BM Genel Kurulu’nun bu yýlki açýlýþý siyasi tarih kitaplarýnda bir dönüm noktasý olarak yazýlacak. Sebebi ABD’nin bir süredir uyguladýðý tek taraflý politikalarý resmiyete dökmesi. ABD dünya ile köprüleri atmýþtýr. Trump’ýn dünyanýn geri kalanýna rest çeken mesajlarýný þöyle özetleyebiliriz:
- “Zenginliðimizi yaðmalatmayacaðýz” dedi. Ticaret savaþlarý artarak devam edecek.
- BM Ýnsan Haklarý Konseyi’nden çekileceðini ve Uluslararasý Ceza Mahkemesi’ne desteðini keseceðini açýkladý. Uluslararasý hukuku ve kurumlarý tanýmayacak.
- Küresel göç sözleþmesine katýlmayacaðýný söyledi. Dünyada artýk sorumluluk almayacak.
- Küreselleþme ideolojisini reddettiðini belirtti. Korumacý ekonomi ve ulus devleti ön plana çýkaracak.
Bu egoist tavýr kaotik dünya düzeninde tansiyonun daha fazla yükselmesine neden olacak.
Ancak konumuz bu deðil. Cumhurbaþkaný Erdoðan BM Genel Kurulu’nda Trump’ýn ardýndan bir konuþma yaptý. Erdoðan yýllardýr dile getirdiði “Dünya 5’ten büyüktür” gibi gerçeklerin artýk daha fazla taraftar bulmasýnýn getirdiði özgüvenle konuþtu. BM yapýsýnda reform çaðrýsýný yineledi. Adalet vurgusu dünyada kaos isteyenlere verilmiþ bir yanýt gibiydi.
Erdoðan konuþmasýnda FETÖ’ye de deðindi. Ancak vurgusunda geçmiþ yýllara oranla farklý bir ton vardý.
Erdoðan’ýn 2016 yýlýnda, 15 Temmuz darbe giriþiminin ardýndan BM Genel Kurulu’nda yaptýðý konuþmayý inceledim. Burada FETÖ tehlikesinin tüm dünya için geçerli olduðunu vurgulamýþtý. 2017 yýlýndaki konuþmasýnda da Türkiye’nin FETÖ ile mücadelesindeki kararlýlýðýna iþaret etmiþti.
Bu kez farklý olan Erdoðan’ýn tüm dünyanýn gözleri önünde FETÖ’nün arkasýndaki güçle ilgili açýk adres vermesiydi. Erdoðan FETÖ’nün ABD’den 160 ülkeye terör ihraç ettiðini söyledi. Örgütün ABD tarafýndan fonlandýðýný açýkça vurguladý. “FETÖ’nün sadece charter okullar aracýlýðýyla devlet bütçesinden yýlda aldýðý para 763 milyon dolardýr” dedi.
Bu mesajýn BM kürsüsünden verilmesi önemlidir. Bu FETÖ tehlikesinin hala farkýna varmayan ülkelere açýk bir mesajdýr. FETÖ ABD istihbaratýnýn Truva atýdýr. FETÖ’yü ülkesinde barýndýran herkesin ABD müdahalesiyle karþýlaþmasý mukadderdir.
Ýran geçtiðimiz günlerde Ahvaz’daki bir askeri geçit törenine düzenlenen saldýrý ile sarsýldý. Tahran Suudi yönetimini, Birleþik Arap Emirliklerini, ABD ve Ýsrail’i suçladý. Ýran’ýn faili dýþarýda aramasý doðal. Terör örgütlerinin asimetrik bir araç olarak kullanýldýðý sýr deðil. Ancak terörle topyekun mücadele için önce herkesin kendi evinin önünü temizlemesi gerekir. Misal.. Türkiye terör örgütü PKK’nýn elebaþlarýna yönelik nokta operasyonlar düzenliyor. Bunun son örneði Sincar’da yaþandý. KCK Yürütme Konseyi üyesi Mam Zeki Þengali baþarýlý bir istihbarat operasyonuyla öldürüldü. Þengali öldürülünce Karayýlan gibi diðer isimler ne yaptý? Kimi Ýran tarafýna geçti. Bazý iddialara göre Ýran tarafýndaki karakollara sýðýnanlar bile oldu. Türkiye Ýran’la PKK konusunda ne zaman masaya otursa Tahran “Bütün meseleleri bir arada ele alalým” diyor. Yani “PKK ile ortak mücadeleyi yapalým ama önce Suriye’de anlaþalým” istiyor. Tavýr bu olunca terörle mücadelede ortak adým atýlamýyor. Umalým da Ahvaz’daki saldýrý Ýran için ders olsun. Bu bölge tüm terör örgütleriyle etkin ve samimi bir þekilde mücadele edildiðinde huzura kavuþacak.
