Bu rezillik de onlarýn eseri... Unutulmasýn!

Geçenlerde, bir televizyon kanalýnda CHP milletvekili ve gazeteci Tuncay Özkan’ý dinledim.

Tuncay Özkan, 28 Þubat darbesinin arkasýnda bir “Fetullahçý yönlendirmesi” bulunduðunu söylüyordu.

Direkt böyle söylemiyordu da, ima ediyordu.

28 Þubat, evet, görünüþte bir “Kemalist restorasyon hareketi”ydi, iþi götüren büyük ölçüde Kemalist bürokratlardý ama darbenin Emniyet ayaðýný “ülkücü” kýlýðýna girmiþ Fetullahçýlar oluþturuyordu. (Fadime Þahin-Müslüm Gündüz hadisesini Fetullahçý polislerin kurguladýðýný Tuncay Özkan’dan öðrenmiþtik. Hrant Dink cinayeti þüphelisi Ali Fuat Yýlmazer ve Ramazan Akyürek dâhil,, bütün FETÖ’cüler oradaymýþ. Darbecilere içerik ve malzeme üretmek için yoðun bir istihbarat faaliyetine giriþmiþler. Müslüm Gündüz’ün evine yapýlan baskýn sýrasýnda gazetecilere mihmandarlýk görevini de yine FETÖ’cü polisler üstlenmiþ.)

Hatýrlarsanýz, Ergenekon ve Balyoz yargýlamalarý döneminde, bir de “28 Þubat soruþturmasý” baþlatýlmýþtý.

Soruþturma çerçevesinde bazý emekli generaller gözaltýna alýndý, tutuklandý, kýsa bir süre sonra da salýverildi.

Söylemesi ayýptýr, o sýrada, bu tahliyelerin “pis bir þeylerin habercisi” olduðunu yazmýþ, soruþturmanýn özellikle sulandýrýldýðýný iddia etmiþtim. (21 Aralýk 2013 tarihli yazýma bakýlabilir.)

FETÖ’nün gerçek yüzü ortaya çýktýktan sonra da, yine bu köþede (15 Nisan 2016), iddiamýn haklýlýðýný teyit eden bilgileri paylaþmýþtým.

Demek ki, Tuncay Özkan’ýn “bilgi”ye dayanarak söylediði þeye, o dönemde hissiyatýmla muttali olmuþum ve “pis bir þeyler tezgâhlayan” FETÖ konusunda yanýlmamýþým.

Üçüncü baský olacak ama durumun daha net anlaþýlabilmesi için o yazýdan bazý paragraflar aktarmak istiyorum:

Darbe giriþimini (Balyoz, Ergenekon vs...) aðýr müeyyidelere baðlayan “Yüce Türk Yargýsý”, apaçýk bir darbe olan (“Bu bir postmodern darbedir” demiþti sanýk Erol Özkasnak) 28 Þubat’ý akladý.

Buradan þu sonucu çýkarabilir miyiz?

Darbe yapabilirsin ama giriþimde bulunamazsýn... Madem giriþtin, iþi mutlaka neticeye baðlamalýsýn.

Benzetmek gibi olmasýn, 28 Þubat davasý tahliyeleri, bana, “Samet Kuþçu olayý”ný (“9 Subay davasý” tahliyelerini) hatýrlattý.

Samet Kuþçu, bir darbe giriþimini ihbar etmiþti.

Ýhbara konu olan hadise, bir yönüyle Sarýkýz, Ayýþýðý, Eldiven ve sair darbe giriþimlerini hatýrlatýyordu ama muhakeme sürecinde sanýklara farklý bir tarife (28 Þubat sanýklarýna uygulanan tarife) uygulandý. Küçük gözaltýlarla iktifa edildi ve “hýzlý” bir muhakemeden sonra tahliye kararý çýktý. Bir süre sonra da sanýklar beraat ettirildi ve dosya kapandý.

Samet Kuþçu hadisesinden sonra, Menderes’e karþý yeni bir ittifak oluþtu.

Daha doðrusu, var olan ittifaka yeni unsurlar eklendi: Bir taraftan eylemlerinin takibatsýz kalmasýndan cesaret alan subaylar, diðer taraftan “siyasi hasým” rolü oynayan CHP ve yüksek bürokrasi (“devlet içinde devlet” görüntüsü veren unsurlar), ülkeyi 27 Mayýs’a götürecek olaylarýn zeminini hazýrladýlar.

Menderes dönemindeki ittifakýn bir benzerini bugün de görüyoruz.

Menderes döneminde iþaret fiþeðini, 9 subayý salýveren Askeri Mahkeme çakmýþtý.

Bugünün iþaret fiþeði ise 28 Þubat sanýklarýnýn tahliye edilmesidir.

Erdoðan nefretinin motive ettiði ve alesta tuttuðu, üstelik farklý renkler barýndýran, hatta “dýþ ayaðý” da bulunan bir ittifak bu... Birbirleriyle hasým olmasý gereken unsurlar, Gezi’cisi, solcusu, Kemalist’i, Emniyet’çisi, yüksek yargý bürokratý, Beyaz Türk’ü bu nefret temelinde birleþmiþ durumdalar.

(….)

Bunlarý, 21 Aralýk 2013 yýlýnda yazmýþým... Yani, 25 Aralýk giriþiminden 4 gün önce...

Sonrasýný hep birlikte yaþadýk. Ardýndan yargý darbesinin ikinci ayaðýný oluþturan 25 Aralýk giriþimi, ardýndan MÝT TIR’larýna yapýlan baskýn, ardýndan liberal görünümlü çakallarýn baþlattýðý “27 Mayýs benzeri bir müdahale gündeme gelebilir” kampanyasý, Ardýndan 15 Temmuz iþgal hareketi.

FETÖ, gerçek niyetini, Gezi ayaklanmasýndan çok çok önce, Çevik Bir ve arkadaþlarýna yönelik “göstermelik” 28 Þubat tutuklamalarýyla ele vermiþ.

Uyumuþuz.

Arkasýndan tahliyeler baþlamýþ. Þüphelenmiþiz... “Bu iþ Samet Kuþçu olayýný hatýrlatýyor. Galiba pis bir þeyler tezgâhlanýyor” demiþiz ama adamlar darbeyle mücadele ettiklerine inandýrdýklarý için, konduramamýþýz...

Bundan sonra Cumhuriyet savcýlarýna önemli bir görev düþüyor:

28 Þubat defterini yeniden açsýnlar, ciddi bir soruþturma baþlatsýnlar.

Eminim ki, FETÖ gerçekliðine iliþkin el deðmemiþ bilgilere ulaþacaklardýr.