Gözünüzün önüne henüz aðzýndan ‘ýnga’ dýþýnda bir ses çýkmamýþ bir bebeði getirin. 20 aylýk olsun. Kýz-erkek fark etmez, ‘Inga bebek’ günün önemli bir bölümünü ‘tablet’ diye anýlan türden basitleþtirilmiþ bir bilgisayar baþýnda geçiriyor... Önce tableti açýyor, sonra YouTube’tan kendisi için seçilmiþ görüntülü þarkýlarý; programý istediði zaman durdurup yeniden baþlatýyor... Caný sýkýldýðýnda usulüne uygun biçimde kapatýyor da...
Henüz 20 aylýk ‘Inga bebeðin’20 yaþýnda bir aðabeyi olduðunu düþünelim þimdi de... O da sabah ilk iþ iPad’ini açýyor, ‘beklediði mesajlar gelmiþ mi?’ diye posta kutusuna bakýyor, arkadaþ çevresinin geceyi nasýl geçirdiðine, ne dinleyip ne okuduðuna vâkýf olmak üzere Facebook’a giriyor, gece boyu atýlmýþ‘twitler’ arasýnda geziniyor, ardýndan günlük gazetelere göz gezdiriyor... Baþýna taktýðý kulaklýk tabletten müzik dinlemesine de yarýyor; film izlemesi gerektiðinde de yine onun aracýlýðýna baþvuruyor...
Yeter ki internete baðlý olabilsinler; henüz 20 aylýk bebeðin de, 20 yaþýndaki aðabeyinin de günlerinin büyük bölümü evlerinde bilgisayar ekraný karþýsýnda geçiyor...
Bebeði anne-babasý ara sýra diðer bebeklerle etkileþim kurabileceði parka götürdüðünde beklenenin tersi oluyor; çocuðun caný sýkýlýyor, bir an önce eve dönmek istiyor... Týpký aðabeyinin arkadaþlarýyla karþý karþýya gelerek vakit geçirmek yerine daha geniþ bir çevreyle bilgisayar aracýlýðýyla görüþmeyi tercih etmesi gibi...
‘Evkuþu’diyebileceðimiz bir nesil... Evinde bilgisayarý, elinde tableti olmayanlar da benzer deneyimleri‘internet-cafe’lerde yaþýyorlar...
Nerede? Silikon Vadisi’nde yaþayan meslekten bilgisayarcýlarýn evreninde mi? Amerikalýlar mý böyle sadece? Yoksa...
Türkiye’nin belli baþlý kentlerinde de, muhafazakâr veya ilerici ayrýmý gözetilmeksizin hemen her ailede, durum büyük çapta yukarýda tasvir ettiðim gibi... Henüz bu tür bir çekim alanýna girmemiþ ailelerin çocuklarýnýn da bir süre sonra benzer‘tanýlar’sergileyeceðine emin olabilirsiniz...
Hükümetin eðitim alanýna yönelik en büyük projesi olan FATÝH her öðrencinin eline bir tablet vermeyi öngörüyor. 20 aylýk bebek 60 aylýk olduðunda okulda geçireceði saatlerde de, evde ders çalýþýrken de vaktinin büyük bölümünü bilgisayara ayýracak...
Google’cularbunu öngörerek bilgisayar ekranýný küçültüp bir gözlüðe taþýmýþlar; hepimizin o gözlüklerle dolaþacaðýmýz günlerin geri sayýmýna da baþlamýþlar...
Sanal âlemde binlerce arkadaþý olabiliyor bugünün gencinin, yüzünü hiç görmeyebileceði kiþilerle uzaktan oyun oynuyor, fikir deðiþ-tokuþu yapýyor, hiç uðramadýðý lokantalardan evine yemek getirtiyor, aslýnda varolmayan maðazalardan alýþ-veriþini yapýyor...
Yalnýz baþýna... Bilgisayarý ve o...
Fantastik, hayal ürünü bir‘bilim-kurgu’yazýsý deðil bu; çevremde gördüklerimi resmettiðime emin olabilirsiniz. Bugünün bebekleri, çocuklarý ve gençleri bizlerden çok farklý bir yoldan geçerek kiþiliklerini buluyor, deðiþik zevklere ve eðilimlere sahip oluyor, günlerini tecrit edilmiþ bir yalnýzlýk içinde geçiriyorlar.
Ýyi mi, kötü mü bu durum? Bu soru üzerine araþtýrma ve tartýþmalar bizde de baþlamalý.