Böyle þeyler Amerika’da dizilerde oluyor

Kevin Spaceydizinin ikinci sezonunun onüçüncü ve son bölümünü izleyicilere göz kýrparak kapattýðýnda “Bu dünyada kazanmak için kötücül olmak gerekir” diye baðýrmýþým... Bereket gecenin geç bir saatinde ev yalnýzlýðýnda izlediðim için dizisini, baðýrýþýmý duyan olmadý.

Dizinin adý ‘House of Cards’ (‘Kartondan ev’). Bizde paralý kanallardan birinde yayýný baþladý, ama ben üç gün içerisinde 13 bölümünü peþi peþine izledim. Dizi politik, ABD’de politikanýn perde gerisinde neler cereyan ettiðini anlatýyor; tabii bayaðý abartarak... Sonuçta bir televizyon dizisi bu...

Ancak Amerikalýlar Washington’da geçen dizide gördüklerine bitiyorlar... Diziyi özel bir internet firmasýna aylýk abone bedeli ödeyerek izleyebiliyorlar ve firma ‘House of Cards’ sayesinde abone sayýsýný hayli artýrdý, kâr rekorlarý kýrýyor... Kirlenmekten çekinmeyen hýrslý bir politikacýyla ondan daha az hýrslý olmayan karýsýnýn etrafýnda cereyan eden komplolar büyük bir merakla izleniyor...

O kadar baþarýlý ki dizi, firma, Kevin Spacey ile Robin Wright’ýn baþrollerini paylaþtýðý dizinin üçüncü sezon anlaþmasýný yaptýðýný þimdiden ilân etti.

Emmyödülleri ulusal kanallarda yayýnlanan dizilere verilir; ilk kez ‘House of Cards’ için bu þart kaldýrýldý ve dizi tam 14 dalda aday gösterildi. Ýlk yýl dört de Golden Globe ödülü aldý dizi...

Kafaya en tepeye çýkmayý koymuþ biri, Spacey’in canlandýrdýðý politikacý. Baþkanýn kendisine verdiði sözü tutmamasýnýn hayal kýrýklýðýyla ona gününü göstermeyi kafasýna koyuyor. O ve kendisine dýþarýdan-içeriden destek verenler neler yapmýyorlar, neler...

Barack Obama dizinin ikinci sezonunun izlenir hale geldiði ilk gün, sosyal medya takipçilerine, “Beni bugün rahatsýz etmeyin, Kevin ile Robin’in canlandýrdýklarý hayali politikacýlarý izleyeceðim çünkü” duyurusunu yapmýþtý.

Keþke Tayyip Erdoðan da, Abdullah Gül de hatta Kemal Kýlýçdaroðlu ve CHP’nin lider kadrosu davakit ayýrýp izleseler bu diziyi... Orada gördükleri olaylarla günlük hayatlarýnda karþý karþýya kaldýklarý nice ayak oyununu daha iyi deðerlendireceklerine eminim...

Bir uluslararasý iþadamý... Meslekte yükselmek isteyen bir gazeteci kadýn... Gözü yukarýda çapsýz politikacýlar... Adam, amacýna ulaþmak için her yolu meþru görüyor ve baþkalarýný da hizaya getiriyor... Yabancý ülkelerle ABD’yi savaþýn eþiðine kadar getirmeyi bile ‘komplosu’ içerisine katabiliyor adam...

Ýþadamý istediðini elde etmek için her þeyi yapmaya hazýr...

Zavallý Baþkan; hiç müstahak olmadýðý sorunlarla uðraþýyor; iþdünyasý ve medya iþbirliðinin sonucu entrikalarla baþa çýkamayýp göz göre göre rezillendirilerek koltuðunu terk etmek zorunda kalýyor...

Meramýna eren kirli politikacýnýn izleyicilere göz kýrpmasýnýn sebebi bu...

House of Cards’ý Ýngilizler uzun yýllar önce izledikleri ayný adlý BBC dizisinden hatýrlar... Orada da ünlü bir oyuncu canlandýrmýþtý ihtiraslý kirli politikacýyý; adam hak etmediði halde en önemli koltuða oturacak hale gelmiþ, hatta gözünü kral olmaya dikmiþti...

Oy alarak ve hak ederek bir yerlere gelebileceðini gözü kesmeyenler, yolu kýsaltacaðýna inanýrlarsa, Þeytan’la bile iþbirliði yapabiliyor...

Gerçek hayattan izdüþümler taþýmasa kim izler böyle dizileri?

‘Kurtlar Vadisi’ türü dizilerin hiç bitmeyeceðe benzeyen baþarýlarýnýn sebebi de budur: Anlatýlanlar aslýnda gerçek hayatla bir biçimde örtüþür...

“Çok abartma var” diyenler çýkýyor Amerikalýlar içinden; onlar için doðru olabilir de, bizim gibi ülkelerde daha beterleri yaþandýðýndan, bizler için inandýrýcýlýk sorunu yok dizinin... Dizide ‘dýþarýdan siyaseti etkileyeni’ büyük iþadamýyla sýnýrlamýþlar; üzerinde oynanmýþ kasetlerle kamuoyu yanýltma gibi bir hinliði de düþünememiþler... Kirli tiplerin oyunlarýna âlet olanlarý ise kendi partidaþlarýyla sýnýrlý tutmuþlar; rakip parti baþkanýný oyuna karýþtýrmamýþlar...

Amerikalýlarýn kafalarý, senaristlerinin bile, daha derin komplolara ermiyor ne de olsa...