Birleþmiþ Milletler Güvenlik Konseyi, 5 Aðustos’ta Kuzey Kore’ye oy birliði ile yaptýrým kararý aldý. Buna göre K. Kore’nin ihracat gelirlerinin üçte biri oranýnda azalmasý öngörüldü. Yaptýrým K. Kore’yi fazla etkilememiþ olmalý ki, bu karar sonrasýnda Japonya’ya doðru yeni bir füze gönderdi.
BMGK’nin aldýðý kararýn siyasi aðýrlýðý bulunmakla birlikte, yaptýrýmýn hayata geçmesini saðlayacak bir mekanizma bulunmuyor. K. Kore tüm yasaklara raðmen kömür, demir ya da kurþunu pekala baþka ülkelere, baþka þirketlere satabilir. Belki fiyat kýrar, yasa dýþý yollardan satar, ama sonuçta kime ne sattýðýný denetleyecek bir yapý bulunmadýðýndan alýnan karar kaðýt üzerinde kalýr. Ayrýca, K. Kore’nin en önemli ticaret ortaðý Çin olduðundan denetleme mekanizmasý olsa bile bu ülkeyi denetleyebilecek cesaretin gösterileceði de düþünülemez.
Söz konusu çýkmaz yüzünden midir bilinmez, ayný BMGK bu karardan bir hafta geçmeden, 11 Aðustos’ta K. Kore ile ABD arasýndaki anlaþmazlýðýn diplomasi yoluyla çözülmesi çaðýrýsýnda bulundu.
Alýnýp uygulanamayan kararlar
BMGK’nin taraflarý diplomasiye davet etmesi, pek isabetli bir karar olmuþ. Sanki Trump ve Kim Jonk Un diplomasinin ne zaman kullanýlacaðýný bilmiyor. Ayrýca önce yaptýrým kararý alýp sonra diplomasiye davet etmek K. Kore nezdinde BM’nin dikkate alýnmasýný saðlamaz gibi gözüküyor. Kim bilir belki BM, yaptýrýmlarý K. Kore’ye, diplomasiyi de ABD’ye sunmuþtur. Tabi bu diplomatik görüþme önerisini ABD’ye yöneltirken muhtemelen Çin iþaret edilmiþtir.
Kuzey Kore ve hatta ABD’nin BMGK kararýný dikkate alma ihtiyaçlarý yok; onlar bu gerilimden memnun. Üstelik BM ne karar alýrsa alsýn taraflar bildiðini okuyacak.
BMGK’nun yaþam hakký gibi en temel insan haklarýna ve uluslararasý hukuka uymalarý konusunda bunlarý ihlal eden ülkelere yönelik çok sayýda kararý var; bu akademik olarak büyük bir zenginlik yaratýyor. Ancak bu kararlar neyin engellenmesini saðlamýþ diye bakýldýðýnda, sonuç bulmak zor oluyor.
Ýsrail’in 1967 sýnýrlarýna dönmediði, Irak ile Ýran’ýn on yýl savaþmaktan caydýrýlamadýðý, Balkanlar’daki savaþýn binlerce insan öldükten sonra durdurulduðu, Kýrým’ýn Rusya’ya baðlanmasýna engel olunamadýðý gibi çok örnek bulmak mümkün.
Myanmar’ý kýnama kararý
BMGK’nin Myanmar kararý da, diðerlerinden farklý deðil. BMGK toplandý ve 15 devletin ortak kararý, geliþmelerden “kaygý” duyulduðu ve Myanmar’ýn kýnanmasý þeklinde oldu.
Kýnama, sokak tabiriyle “çok ayýp ettin” anlamýna gelir. Ülkenin ordusu Arakan bölgesindeki ve vatandaþ olarak kabul etmediði Müslümanlara ateþ açýyor, binlerce kiþi hayatýný kaybediyor; 18 binden fazla insan Bangladeþ sýnýrýna dayanýyor; BM ise kýnýyor. Katliamýn gerekçesi, Arakanlý Müslümanlarýn Myanmar güvenlik güçlerine karþý tedhiþ eylemleri yapmalarý. Oysa mesele daha derinde. 2012’de yaþanan bir olay sonrasý Budistlerle Müslümanlar arasýndaki gerilim patlamýþ ve devlet Müslümanlarýn öldürülmesi ya da sürülmesi yoluyla bertaraf edilmesine karar vermiþti.
BMGK kýnama yerine yaptýrým kararý alsaydý ne olacaktý ki? Myanmar’ýn da hamisi Çin.
BMGK’nin günümüzde sadece büyük güçler arasýndaki dengeyi korumaya hizmet ettiðini, aralarýndaki keskin rekabeti baþka halklar ve devletler üzerinden yürütmenin mekanizmalarýný tesis ettiðini görüp, en azýndan kendi aralarýnda çýkacak savaþý engelliyor demek ve fazlasýný beklememek gerekiyor. Ancak bu durum, yeni bir yapýlanmaya olan ihtiyacý her geçen gün daha fazla ortaya koyuyor. Zira hem dünya 5’ten büyük, hem de bu gidiþle en büyükler büyüklüklerini korumakta daha fazla zorlanacaklar.