CHP Ankara Milletvekili Þenal Sarýhan, PKK’lý katil sürülerine arka çýktý. Vatan evladý Mehmetçiðe kurþun sýkan, Hatay’da, Kilis’te masum çocuklarý þehit eden alçak, aþaðýlýk kalleþ terör örgütünü kutsadý.. “Çocuklarýmýz gerçek olmayan iddialarla bir bir þehit ediliyor” dedi.. Mehmetçik'e kurþun sýkan teröristleri ‘çocuðu’, leþlerini de ‘þehit’ gören bir isim, yakasýnda CHP rozetiyle siyaset yapmaya devam ediyor.. Emperyalizme karþý bu vataný savunmuþ olan, Kurtuluþ Savaþý kahramaný Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisinde, emperyalistlerin bizi hizaya getirmek için beslediði, bizim askerimize kurþun sýkan teröristler övülemez.. Bu kabul edilemez.. Hiçbir CHP yöneticisinin de, genel baþkanýn da, CHP’ye oy veren 11 milyon yurttaþýn da bu ihaneti kabul etmesi mümkün deðil.. Eðer CHP, istiklâl mücadelesi verdiðimiz böyle bir günde, teröristleri ‘çocuklarým’ diye kucaklayan bir zihniyete gerekeni yapmazsa, açýk söylüyorum marjinal bir parti haline döner ve bir daha asla kafasýný kaldýrmamak üzere yok olur gider.. Yeni CHP böyle bir þeyse eðer, þimdiden söyleyeyim, geçmiþ olsun..
Ýrfan Deðirmenci yazýyor.. “Ertuðrul Özkök aradý beni, ‘aramýzda kalsýn’ diyerek baþladý anlatmaya..” Üzerinden; kitaplarla, sahne þovlarýyla, gazete köþe yazýlarýyla para kazanmaya devam ettiði Kanal D’den kovulma serüvenini anlatýyor yine..Emin Çölaþan da böyleydi.. Bir kovuyorsun 10 sene de bundan ekmek yiyorlar.. Özkök aramýþ, ‘aramýzda kalsýn’ demiþ ve bir þeyler anlatmýþ.. Bu Deðirmenci arkadaþ ise bunu faþ ediyor.. Yazýyý okurken bir sürü þey geldi geçti gözümün önünden.. Ama biri var ki hiç çýkmýyor aklýmdan.. 10 seneye yakýn çalýþtýðým Kanal 7 grubundan ayrýlýrken vedalaþmak için kapýsýný çaldýðým patronum Mustafa Çelik dedi ki; “Helal sana, bizimle çalýþtýðýn süre boyunca hiç eski patronlarýný kötülemedin..” Bu aslýnda, ‘buradan gidince de bizi kötüleme olur mu?’ demenin bir baþka yoluydu.. O söyleyene kadar aklýmdan bile geçmemiþti aslýnda.. Çünkü bize öðretilen zaten buydu.. Eski arkadaþlar, eski patronlar, ‘aramýzda kalsýn’ diyerek verilen sýrlar… Bunlarýn hepsi bizim yüzümüzdeki çizgilerdi.. Bugün, ‘aramýzda kalsýn’ diye anlatýlan bir hikayeyi faþ etsem, bir daha kim bana sözünü emanet eder ki?..
Ýlhan Kesici, “Benim adayým Kemal Kýlýçdaroðlu’dur” demiþ, çýkmýþ iþin içinden.. Zeki adam. Bugünden baktýðýnda manzara gayet net görünmüyor mu?.. Kesici, “her görev için ilk akla gelen isim” biliyorsunuz.. Belediye baþkanlýðý, baþbakanlýk, saðýn ortak adayý, solun ortak adayý.. Ne varsa.. Önce bir Ýlhan Kesici ismi üzerinde konuþulur.. Sonra ikinci isimler deðerlendirilir.. Oysa 2019’a girip de ilk turda elendiðinde politik kariyerini; ‘girdiði her yarýþý kaybetmiþ isim’ olarak tamamlayacaktý.. Bu riski alacaksa Kýlýçdaroðlu alsýn.. Niye Kesici alýyor ki?..
Birileri kafa karýþtýrmaya çalýþýyor farkýnda mýsýnýz?.. Meðer AK Parti seçmeni ittifaktan rahatsýzmýþ. Meðer bu bir koalisyon demekmiþ.. Net ve bir defada anlatmaya çalýþacaðým.. Ýttifak, seçim öncesi kartlarýn açýk oynanmasý, seçmene dürüst davranýlmasý anlamýna gelir.. - Ki 16 Nisan sürecinde, ‘Cumhurbaþkanlýðý’ sisteminin teorisyenleri televizyonlarda defalarca anlattýlar nasýl olacaðýný.. Koalisyon yok.. Ama asgari müþterekte uzlaþarak ve sandýða gitmeden evvel de bunu seçmene söyleyerek ittifaklar yapýlabilecek.. Bunu, ‘biz teröre karþýyýz’ diyerek seçmenden oy isteyen ve seçim sonunda ‘birlikte iyi salladýk’ deyip, teröristlerle koalisyon pazarlýðýna oturan CHP’nin anlamasý zor elbette..
