Tanýmam etmem... Araþtýrmacý gazeteciymiþ... Geçenlerde, baþýma musallat olan bazý sosyal medya kullanýcýlarýnýn merakýna tercüman olurken, “araþtýrmacý-gazeteci” diye geçinen bu þahsý da bahis mevzuu etmiþim...
Doðrudur, etmiþimdir.
Ýsmini daha önce duymadýðým için, bu yazýda da açýk etmeyeceðim. Ýsmiyle anmaya deðer biri olduðunu düþünmüyorum. CHP’li bir gazeteciymiþ. CHP’nin içine düþtüðü durumla ilgili bir de kitap yazmýþ. Kendince “belgeler” konuþturan ve “ben bilirim” havalarýnda ortalarda dolaþan boþ beleþ bir zat.
Bir þey bildiði yok aslýnda.
Sallýyor.
Hani insan sallar da, sallamalarýnýn bir mesnedi olur.
Bu, mesnetsizce sallýyor...
Sallamalarýndan yeni “sallamalar” çýkarýyor.
Kendi uydurmasý olan “bilgiler” böylece, zincirleme uzayýp gidiyor. Okuduðunuzda, “Hangi birini düzelteyim birader?” deyip, panik oluyorsunuz. Azýcýk doðruya yakýn þeyler söylese, düzeltme imkânýnýz olacak. Dolayýsýyla, söylediði hiçbir þeyi düzeltemiyorsunuz. Öyle, çaresizce bakýp duruyorsunuz.
Ýsminin önünde “araþtýrmacý-gazeteci” ibaresi var ama bugüne kadar gördüðüm en cahil, en özensiz, en dikkatsiz, en zavallý gazeteci... Daha doðrusu, “gazeteci karikatürü...”
Bir FETÖ kuruluþu olan Gazeteciler ve Yazarlar Vakfý’ndan ödül aldýðýmý iddia etmiþti... Daha doðrusu, sallamýþtý.
Niçin buna tamah ediyor?
Niçin sallýyor?
Olmayan ödülü aldýðým için FETÖ’ye karþý kýrýlgan olduðumu mu söylemeye çalýþýyor?
Bunu yapýyor ama FETÖ bir “suç örgütü” olarak tescil edildikten sonra elinde “tape” ve “illegal kayýt”la dolaþan siyasetçiler bahsine hiç girmiyor.
Girse, bir bölümü dava arkadaþý olan hakiki “kýrýlganlarla” karþýlaþacak.
Bu iþlerden nedense (neden acaba?) uzak duruyor.
Daha önce de gerekli düzeltmeyi yapmýþtým ama bir kulaðýndan girip öbür kulaðýndan çýkmýþ...
Bugüne kadar Gazeteciler ve Yazarlar Vakfý’ndan herhangi bir ödül almadým.
Sadece ödül mü?
Hiçbir davetlerine icabet etmedim.
Hiçbir toplantýlarýna katýlmadým.
Hiçbir etkinliklerinde boy göstermedim.
Eleman, “Gazeteciler ve Yazarlar Vakfý”yla, “Türkiye Yazarlar Birliði”ni karýþtýrdýðý için, durumu “tavzih” eden bir not yazmýþ, þu tavsiyede bulunmuþtum:
Fetullahçýlarýn “Yazarlar Birliði” diye bir kuruluþu yok evlat... Böyle bir kuruluþlarý hiç olmadý. “Gazeteciler ve Yazarlar Vakfý”yla karýþtýrýyorsun.
Birtakým ödüller aldým, evet.
Bu çerçevede Yazarlar Birliði’nin “Yýlýn Köþe Yazarý” ödülünü de aldým...
Para almadým, hayýr... Sadece plaket aldým.
Madem bu ülkede “gazetecilik-yazarlýk” yapacaksýn, önce meslekî tecessüsünü geliþtir, “kim, kimdir?” öðren, sonra pislik atmaya kalkýþ!
Eleman, bu “uyarým” üzerine, güya sosyal medya hesabýndan bazý “düzeltmeler” (!) yapmýþ.
Bu kez, merkezi Ankara’da bulunan Türkiye Yazarlar Birliði’nin adýný “Türkiye Yazarlar Vakfý” olarak deðiþtirmiþ.
Birkaç kez böyle yazdýktan sonra “Yazarlar Birliði”nde karar kýlmýþ.
Bir yanlýþ yazýyor, bir doðru yazýyor.
Bunu yaparken de Türkçenin canýna okuyor. Tepeden týrnaða özensizlik...
Mesele neymiþ, biliyor musunuz?
Ben “Yýlýn Köþe Yazarý” ödülünü 1997 yýlýnda almýþtým.
Benden üç yýl sonra (yani 2000 yýlýnda), Fetullah Gülen’e hizmet ödülü vermiþler. (Bilmiyordum. Bu vesileyle öðreniyorum.)
Ben bu nedenle suçlanýyorum...
Daha doðrusu, “müneccim” olmadýðým için suçlanýyorum.
Herhalde, “Üç sene sonra Fetullah Gülen’e ödül vereceksiniz. Bu nedenle ödülünüzü reddediyorum” demem gerekiyordu.
Böyle salak suçlama olur mu?
Sorup soruþturdum: Türkiye Yazarlar Birliði, FETÖ bir “suç örgütü” olarak tescil edildikten sonra Fetullah Gülen’e verdiði ödülü iptal etmiþ ve arþivinden silmiþ.
Uyanýk gazetecimiz, 21 sene öncesine gideceðine, günümüze gelse ya...
Elan FETÖ’yle iþ tutan CHP’lileri, HDP’lileri, liberalleri, ÝP’lileri ve “Atatürkçü” maskesiyle dolaþan maklubecileri kalemine dolasa ya!
