Türkiye, belediye hizmetinin ne demek olduðunu doksanlý yýllarda Refahlý baþkanlar seçilince görmeye baþladý. Hele devasa problemleri bulunan ve çok sayýda devletten daha büyük olan Ýstanbul’da doksanlý yýllardan bu yana destansý hizmetler verildi/veriliyor.
Kamuoyu Tayyip beyi gerçek manada Ýstanbul’un devasa sorunlarýyla yaptýðý mücadele ve belediye hizmetlerine getirdiði yeni anlayýþ ile tanýmýþtýr.
AK Parti’nin dört dönemdir iktidar olmasý ve kurucusunun cumhurbaþkaný seçilmesinin temelinde de Ýstanbul’da verilen baþarýlý hizmetler yatmaktadýr.
***
Hizmetler sadece alt yapý, temizlik, ulaþým, park bahçeler gibi fiziki hizmetlerden ibaret olmamýþtýr.
Kültürel hizmetler baðlamýnda da belediyeler göz dolduran faaliyetlere imza atmýþlardýr/atýyorlar.
Ýstanbullular da her seçim onlarý iþbaþýna getirerek hizmetlerin devamýný talep etme iradesi göstermiþtir.
***
Tabii ki hizmeti tek baþýna büyükþehir belediyesi yapmamýþtýr. Ýlçe belediye baþkanlarý da orijinal hizmetlerle kendilerini kabul ettirmiþlerdir. Feyzullan Kýyýklýk gibi Hüseyin Bürge gibi, Erol Kaya ve Ýdris Güllüce gibi nice ilçe belediye baþkaný da hakiki manada destan yazmýþlardýr.
Bugün de Hasan Can gibi, Tevfik Göksu gibi, Fazlý Kýlýç ve Hilmi Türkmen gibi orijinal hizmetlerle vatandaþa hizmet eden baþkanlar Tayyip beyden ve seleflerinden devraldýklarý o misyonu sürdürüyorlar.
Bütün bunlarý hatýrlatmama baþarýlarýna baþarý katan bu belediyelerden birinin yeni kültür hizmetini görmem vesile oldu.
***
Açýlýþýna katýlamadýðým ve üçüncüsü tertip edilen Sahaf Festivali’ni görmek için Cuma günü Üsküdar’a gittim.
Üsküdar Sahaf Festivali ilçe belediyesinin tertip ettiði bir etkinlik. Üsküdar sahilinde kurulan büyük iki çadýr ile 70 sahafý (kitapçýyý) misafir eden festival, gerçekten boðaz kokusunun kitap kokusuna karýþtýðý bir güzellik yaþatýyor insana.
Sahile iniyorsunuz boðazýn o eþsiz güzelliði sizi büyülüyor. Festival çadýrýna giriyorsunuz bir baþka büyülü havayý teneffüs etmenin zevkini tadýyorsunuz.
Saðlý sollu 70 sahaf.
***
Geziyorsunuz, nadir bulunan, artýk baskýsý olmayan ya da yeni baskýlarýna göre daha kaliteli binlerce kitap görüyorsunuz.
Osmanlý dönemi dâhil, Cumhuriyet’ten bugüne kimi eski gazete ve dergi nüshalarýyla karþýlaþýyorsunuz. Ýlginçtir sahafýn birinde teþhir edilen Cumhuriyet dönemine ait Osmanlýca 1340 (1924) tarihli haftalýk bir gazetenin Musul meselesini manþete taþýdýðýný gördüm. Gazete Musul konusunda Ýngilizlerin oyununa dikkat çekiyordu!
Sadece kitap dergi gazete deðil festivalde eski plaklarý sergileyen sahaflar da var. Dahasý nostaljik fotoðraflara ve sinema afiþlerine de rastlýyorsunuz festivalde.
Sahaflarý gezerken 43 nolu sahafta kültür ve medeniyet tarihçisi dostum Dursun Gürlek’i kitaplarýn arasýnda kaybolmuþ vaziyette buldum.
Sonra Siirt günleri için gelmiþ vali yardýmcýsýnýn baþkanlýk ettiði bir heyetle karþýlaþtýk. Akþama kadar festivalde boðaz kokusuyla birlikte kitap kokusunu teneffüs ettik.
***
Bir þey ikinci kez dikkatimi çekti festivalin ziyaretçilerinin ezici çoðunluðu genç kýzlardan ve hanýmlardan oluþuyordu. Buna muhafazakar camianýn tertip ettiði diðer kitap fuarlarýnda da þahid olmuþtum.
Bu manzara bende muhafazakar camiada kültür ve sanatýn hanýmlarýn elinde yükseleceði izlenimi býraktý.
Hülasa bu güzel festival için ben Üsküdar Belediyesi’ni tebrik ediyorum. Baþta baþkan Hilmi Türkmen kardeþim olmak üzere emeði geçen herkese toplum olarak þükran borçlu olduðumuzu düþünüyorum.
Üsküdar’a yakýþmýþ.