Bu galibiyet moral olsun

Spor yazarlýðýný çok seviyorum. Herkesin seyrettiðini kendi yorumumla ifade edebilmek için verdiðim uðraþý seviyorum. Ýnanýn Trabzonspor yüzünden futboldan nefret eder hale geldim. Bir de maçlarýn yorumunu yazýyorum sizlere, bakýn çektiðim eziyete.

Þimdi ne diyecekler?

Rakibe konsantre olamadýlar. Rakip Nazilli Belediyesporlu futbolcular. Sizin anlayamadýðýnýz bordo-mavinin büyüklüðüne saygýsýndan konsantre olmuþ.

Nazilli saðlý sollu ataklarla savunmayý  kevgire çevirirken, aklýnýza biz hangi takýmýn formasýný giyiyoruz diye gelmiyor mu? Trabzon nereye giderse gitsin taraftar buluyor daha da güzeli gittiði yere heyacan getiriyor. Ýþte büyüklük budur yoksa aldýðýn þampiyonluk deðil. Arkadaþlar Allah aþkýna ya bunun farkýna varýn, ya da býrakýn yakamýzý. Bu kadar kötü futbol oynamak hakkýna sahip deðilsiniz.

Ýlk yarý savunmadan çýkmaya zorlanan, kerhen karþý kaleye atak yapmaya çalýþan Trabzonspor takýmýný sahada gördük.

Ýkinci yarýda 2. Lig Beyaz Grup ekibi Nazilli Belediyespor’un yorulmasý ile biraz daha maçý isteyen bir görüntü ortaya çýktý. Nazilli ilk yarýdaki diriliðini dakikalar ilerledikçe kaybedince Trabzonspor daha etkili oynamaya baþladý. Ataklarý arttýran Trabzonspor N’Doye ile golüne kavuþunca iyice rahatladý. Trabzonsporun ataklarý ve baskýsý arttý. Kaptan Özer’le ikinci golü bulduðunda ortada dengesiz koþarak bütün gücünü ilk yarýda bitiren Nazilli Belediyespor’un çaresizliði vardý.

Sporseverlerin büyük takýmlardan beklediði þudur: Hangi rakiple oynarsan oyna, ona saygý duyup bütün gücünle oynamak zorundasýn.

Bilmem anlatabildim mi?