Bu da AB’nin Gerileme Raporu

AB Komisyonu, Türkiye Ýlerleme Raporu’nu açýkladý. Saçmalýklarla dolu bu raporu bir tarafa býrakýp asýl Türkiye’nin AB Raporuna, yani Türk milletinin AB ile ilgili ne düþündüðüne bakmamýz lazým. Bu rapor Ýlerleme’den ziyade Gerileme ile ifade edilebilir. Çünkü AB her tarafýndan sapýr sapýr dökülüyor. Son AP seçimleri bile AB’nin AB deðerlerinden ne kadar uzaklaþtýðýný gözler önüne serdi. 

AB’nin kuruluþ ilkelerine ve demokrasiye gönül veren Avrupalýlar büyük bir panik ve korku içinde bu durumu izliyorlar. Ýngiltere’nin Birlik’ten ayrýlma sürecine, Avrupa’da yükselen demokrasi ve hoþgörü karþýtý aþýrýlýklar eklenince AB’nin geleceðinin ne olacaðý merak konusu. 

AB’nin içler acýsý bu durumuna karþý AB Komisyonu aynada kendi haline bakacaðýna, milletin ensesinde boza piþirmeye çalýþýyor.

Evet, Türkiye olarak bir AB Raporu hazýrlasaydýk þu hususlara vurgu yapabilirdik: 

DEÐER EROZYONU VAR- AB, AB deðerlerinden fena halde uzaklaþmýþ, ilkesel ve deðersel büyük bir krize sürüklenmiþ durumdadýr. 

DEMOKRATÝK HOÞGÖRÜ KAYBOLDU- AB üyesi ülkelerdeki yükselen ýrkçýlýk, faþizm, yabancý düþmanlýðý ve ÝslamofobiAB’nin demokratik hoþgörü zemini fena halde zehirlemiþ durumdadýr.

SEÇÝMLER ENDÝÞE VERÝCÝ- Son seçimler de göstermiþtir ki, Avrupa Parlamentosu popülist ve aþýrý eðilimlerin etkisi altýndadýr.

DARBECÝYE KUCAK AÇMAK- Mýsýr’daki darbeye seyirci kalan AB liderlerinin gencecik insanlarý idam eden birdarbecinin ayaðýna giderek kucaklamada bulunmasý AB demokrasisi açýsýndan çok endiþe vericidir.

ÝSRAÝL ZULMÜNE SESSÝZ KALMAK- Ýsrail’in BM kararlarýný hiçe sayan uygulamalarýna sessiz kalan AB’nin baþta Kudüs kararý olmak üzere Ortadoðu barýþýna kasteden Ýsrail’in haksýz ve hukuksuz uygulamalarýna göz yummasý AB hukuku açýsýndan kaygý uyandýrýcýdýr.

DÝNÝ ÖZGÜRLÜKLERÝ TÖRPÜLEMEK- Kimi Avrupa ülkelerinde camilere ve ibadet yerlerine yönelik saldýrýlara karþý gereken tedbirlerin alýnmamasý, dini özgürlüklere ve hoþgörüye karþý her geçen gün tahammülsüzlüðün artarak, ayrýmcý yaklaþýmlarýn güç kazanmasý rahatsýzlýk vericidir.

DARBECÝ FETÖ’YÝ MASUM GÖSTERMEYE ÇALIÞMAK- Türkiye’de Meclisi bombalayan, masum insanlarý katleden, demokrasiye kasteden FETÖ’ye karþý takýnýlan masum gösterici tavýrlar hukukun ve demokrasinin en temel ilkeleriyle çeliþmekte, AB Komisyonunu terör örgütlerine çanak tutan bir pozisyona düþürmektedir.

GÖÇMENLER KONUSUNDA DUYARSIZLIK- AB ülkeleri düzensiz göçmenler konusunda en temel insani duyarlýlýklarý sergileyememekte, gözleri önünde boðulan bebeklere sessiz kalmakta, sýnýr tellerinde dipçiklenen göçmenlerin büyük zulmüne engel olamamaktadýr. 

ÇÝFTE STANDART DEÞÝFRE OLDU- AB’ye uyum kriterlerini karþýlamadan AB üyesi yapýlan kimi ülkelerin mevcut durumlarý AB standartlarýnýn daha da gerisine doðru seyretmekte, AB’nin keyfi ve çifte standartçý tutumunu gözler önüne sermektedir. 

YETKÝ AÞIMI- AB’nin Türkiye’nin Doðu Akdeniz’deki petrol arama faaliyetlerine karþý hukuksuz ve yetkisiz bir þekilde tanýmlamada bulunmasý büyük bir sorumsuzluk ve kendini bilmezlik olarak algýlanmakta, Avrupa toplumlarýnda endiþe uyandýrmaktadýr. 

SÖZLERÝNÝ TUTAMAMAK- AB’nin Türkiye’ye verdiði sözleri tutmamasý, özellikle vize serbestliði ve göçmenlere yardým konusundaaðýr hareket etmesi, AB’nin güvenilirliðine gölge düþürmektedir.

TERÖR SEVÝCÝLÝÐÝ- Terör örgütü olarak tanýmlanan PKK/PYD’ye Avrupa ülkelerinde yardým ve yataklýk yapýlmasý AB hukuku açýsýndan büyük kaygý doðurmaktadýr. 

BREXÝT KRÝZÝ- Ýngiltere’nin AB’den çýkýþ sürecinin bir türlü baþarýyla gerçekleþtirilememesi, AB’nin iþleyiþ süreci hakkýnda soru iþaretleri uyandýrmaktadýr. 

AB EKONOMÝSÝ KAYGI VERÝCÝ- Ekonomik kriz ve daralmalarla boðuþan AB üyesi ülkelerin yönetim beceriksizlikleri AB’nin geleceðine yönelik umutlarý karartmakta; özellikle büyük yardýmlarla desteklenen kimi ülkelerin sürekli iflas halinde olmalarýna raðmen pohpohlanmalarý kaygýlarý artýrmaktadýr. 

Kurucu deðerlerinden ve ideallerinden uzaklaþan AB her geçen gün vizyonunu, yönetim kabiliyetini ve bölgesel liderlik rolünü de kaybetmektedir. Özellikle Türkiye’ye yönelik çarpýk ve dostane olmayan yaklaþýmlarý Birlik’in halklar nezdindeki pozisyonunu da tartýþmalý hale getirmektedir.