Bu kaçıncı aldatılmak yahu?!

"Mümin bir delikten iki kez ısırılmaz” anlamında bir hadis-i şerif vardır.

Müslüman’ın akıllı olması gerektiği ve bir kez aldatıldığında ondan ders çıkarması ve aynı yöntemle  ikinci kez aldatılmaması gerektiği ikaz edilmektedir.

Oysa bakıyoruz günümüz Müslümanları aynı yöntemle ne iki ne üç sayısız kere aldatılıyorlar.

***

Gazetelere bakıyorum bir şahsın dolandırıcılıktan arandığını okuyorum.

Polis her yerde onu arıyormuş.

Bu şahıs paralı Müslümanlara lüks otel odalarını devre mülk şeklinde satarak dolandırıcılık yapmış!

Üstelik daha otel inşaat halindeyken her iştirakçiye otel odasının kira bedelini ödemek gibi absürt bir anlaşma yapmış.

Tabii bir süre sonra kira bedelleri gelmeyince işler karışmış! 8 bin 500 iştirakçiden 350’si dava açmış.

Proje mahkemelik!

***

Şimdi para yatıran akıllı Müslümanlar o şahsa kendilerini dolandırdığı için kızıyorlar.

Bense sorumluluğu o aranan şahısta değil oraya para yatıranlarda görüyorum.

Çünkü şahıs işin başında para yatıran herkese tüyoyu vermiş.

Otel inşaat halinde ama siz ortak olduğunuz aydan itibaren henüz ortada olmayan devre mülkünüz olacak odanın kira gelirini muntazaman alacaksınız diyor adam!

Adam size daha işin başında ne yapacağını açık açık söylüyor!

***

Konunun İslami yönünü bir kenara bırakalım, insan kafasını birazcık çalıştırır, düşünür, “Henüz ortada bulunmayan ve dolayısıyla geliri olmayan bir odanın kira bedeli olur mu” der.

Mesela kendisi böyle bir proje yapsa ortaklara olmayan bir akarın kira bedelini vaat eder mi?

Buraya para yatıran bazı dostları işin başında ikaz ettim, fayda etmedi.

Şimdi dolandırıldık diyerek adama kızıyorlar.

Oysa adam olmayan binanın kira bedelini ödeyeceğini vaat ederek neler yapacağını baştan söylemiş!

***

Maalesef bu olayın bir yönü de açık bir din istismarı olmasıdır!

Bu projenin açılış töreninde cübbeler giyilmiş sarıklar sarılmış ve projeye tam bir İslami hüviyet kazandırılmıştı!

Maalesef şöhret olmuş bir hoca da bu projeye öncülük etmiş onu gören yüzlerce Müslüman düşünmeden paraları yatırmıştı!

Şimdi o hoca da aldatıldığını söylüyormuş!

***

Hatırlayacaksınız bir zamanlar Avrupa’daki Müslümanlar saadet zinciri gibi çalışan bazı holdingler tarafından dolandırılmıştı. (Maalesef onlar da sevilen sayılan hoca takımını kullanmıştı!)

İşin garibi bu projeyi yürüten şahıs o dönemin holdinglerinden birinin sahibiydi!

Adamın adı da çıkmıştı ama dediğim gibi benim adama söyleyecek sözüm yok. O niyetini ta baştan açıkça izhar etmişti.

O şahıs artık hesabını mahkemede verir ama bana göre asıl sorumlular düşünmeden tartmadan para yatıran ve yatırılmasına kefil olanlardır.

***

“Mümin bir delikten iki kez ısırılmaz.”

Yani uyanık olmalı, aklını kullanmalı ve ısırılmamalı/aldatılmamalı.

Bu kurala en çok da öncü konumundaki şahsiyetler dikkat etmeli.

Kitlelerin takip ettiği öncü insanların hele de hocaların ve siyasetçilerin özellikle akçalı işlerden uzak durması gerekir. Çünkü onların hatası ve yanılgısı sadece kendilerini değil kendilerine güvenen çok sayıda insanı da mağdur eder mahcup eder!

Sadece mağdur ve mahcup etmez, öncülüğünü yaptığı düşünceye de zarar verir!