Sözcü gazetesinin bir yazarý, “son ana kadar”FETÖ kanallarýnda program yapmaya devam etti mi, etmedi mi?
Bu yazarýn ismi Saygý Öztürk’tür...
Sýrýtýk bir þahýstýr.
Yýlmaz Özdil, “Hayýr, Saygý Öztürk FETÖ kanallarýnda görünmedi”desin.
Bunu diyebiliyor mu?
Efendim SaygýÖztürk’ün amcasýyokmuþ.
Dolayýsýyla, FETÖ’nün Brezilya imamýolan “Öztürk”soy isimli kiþiyle amcaoðlu çýkma ihtimali de yokmuþ...
Bunu da Yýlmaz Özdil söylüyor.
Konumuz, SaygýÖztürk’ün ne olduðu ve kimlerle akrabalýk baðýbulunduðu deðil...
Kaldýki, kimse SaygýÖztürk’üve gazetesini FETÖ’cülükle suçlamýyor. Bilebildiðim kadar, Sözcü gazetesi hakkýndaki soruþturmayýyürüten savcýnýn da böyle bir suçlamasýyok... Tutuklamalarýn nedeni farklý: Örgüte yardým, vs...
Hal böyleyken, SaygýÖztürk üzerinden gazeteyi temize çýkarmak da ne oluyor?
Çýkar, “Gazetemiz temizdir”dersiniz.
Ýnanýrýz ya da inanmayýz.
Böyle yaparsanýz, yani FETÖ’ye karþýilk ciddi eleþtirilerin SaygýÖztürk tarafýndan dile getirildiðini yazarsanýz, olmayan akrabalýk baðlarýndan yola çýkarak gazetenizi temize çýkarmaya çalýþýrsanýz, biz de durumunuza bakanýz.
SaygýÖztürk’ün amcasýyokmuþ.
Olabilir.
Birçok kimsenin amcasýyok.
Fakat, “talihsiz”arkadaþýnýz SaygýÖztürk’ün epey nüfuzlu bir aðabeyi var
Bunu niye yazmýyorsunuz?
Efendim, SaygýÖztürk, 2010 yýlýnda FETÖ’nün ne kadar tehlikeli bir örgüt olduðunu yazmýþ... “AKP’yle Cemaat imam nikâhlýyken, aralarýnda su sýzmýyorken, AKP’liler Feto’ya ‘hocaefendi’diyorken, tüm medya Fetullah’tan týrsýyorken”, SaygýÖztürk kalkmýþ, MÝT raporlarýndan yola çýkarak “Okyanus Ötesindeki Vaiz”diye bir kitap yazmýþ.
Bunlarýyazmýþama AKP’yle cemaat arasýndaki imam nikâhýbozulduktan sonra da örgütle düþüp kalkmaya, örgütün militanlarýyla arkadaþlýk etmeye, örgütün kanallarýnda boy göstermeye devam etmiþ...
Etmemiþmi?
Bunu neden gizliyorsunuz?
Hadi 2010 yýlýnda tehlikenin büyüklüðünüfark edememiþ...
Sorar mýsýnýz sýrýtýk arkadaþýnýza: Hakkýnda kitaplar yazacak kadar “tehlikeli”gördüðüörgütle baðýný17/25 Aralýk’tan sonra neden koparmamýþ?(Kitaptaki örtük Fetullah övgülerini nasýl telif edeceðinizi daha sonra soralým!) Ayrýca, deþifre edilen bu çok tehlikeli örgüt, niçin kendisini deþifre eden gazeteciyi cezalandýrma yoluna gitmemiþde, iyi münasebetler kurmayý(televizyon kanallarýnda aðýrlamayý)tercih etmiþ? Örgütün, muhalif gazetecilere ne yaptýðýný Necip Hablemitoðlu ve Haydar Meriç örneklerinden biliyoruz. Niçin SaygýÖztürk’ünüz, ufacýk da olsa, bir “sitem”le karþýlaþmamýþ?
Bitmedi...
MÝT tarafýndan izlenen ve rapor edilen bu çok tehlikeli örgüt, raporlar SaygýÖztürk’e ulaþtýktan ve kitaplaþtýktan üçyýl sonra bir baþka tehlikeli yüzünügösterdi: Darbeye kalkýþtý...
Peki, SaygýÖztürk’ünüz yaptý?
Örgütle baðýnýkopardýmý?
Hayýr.
Örgüte daha da yanaþtýve eline tutuþturulan “kirli malzemelerle”gazetecilik yapmaya baþladý...
15 Temmuz’a kadar da “sýrýtarak”(evet “sýrýtarak”)bu malzemeleri tüketti.
Bunun karþýlýðýnda bir FETÖkanallýnda yüksek telifli televizyon programýyla ödüllendirildi. (Ýnternet mecralarýnda, FETÖ’nün kaçak polis þefiyle birlikte çok sayýda “sýrýtýk”görüntüsümevcuttur.)
Yýlmaz Özdil, “Hayýr, bunlarýn hiçbiri olmamýþtýr”desin.
Bunu diyebiliyor mu?
SaygýÖztürk için söylenenler, CHP ve Sözcü gazetesi için de geçerlidir...
Mesele, FETÖ’nün ne kadar tehlikeli bir örgüt olduðunu herkeslerden önce fark etmek ve yazmak deðildir.
Mesele þudur:
17/25 ve 15 Temmuz giriþimlerine raðmen niçin örgütle iliþkinizi kesmediniz ve niçin hâlâbu örgütün ürettiði kirli malzemeleri kullanmaya/tüketmeye devam ediyorsunuz?
Mesele budur!