Bu zeybeðe geçti horon teptirin

Vücudunuzun aðýrlýðýyla birlikte kâinatýn aðýrlýðýný da, omuzlarýnýzdan kollarýnýza yayýlan acýyla taþýdýðýnýzý düþünmeye baþlarsýnýz. Yer çekimine karþý koymanýn beyhûde çabasý kahkahalarla karþýlýk bulur! Tahammülfersâ acý gözlerinizden gayri ihtiyârî yaþdöker…

Acýyý acýtmak için vücudunuzu yukarýya çekme hamlelerinin ömrü pek kýsadýr. Takatiniz kalmaz, bacaklarýnýzý oynatamazsýnýz. Bayýlmak üzereyken alkol kokulu bir ses duyarsýnýz: “Ulan bu zeybeðe  geçti, þuna horon teptirin”!

Tabi sizin horon tepecek ne haliniz var ne de havanýz... Dert etmeyin, yardýmcý olurlar! Elektriðin Horon teptirdiðinden haberiniz yok mu? Yakîn olarak öðrenmeniz an meselesi…

Artýk öyle bir hâle gelirsiniz ki elektrik bile Horon teptirmede nâçar kalýr. Elektrik eþliðinde Horon tepmek sizi yormuþ ve gösterilen alâkadan bayýlmak üzereyken suyun ayýltma kuvvetiyle tanýþýrsýnýz. Bir damla sudan yaratýlan siz, tusunami olup vücudunuza çarpan suya teslim olmak zorunda kalýrsýnýz!

Kuvvetler arasýnda yeterince ezildiðinize kanaat getirdiklerinde askýdan indirip soðuk kurutmaya alýrlar. Pervane karþýsýnda ayakta durmakta zorlanýrsanýz o mevzuda da yardýmcý oluyorlar…

Soðuk kurutmanýn ardýndan sizden bir imza isteniyor! Yoo, hemen meþhur oldum diye havalara girmeyin. Ýmzalamanýz için fotoðrafýnýzý uzatmýyorlar. Size uzatýlan; hiç gitmediðiniz, bilmediðiniz yerlerde, olup olmadýðý bile meçhul hâdiseleri “Ben yaptým” dediðiniz ifâde…

Ýfâde, daha siz gözaltýna alýnmadan memur arkadaþlar tarafýndan yazýlmýþ, sadece fail olarak isim yeri boþ býrakýlmýþ. O boþluklara da sizin isminizin yazýlmasý tamamen konjonktürel!..

Kalemi tutmaya gücünüz yoktur ama, “lanet olsun, bir an önce þuradan kurtulayým” diyerek imzayý atarsýnýz. Teferruatlý bir okuma yapmanýza da gerek yoktur çünkü yardýmsever memur arkadaþlar size, imza attýðýnýz ifâdede geçen hâdiseleri, mahkemede þaþmayýn diye tüm ayrýntýlarýyla anlatýrlar. Hoþ mahkemede þaþsanýz da farketmez, zaten hakkýnýzda hüküm çoktan kesilmiþtir!

Ýfâdeye imza atarken alkol kokulu sesi bir kez daha duyarsýnýz: “Ulan amma yordun bizi. Ýmzayý hemen atsaydýn ya, bizi de uðraþtýrmazdýn”...

***

“Zindanlarda 28 Þubat maðduriyetleri sürüyor” derken yüzümüze aval aval bakanlara, o dönem yaþanmýþ yüzlerce iþkenceli ifâde almayý kýsaca anlatmaya çalýþtým. Ergenekoncusundan FETÖ’cüsüne “maðduriyet” edebiyatýnýn yapýldýðý bir dönemde Anadolu’nun evlatlarýna neler yapýldýðýný hatýrlamak belki taþlaþmýþ kalplerde bir sýzýya vesile olur.

Elbette bir gün bu topraklara da adalet gelecek. Her þeye raðmen umudumuz sürüyor!.. Çünkübizler, sonsuz adalet sahibi ve intikam alýcý Allah’a inanýyoruz. O ne güzel vekildir...