Bu hayvanseverin çýðlýðýna kulak verin!...

Bu da bir ilk...

Þimdiye kadar hiç bir yazýmda okuyucu mektubuna yer vermedim. Lakin bu hayvanseverin serzeniþe aldýrmamak mümkün deðildi...

Bir hayvansever olarak bir çok hayvan severle bir araya gelmiþliðim vardýr...

Evinde onlarca kedisi, köpeði olandan tutun da, mahalle mahalle gezip sokak hayvanlarýný kýsýtlý imkanlarýyla besleyen hayvansever tanýrým...

Gördüðü her yaralý, muhtaç hayvana sahip çýkan, elinden bir þey gelmeyince kahrolan hayvansever gördüm...

Gece bir yavru kedinin miyavlamasýna uyanýp, yardým için sokaða fýrlayanýný da duydum...

Amma..

'Canlý bir mahluk, kurtçuk, bir böcek..vs,' vardýr diye lavabodan sýcak su dökmeyeneni hiç görmemiþtim!...

Evine giren fareyi, 'yavrularý var' diye öldürmeyen, ve hatta bir müddet bu fare ailesine bakýp onlara zarar vermeden evinden çýkarmayý baþaraný da görmemiþtim..

Zuhal Ardahanlý iþte böyle bir hayvansever...

Ve iþte ben o yüzden ilk defa bir okur mektubu yayýnlýyorum...

Ben çok etkilendim... Buyurun efendim...

***

Hayvan Haklarý Yasasý'nda yapýlacak deðiþiklikler hayvanlarý koruyamayacak mý?

Sivil toplum kuruluþlarý iki kez bakanlar kurulunun önüne gelen yasa tasarýsýnýn birçok hak ihlallerini de beraberinde getirdiðini ve çözüm olamayacaðýný belirtiyorlar.Evlerde bakýlan hayvan sayýsýný bakanlýðýn belirleyecek olmasý þaþkýnlýk yarattý . Mesela yaþlý bir teyze arayýp soruyor;

'Kýzým, geçen ay balkondaki patates sepetime kedi yavrulamýþ. 5 yavru, bir anne elimden geldiði kadar bakmaya çalýþýyorum. Kanun çýkacakmýþ, kedilerin birine, ikisine izin vereceklermiþ.Fazlsýný alýp götüreceklermiþ. Alýþtým, dünyada vermem. Ne olacak þimdi?..'Ülkemiz koþullarýnda sokaklardan toplanacak onbinlerce sahipsiz hayvanýn akibeti ölümle neticelenecek bir katliama dönüþecektir.Tek elden yönetilmesi þartý getirilen doðal yaþam parklarýnýn izole edilerek geçmiþte yaþanan 'Hayýrsýz Ada Vak'asýný tekrar yaþatacaðý muhtemel görünüyor.Tasarý ayrýca, sahipsiz hayvanlaýrýn deneylerde kullanýlmalarýnýn önünü açmaktadýr. Avrupa ülkeleri invitro (cansýz üzerinde yapýlan) deneylere dönmeleri sonucunda yabancý kozmetik, kimya..,vb ticari þirketler ve ilaç firmalarýnýn ülkemiz üniversitelerinde ve labratuvarlarýnda deney yaptýrdýklarý bir gerçektir.

Üstelik bunlar genellikle bilimsel deðil, ticari deneylerdir.. Bir hayvan üzerinde anestezi kullanmadan defalarca deney yapýlabilmektedir. Defalarca organlarý kesilip üzerlerinde asit ve benzeri kimyasallar denenebilmektedir. 

Deney, bilimsel olsa bile islam dininin böyle bir þeye müsâde edebileceði hiç bir araþtýrmada rastlanmamýþtýr. 'Hayvanýn yüzüne darp edenin Allah'ýn laneti üzerine olsun..' Hadisi Þerifini hatýrlayalým.Masum canlýlar üzerinde zalimce yapýlan araþtýrmalardan insanlýk þifa bulamayacak, bilinen hastalýklara hergün bilinmeyen baþka hastalýklar eklenecektir.Tasarý, deney esnasýnda, bir veteriner hekim bulunmasýný bile lüks sayýp gerek duymamaktadýr. 

