27 Temmuz gecesi gerçekleþen yüzyýllýk ay tutulmasýný Güney Afrika’nýn Johannesburg kentinde kaldýðýmýz otelin giriþinde izledik. Güney yarýmkürede kýþ mevsimi ama Ankara’nýn mayýs ayý sanki.
10. BRICS zirvesi çerçevesinde düzenlenen BRICS Plus toplantýsý için buradayýz. Ýslam Ýþbirliði Teþkilatý dönem Baþkaný þapkasýyla Baþkan Recep Tayyip Erdoðan burada ikili ve BRICS çerçevesinde önemli görüþmeler gerçekleþtirdi.
Zengin altýn ve elmas madenlerinin iþtahýyla kendilerini köleleþtiren ve sömüren Ýngiltere’den Hollanda’ya kadar Batý ülkelerinin esiri olmuþ bir ülke burasý.
2005 yýlýndan itibaren devam eden Afrika açýlýmý çerçevesinde bu ülkeye de farklý bir vizyonla gelen Türkiye baþka bir resim çizilmesi için uygun ortamý hazýrlýyor.
Dünya literatürüne “Apartheid rejimi” olarak giren ayrýmcýlýk, ýrkçýlýk ve insanlýk suçunun kurbaný olmuþlar.
Ve dünya tarihine geçen direniþleri, Nelson Mandela gibi bir önderi baðýrlarýndan çýkarmalarý ile insanlýk defterinin en ak sayfalarýndan birisine imza atmýþlar.
Þimdi Afrika kýtasýnýn en büyük ekonomilerinden ve güçlerinden birisine sahip Güney Afrika.
Bizim açýmýzdan bu ülkeye iliþkin önemli olan bir baþka konu ise FETÖ ile mücadele konusu.
ABD ve Almanya’dan sonra FETÖ’nün en etkili olduðu ülkelerden birisi Güney Afrika.
Bununla ilgili oldukça önemli görüþmelerde bulunuldu.
Küresel ölçekte BRICS, son dönemde hiç olmadýðý kadar G7’ye ve ticaret savaþý, BREXIT gibi unsurlarýn da etkisiyle sarsýlan Batý bloðuna meydan okuyor. Türkiye elbette Batý bloðunun önemli bir ülkesi. Ancak ittifak ve ortaklýklarý çeþitlendirme ilkesi çerçevesinde BRICS’e de yakýn duruyor. Johannesburg’da toplanan zirvede daha da yakýnlaþtý.
Bu satýrlarý Zambiya’nýn baþkenti Lusaka’da yazýyorum. Güney Afrika’nýn hemen ertesinde buraya bir ziyaret gerçekleþiyor. Türkiye, Afrika kýtasýnda dokunulmadýk yürek, tutulmadýk el býrakmýyor.