Kürtler’in yaþadýðý coðrafyanýn siyasi ve fiziki olarak bölünmesi fikri yeni deðil. Ýran yýllardýr ve özellikle de, Körfez Savaþlarý’ndan sonra, Kuzey Irak’ta fiili olarak iþleyen özel statüyü (kendi çýkarlarýna uygun düþmeyen bir statü), Kürt baðýmsýzlýðýnýn önünü açacak bir geliþme olarak gördü.
Süleymaniye Ýran’ýn YNK üstünde kullandýðý siyasi nüfusu nedeniyle, 2006 yýlýna kadar Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne raðmen özerk bir yönetim ve farklý bir meclisle yönetildi. Bu siyasi bölünme, ABD’nin ve Mesut Barzani’nin ýsrarcý ve kararlý tutumu nedeniyle 2006 yýlýnda sona erdi.
KDP ve YNK, kendi aralarýnda yaþadýklarý sorunlarý önemli oranda normalleþtirip, çözdüler. Ama þimdi, sadece Süleymaniye deðil, KBY’nin siyasi sýnýrlarý içinde yer alan þehirler ve bölgelerde, Kandil, Kanton yönetimine geçilmesini savunuyor.
DAÝÞ’e karþý mücadele ve DAÝÞ’in Irak’ta yürüttüðü askeri operasyonlar, dengeleri alt üst etti.
PKK, Þengal’de, bir meclis oluþturdu. Meclis’ in bir çeþit Kanton yönetimi var, askeri bir gücü var. Ama bu fiili durum, çok geçmeden, KBY’nin sert açýklamalar yapmasýna yol açtý. Þengal meclis baþkaný, Mesut Barzani’nin emriyle tutuklandý. Þengal, Irak merkezi hükümetinin sýnýrlarý içinde yer alsa da, burasý Ezidi Kürtler’in yaþadýðý bir bölge. DAÝÞ’in katliam giriþimleri, çok sayýda Ezidi’nin toplu olarak hayatýný kaybetmesine yol açtý. Ýnsansýz bir bölgeye dönüþtü Þengal.
KBY, Þengali Kürdistan’ýn bir parçasý olarak görüyor. Gerçekte bu.
Ama þimdi, hem Irak Anayasasý’nýn, hem KBY Anayasasý’nýn, fiili olarak ihlal edilmesi söz konusu: Þengal Meclisi veya Kantonu.
Yoruma mahal yok, PKK bu bölgeyi Kanton ilan edince, aslýnda, Kandil ve Zap’la beraber, PKK’nin kontrolündeki fiili Kanton sayýsý Irak’ta üçe çýkmýþ oldu. Duran Kalkan’ýn açýklamalarý ise, “ Kürdistan’da kantonlaþma siyasetinin devam edeceðini gösteriyor. Kalkan, bu coðrafyada yaþayan halklarýn ayný dili bile konuþmadýklarýný, aralarýnda büyük farklýlýklar bulunduðunu ifade etti, ve artýk Erbil Merkezi Hükümeti’nin, bu þehirleri yönetmesinin mümkün olmadýðýný söyledi.
Bu söylem, Türkiye’de inkar yýllarýnda dilden dile dolaþan söyleme çok benziyor: Kürtler’e dillerini konuþma hakký verelim de, onlar farklý lehçede konuþuyor ve kendi aralarýnda anlaþamýyorlar ki!
Kalkan, anlaþýlan Kürtler’in Kuzey Irak’ta kendi aralarýnda anlaþamadýðýna inanýyor. Ama dil, Kürdistan Federal Bölgesi’nin inþasýnda, bilindiði gibi hiçbir zaman engel deðildi ve olmadý.
Bir Ýran jeostratesiyle, Kürdistan’ý kantonlara bölüp zayýflatma stratejisiyle karþý karþýya olduðumuz açýk. Büyük bir oyunun, Kürtler’i ta ciðerlerinden vuracak bir oyunun ilk sahnesiyle karþý karþýyayýz. Mesut Barzani ve partisini Türkiye ile kurduðu dostluk iliþkileri nedeniyle cezalandýrmak istiyorlar.
Baþkanlýk tartýþmalarý, Mesut Barzani’nin dýþýnda bir aday olmadýðý için, Türkiye’deki tartýþmalarý aratmayacak düzeye geldi. Erdoðan baþkan olacaksa, baþkanlýk sistemine hayýr diyenler, ayný þeyi Erbil’de söylüyorlar: Mesut Barzani baþkan olacaksa, Erbil yönetimine hayýr!
Peki ne olsun? Süleymaniye’den Zaho’ya kadar kanton olsun. Kürtler’in yüzyýl sonra yakaladýðý birlik fýrsatý, kaybolsun, yýkýlsýn! Böyle bir siyasi proje sanýrým, Sykýs-Pico’nun bile aklýna gelmemiþti.
Ama Ýran ve “Kürt-Þii”ittifaký kurmak isteyenlerin aklýna geliyor. KDP ve Barzanileri zor zamanlar bekliyor, iyice kuþatýldýlar.
7 Haziran seçimleri, bu kuþatmanýn da kaderini belirleyecek kadar büyük bir öneme sahip. Demokrasi için kantonlar deyip bir ülkeyi bölmek, üst akýlýn da üst akýlý olsa gerek.