Yine tasarýda, deney yapacak kiþileri sekiz haftalýk bir kursa tabi tutmayý öngörüyor.

Peki bu kiþiler sekiz hafta boyunca neyi kesip biçeceklerdir? 

Hal böyle olunca insan, 'medeniyet dediðin tek diþi kalmýþ canavar' bu olsa gerek diye düþünmekten kendini alamýyor.

Avrupa Birliði üyesi ülkelerinde 'insani seçenek' olarak sunulan, ve uyutma diye bilinen solunumu dondurucu iðne ile öldürme yöntemi bir hak deðil, aksine yaþam hakkýnýn sonlandýrýlmasýdýr.

Bazen insanlýk güçsüzün karþýsýnda güçlü, mazlumun karþýsýnda zalim olabiliyor. Bunu, Batý dünyasýnda bir çok alanda görebiliyoruz.

Hayvanlar mevcut yasalar karþýsýnda birer eþya, mal olarak görülse bile onlarýn gerçekte insanlar gibi acý çeken, hissedebilen, duygularý olan birer canlý olduklarý unutulmamalýdýr.Aslýnda unutulmamasý gereken dinimize karþý olan sorumluluklarýmýzdýr.Hayvan deyipte geçmek ne kadar doðrudur?Hiç bir mahlûkat yoktur ki, sebepsiz yaratýlsýn. Ýnsan, yardýlanlarýn en üstünüdür, Ýnsan, Allah'ýn halifesidir ve varlýklarý yönetmek onun emrine verilmiþtir ve ayný zamanda da mesuliyet yüklenmiþtir.Kur'an-ý Kerim öyle demiyor mu; Hepiniz çobansýnýz, hepiniz mesulsünüz.Mesuliyet, Hz Ömer'in bir daðýn baþýnda bir köprüde bir koyunun ayaðý taþa sýkýþsa ben bunun hesabýný nasýl veririm noktasýdýr. 

Kul olduðunu bilmek bu deðil midir? Hesap gününe iman bu deðil midir? O gün geldiðinde yaradýlanlara merhamet etmemiþsek nasýl Allah'tan merhamet bekleyeceðiz?'Siz yerdekilere merhamet ediniz ki, göktekiler de size merhamet etsin' açýk ayet deðil midir?Öyleyse neden yanlýz bizim olanlarý seviyoruz da Allahýn emanet ettiklerini sevmiyoruz?Halkýmýz maalesef sokak hayvanlarýndan þikayetçi sanki davetsiz gelen misafir gibi istenmiyorlar.

Sokaklarýn taþlarýný kýskanýyoruz onlardan... 

Halbuki ne kadar masumlar, ne kadar insanlara muhtaçlar... 

Ne dükkanlarý var, ne tezgahlarý, ne maaþlarý.. Aðýzlarý var, dilleri yok. 

Dilenemezler bile. Beklerler ki bir merhametli insan bir lokma yiyecek versin diye.

Yüz kiþiden bir kiþi ya çýkar, ya çýkmaz hele köpekse hiç þansý yoktur.

Ýnsanlar hiç akýl etmez mi sabah ezanýnda bizim göremediðimiz hangi varlýklarý görürler de anlatýrlar hallerini lisanlarýnca. 

Halbuki tasavvufta onlar için insanlarýn refakatine tahsis edilmiþ birer dost ve arkadaþtýrlar diye bahsedilir. 

Sevgili peygamberimiz cennetle müjdelemiyor mu köpeðe su vereni?..

Allah'ýn yarattýklarýný hakir görmek Allahýn gücüne gitmez mi? 

En'am suresi 28. ayet "göktekiler de, yerdekiler de ümmetimdir" demiyor mu ?

...

