Biz söylemiyoruz, Kemal Kýlýçdaroðlu’nun avukatý ve ayný zamanda CHP’nin Etimesgut Belediye Baþkan Adayý Celal Çelik söylüyor.
Bu Celal Çelik, bir ara FETÖ’den gözaltýna alýnmýþtý.
MÝT TIR’larýnýn durdurulmasý kumpasý ve organizasyonlarýnda rol alan, örgütün sözde imamý Süleyman Gürbüz’le görüþmeleri deþifre olmuþtu.
Bitti mi?
Kýlýçdaroðlu’nun “teknoloji baþdanýþmanlýðý”na çakýlan ByLock’lu Fatih Gürsul’la temas halindeydi.
Fatih Gürsul, biliyorsunuz, eski bir FETÖ’cü arkadaþý tarafýndan “sosyal demokrat” kýlýðýyla Ankara sokaklarýnda teþhis edilince, “Sarsma, sosyal demokrat kýlýðýna girdim, Kýlýçdaroðlu’nun da baþdanýþmanlýðýna yükseldim” demiþti.
Darbeden sonra yaptýðý görüþmeler ve “baðlantýlarýyla” deþifre edildi, yargýlandý, 10 yýla yakýn hapis cezasý aldý.
Celal Çelik’e dönelim...
Kýlýçdaroðlu’nun avukatlýðýný yaptýðý dönemde, müfrit bir FETÖ’cü gibi çalýþýyordu. 17/25 Aralýk giriþiminden baþlayarak, bilumum FETÖ giriþimlerine “paylaþýmlarýyla” destek oluyordu.
Solcuydu ama biz onu “solculuk” yaparken hiç görmedik ya da çok az gördük.
Þimdi diyor ki (mealen) “FETÖ’ye destek olarak görülen bütün eylemlerin talimatýný doðrudan Kemal Kýlýçdaroðlu’ndan aldým...”
Eren Erdem de böyle söylemiþti, hatýrlayacaksýnýz...
Milletvekili listesine konulmayýnca ve “FETÖ’ye yataklýk”tan gözaltýna alýnacaðý kesinleþince, genel baþkanýný satmýþ, “Zaman gazetesine destek eylemlerine bizleri Kýlýçdaroðlu gönderdi” demiþti.
Celal Çelik de, kendisini kurtarmak için ayný yolu izliyor.
FETÖ kanallarýnýn Digitürk platformundan çýkarýlmasý üzerine, genel baþkan Kýlýçdaroðlu’nun parti örgütlerine “yazýlý talimat” gönderip, “Digitürk aboneliklerinizi iptal edin” dediðini itiraf ediyor.
Bir ara, “FETÖ’nün CHP imamý” kim tartýþmasý yapýlmýþtý, hatýrlayacaksýnýz.
Soner Yalçýn’a göre, o kiþi Enis Berberoðlu’ydu.
Enis Berberoðlu’na “Cemaat imamý” unvanýný kazandýran olay, Can Dündar’ýn yayýnladýðý ihanet belgelerine aracýlýk etmesi; daha doðrusu o belgeleri temin edip Can Dündar aracýlýðýyla Cumhuriyet gazetesinde yayýnlatmasýydý...
Ki, “gazetecilik” adýna problemli bir yayýncýlýktý...
Enis’in FETÖ’yle baðlantýsý konusunda bilgim yok ama FETÖ’nün sevdiði ve kolladýðý gazetecilerin baþýnda geldiðini biliyorum. En azýndan FETÖ konusunda kýrýlgan olduðunu, kolay kolay her topa girmediðini, örgütün aleyhinde açýk bir tutum benimsemediðini biliyorum.
Bu ünsiyet onu kripto Fetullahçý ya da “FETÖ’nün CHP imamý” yapmaya yeter mi, emin deðilim.
Eylemlere ve tavýrlara bakarak hüküm vereceksek, Kemal Kýlýçdaroðlu daha yakýn bir aday gibi görünüyor.
Parti içinde bir “yan unsur” iken eline tutuþturulan dosyalarla ünlendi.
Bir kaset marifetiyle genel baþkan oldu.
Bütün seçim dönemlerini FETÖ’nün temin ettiði kirli malzemelerle geçirdi.
FETÖ mensuplarýyla sürekli temas halinde oldu, maklube yedi, diz dize muhabbetler yaptý.
Ergenekon ve Balyoz soruþturmalarýna karþý çýkýyormuþ gibi yaptý ama bunu sadece siyasi iktidar üzerinden yaptý; FETÖ’nün polisine, savcýsýna, hâkimine tek laf etmedi.
Hâlâ tek laf etmiyor.
Hâlâ “maðduriyet” edebiyatý yapýyor.
Hâlâ örgüte kol kanat geriyor.
Hâlâ örgütün eylemlerine (“kontrollü darbe” filan diyerek) sahip çýkýyor
FETÖ’nün “CHP imamý” neden Kýlýçdaroðlu olmasýn?