Bu bir akýl tutulmasýdýr

Siyasette idealler önemlidir, idealsiz siyaset olmaz. Ama esas itibariyle siyaset, mevcut imkânlarý akýllýca deðerlendirme sanatýdýr.

Cumhuriyet kurulduktan sonra art arda geliþen olaylar, kimsenin beklemediði türden ve þok ediciydi. Cihan harbinde ve kurtuluþ savaþýnda uðruna mücadele ettiði deðerlerin ayaklar altýna alýnmasý karþýsýnda toplum þaþkýndý. Özellikle kurtuluþ savaþýnýn baþat aktörü konumundaki Müslüman çoðunluk ve bu çoðunluðun bir parçasý olmanýn yaný sýra, etnik farklýlýklarýndan ötürü Kürtler açýsýndan tam bir travma yaþanýyordu. Bu da toplumun kahir ekseriyetinin en hafifinden rahatsýz olmasý anlamýna geliyordu. Nitekim hem Müslüman kesimler, hem de bu kesimin bir parçasý ama kendilerine özgü nitelikleri de ayrýca baskýlanan Kürtler rahatsýzlýklarýný yer yer þiddet unsuruna baþvuracak þekilde sergilediler. Tabi kýsa bir süre sonra her iki kesim de bunun çýkar yol olmadýðýný anladý ve deyim yerindeyse derin bir sessizliðe büründü. Dindarlar Anadolu'nun kasabalarýna, Kürtler köylere çekilerek elde kalan deðerleri gözlerden ýrak yaþamaya baþladýlar. Siyaset sahnesinde herhangi bir varlýk göstermediler.

Bu durum, yukarýda sözünü ettiðim baskýlarýn kurumsal yürütücüsü CHP'nin iktidarý kaybedip Menderes'in iktidara geldiði geçen yüzyýlýn ellili yýllarýna kadar devam etti. Menderes, ezaný aslýna döndürmek, Kur'an kurslarýný, Ýmam-Hatip okullarýný açmak gibi adýmlar attý. Bunun yanýnda Kürtlere yönelik baskýlarý hafifletti, sýrf Kürtçe konuþtuðu için insanlarý cezalandýrmaya son verdi. Bazý Kürt aða ve þeyhlerini meclise taþýdý. Hiçbir þey mükemmel deðildi tabi. Ýdealler açýsýndan bakýlýrsa hiç bile sayýlabilirdi. Ama bu bir imkândý ve bu imkâný deðerlendirmek hikmetin gereðiydi.

Müslüman kesimler, büyük bir sabýr, feraset, ileri görüþlülük örneði sergileyerek imkânlarý kullanmayý seçtiler. Küçük bazý kaynaðý belirsiz giriþimler dýþýnda þiddetten uzak durdular. Bu giriþimleri bahane ederek üzerlerine gelen darbecilerin zulümlerine karþý büyük bir sabýr örneði gösterdiler ve her seferinde yeniden baþladýlar. Evlerinde sohbet halkalarý oluþturdular, tamirhanelerinde çýraklarýna Kur'an dersi verdiler, gözlerden uzak bölgelerde gayri resmi medreseler açtýlar, baskýnlara uðradýlar, suç unsuru takke ve tespihlerle hapislere atýldýlar. Ama her seferinde "çay koy keçeli, yeniden baþlýyoruz" demesini bildiler. Büyüdüler. Yeni imkânlar oluþtu. Partiler kurdular, seçimlerde varlýk gösterince aðýr baskýlara uðradýlar. Ama içlerindeki heveslilere, dünya ölçeðindeki devrimci pratiklerin yoðunluðuna raðmen þiddete prim vermediler ve uygulamalardaki olumlu olumsuz unsurlarý bir yana býrakýrsak, iktidara geldiler ve imkânlarý akýllýca kullanma düsturlarýný sürdürürlerse alternatifsiz iktidar adayý olmaya devam edecekler.

Ýslami kesimin Menderes açýlýmýndan sonra sergilediði hikmetli, þiddetten uzak, sabýrlý tutumu Kürtler takýnamadý. Bir eski istihbaratçýnýn "Kürtleri kýþkýrtmak kolaydýr" þeklindeki sözüne bakýlacak olursa belki de birileri Kürtlerin bu þekilde barýþçýl bir yöntemle etkin bir güç olmalarýný istemedi ve þiddete bulaþtýlar. Yüz binlerce Kürt çocuðu daðlarda heder oldu. Köyler, þehirler viran oldu. Milyonlarca insan yerinden yurdundan koptu, metropollerde derin bir deðersizliðin girdabýna girdiler.

Cumhurbaþkaný Erdoðan, iki bin onlu yýllarda bir açýlým baþlattý. TRT'de Kürtçe bir kanal açtý. Yedi sekiz Üniversitede Kürtçe lisans bölümlerinin açýlmasýna imkân saðladý. Þiddetten nemalanan kesimler, bu adýmlara dudak büktüler. Bundan öte sert þekilde karþý çýktýlar ve istenen düzeyde deðerlendirilmesinin önünde bir bariyer iþlevini gördüler.

Kürtler, Menderes'in sunduðu imkânlarý deðerlendirme, açtýðý yolu izleme fýrsatýný kaçýrdýlar ve bunun bedelini çok aðýr bir þekilde ödediler. Þimdi de maðduriyetlerini istismar eden, ama devletin sunduðu imkanlarý kullanmalarýna izin vermeyen bir siyasal hareketin, DEM parti çizgisinin marifetiyle marjinal Türk solunun hamalý olmanýn yaný sýra, son yüzyýllýk tarihteki bütün maðduriyetlerinin sebebi CHP'nin yedeðine alýnýyorlar.

Bu bir akýl tutulmasýdýr ve Kürtlerin buna izin vermemesi gerekir.