Hani Hz. Musa'ya Turi Sina'da Allah tarafýndan nida gelir; 'Ya Musa, bana çok zelil çok aþaðý bir varlýk getir mesela bir uyuz köpek olsun' 

'Peki ya Rabbi..' der Hz. Musa ve yola koyulur. Dolaþýr, arar.. Köpek görür, fakat alamaz ve eli boþ olarak Tur Daðý'na döner. 

'Geldim Ya Rabbi..' der. 

Allah (C.C) sorar; 'Peki uyuz bir köpek getirdin mi ya Musa?.. 

'Getiremedim Ya Rabbi..' 

'Peki neden ya Musa?..'

Hz. Musa cevap verir; 'Zelil, aþaðý, hiç bir yaradýlan bulamadým, kendimi getirdim' der. 

'Eðer getirseydin seni peygamberlikle müjdelemeyecektim ya Musa' diye cevap verir Allah (C.C)

...

Belki de insanýn hayvanla imtihanýdýr yaþananlar. 

Belki de verilen bir tas su cennete götürüyorsa insaný ,eziyet etmek, öldürmek de pekala cehenneme götürebilir.

Dinimiz bize merhametli olmayý emrediyor. Býkmadan, usanmadan gelecek nesillere bütün mahlukata karþý merhametli olmayý anlatalým .Allah (C.C) merhametlidir ve merhametli olanlarý sever. Merhametin dünyayý kurtaracak tek formül olduðuna inanýyorum.Bir de cennet hayvaný dediðimiz atlar var. O kadar zulüm görüyorlarki adalarda, geceleri tur yolunda hep iniltileri geliyor ,çaresiziz.. 

Diðer önemli bir konu da, yüzlerce yýllýk kültürümüz ve ecdadýmýzýn nasýl davrandýðýdýr.Osmanlý hayvanlarýn hakkýný korur kötü davrananlarý cezalandýrýrdý .Hayvanlar için vakýflar býrakýlmýþtýr.Bu sebepledir ki, biz Batý'yý deðil, Batý bizi örnek almalýdýr Gönül isterki Kültür Bakanlýðý bu konuyu ele alsýn vakýf medeniyetini dünyaya anlatacak gelenekselleþmiþ, her yýl düzenlenebilecek uluslararasý þuralar tertip etsin 

Özellikle hayvan haklarýný koruyan dünya starlarý var, onlar davet edilsin. 

'Ýslam'da hayvan haklarý, Osmanlý'da hayvan haklarý..' konulu programlar, yabancý katýlýmcýlarla tartýþýlsýn. 

Kendi uygulamalarý ile karþýlaþtýrsýnlar. Medeniyet nerede baþlamýþ bilsinler. 

Böyle bir proje ülkemize prestij kazandýrabileceði gibi kültür turizimine de katký saðlayacaktýr.Çalýþmalarýmýzda önemli katkýlarý olan kardeþim saydýðým sayýn millet vekilimiz Metin Külünk beyefendiye sizin aracýlýðýnýzla þükranlarýmý bildirmek istiyorum 

Deðerli baþbakanýmýz vakýflarla ilgili bir konuþmasýnda þöyle demiþtir; 'Ait olduðumuz medeniyet bir vakýf medeniyetidir. Vakýf hizmetleri, sadece insana ya da topluma yönelik deðildir. Amaç dayanýþma ruhunu yaþatarak bütün canlýlara hizmet etmektir.Sayýn Baþbakanýmýzýn hazýrlanmakta olan yasaya gösterdiði alaka takdire þayandýr. 

Her fýrsatta konunun önemini hatýrlatýp üzerinde dikkatle çalýþýlmasýný istemiþtir.

Bakanlar Kurulu'nun ikinci kez toplanmasý da bu yüzdendir. 

Ýnanýyorum ki bizleri ümitsizliðe düþüren bu kararlar Baþbakanýmýz tarafýndangeri çektirilecek ve ideal bir yasa ortaya konulacaktýr.

 

Zuhal Ardahanlý 

AK Parti Hayvan Haklarý Komisyonu Baþkaný