzeltilmesi gereken yanlış ve eksiklikten söz ediyor. Dedikleri gösteriyor ki henüz bireysel ve takımca kazanılacak daha çok şey var.
Ligin gelip kapıya dayanmasına karşın...
