Bu kadar kaçmaz ki!

Fenerbahçe, zorlu Gençlerbirliði deplasmanýnda oyuna sakin ve tedbirli baþladý. Sarý-Lacivertliler, maçýn hemen baþýnda Sow ile bir gol pozisyonu buldu ama Sow da auta atarak mutlak bir gollük pozisyonu deðerlendiremedi. Ayný Sow, ilk yarýda ikinci yarý itibarýyla yüzde 100 gol olacak bir pozisyonu da deðerlendirememiþ oldu.

Oyunda kaldýðý süre içinde Meireles, orta sahadan iyi servis yapan üstüne üstlük bir de gollük þutuna Gençlerbirliði kalecisi Ramazan tarafýndan çýkarýlmasýyla hemen ardýndan müzmin sakatlýk gerekçesiyle oyunu Salih’e býrakmasý dikkatimi çekti. Hiçbir darbe yemeden, rakipleri faule maruz kalmayan bir oyuncu bu kadar ucuz bir þekilde oyunu terketmesi bana düþündürücü geldi.

Ýkinci yarý bir Gençlerbirliði hücumunda Fener ceza sahasý içinde Egemen’in koluna çarpan top, bana göre penaltýydý. Ama hakem Serkan Çýnar bunu görmezden geldi.

Daha sonra bir Fenerbahçe hücum karambolünde Kuyt’ýn atmýþ olduðu Fenerbahçe golü, daha öncesinde Mehmet Topal’ýn direkten dönen þutu görünmeye deðer güzellikteydi. Yalnýz biraz gerçekçi olmak gerekirse, Kuyt’ýn atmýþ olduðu gol öncesinde yine Egemen’in rakibine faul yaptýðýný zannediyorum.

Kýsacasý Fenerbahçe, rakibi Gençlerbirliði’nin net gol pozisyonu olmadýðý bir maçta olmasý gereken golleri Sow’la kaçýran Kuyt’ýn bitiriciliðiyle de maça ümit baðlayan oldu. Eðer Fenerbahçe’nin kaçýrdýklarýnýn yarýsý skor tabelasýna yapýþmýþ olsaydý, farklý bir galibiyet olurdu.

Geçen hafta hat-trick yapan Sow, Gençlerbirliði karþýsýnda þutlarýný kalenin hariç her yere gönderdi. Emenike oyuna girdi ama o da kaçýrma geleneðine katýldý. Son dakikalarda yüzde 100’lük iki net pozisyonu harcadý. Hele son kaçýrdýðý top auta deðil, taca kadar gitti. Hakem triosu, zaman zaman vermiþ olduklarý yanlýþ kararlarla özellikle Egemen’in penaltýya sebebiyet verdiði pozisyonu çizgi hakemin görmemesi, görüpte deðerlendirmemesi futbol adýna koskoca ayýp oldu.