Özellikle siyasetle uðraþan gençlerin ulvi amaçlar peþinde koþtuðunu, dünyayý kurtaracak bir heyecan taþýdýðýný görmek, geleceðe dair ümitlerimizi artýrýyor. Gençlerle hasbihal ederken bir malumu tekraren ilam etmek gerekiyor; o da, büyük davalara inanmanýn, öncelikle amel ehli olmayý gerektirdiðidir.
Büyük düþünmek, büyük gayelerin peþinde koþmak küçük de olsa adým atmayý, iþe bir yerden koyulmayý gerektirir.
Evinin önü kirliyken dünyayý temizlemeye soyunamazsýn. Aile içinde þefkatli deðilsen dünyada merhamet dilini hakim kýlamazsýn. Nefsinin heva ve hevesine teslim olup sefahate dalmýþsan, dünyayý israf, savurganlýk ve sefahat dalgasýndan kurtaramazsýn.
Büyük gayeleri önce kendi aleminde hayata geçirmen gerekir. Amaçsýzlýk, modern dünyanýn hastalýklarýndan biridir. Birçok insan, yaþamý sürdürmeyi, yaþamýn gayesi sanar hale gelmiþ...
Bediüzzaman hazretlerinin dediði gibi, “bir gaye-i hayal olmazsa zihinler ene’lere döner, etrafýnda gezinir”... Nefsin arzu ve isteklerine teslimiyet, sadece kendini düþünmek ve kiþiselliðe odaklanmak, ‘enaniyet esareti’ne sebep olur. Afaki olandan enfüsi olana dönmek, nefsin esaretine saplanýp kalmak deðildir, tam aksine iddialarýný nefsinden baþlayarak tesis etmeye çalýþmaktýr.
***
Dünyayý kurtarmak için elbette önce kendi aleminde bir baþarý ortaya koyman gerekir. Bu, toplumu deðil kendini düþünmek, aleme deðil nefsine odaklanmak anlamýný taþýmaz.
Nefsinin arzularýnýn peþinde koþan, kendi selametini toplumunkinden önceleyen bir anlayýþ, bencil ve egoisttir. Bir toplumun, ülkenin, dünyanýn selameti için mücadele etmek, daha aþkýn bir dava inancýný, kendini deðil toplumu düþünmeyi gerektirir.
Ulvi bir amaç peþinde koþmak, nazarlarý afaki olana çevirip, kesrette boðulmak anlamýna da gelmemeli. Çünkü ‘küçük þeyler büyük þeylerle baðlý’dýr. Makro alem ile mikro alem arasýnda güçlü bir bað vardýr.
Afaki olanda yoðunlaþýp enfüsi olaný es geçen, beyhude bir uðraþ içinde olur. Dünyaya adalet getiremeyebilirsin ama sen adil davranmalýsýn. Kendi aleminde adil davranmayýp dünyaya adalet getirmeye çalýþmak abestir. Kendine çekidüzen veremeyen dünyaya veremez.
Son dönemde meþhur bir söz var, ‘Global düþün, yerel uygula’ diye... Büyük düþüneceksin ama yan gelip yatmayacaksýn. Küçük-dahili aleminde baþaramadýðýný büyük-harici alemde baþaramazsýn.
Nice dava adamý arkadaþým vardý, büyük projelerin peþinde koþtular ama vefat ettiklerinde kendi alemlerinde yapabildikleri amellerle gittiler. Ýnandýklarý ve peþinde koþtuklarý idealler onlara birçok insandan daha fazla deðer kattý, ama öncelikli olarak enfüsi ve yakýn dairedeki mesuliyetlerden hesaba çekileceklerini unutmadýlar.
Büyük niyetler insaný yüceltir ama samimi olanlar iþe öncelikle kendi dairelerinden baþlarlar.
Büyük iþler yapmaya niyet edelim, onlarý hayal edelim, ama küçük gibi görünen büyük sorumluluklarý ve öncelikli mesuliyetleri yerine getirmeyi ihmal etmeyelim.
Siyasetle uðraþmakta gayenin ne olduðu da önem taþýr... Toplumsal faydayý mý hedefliyoruz, kiþisel faydayý mý amaçlýyoruz? Siyasi gücü niçin ve nasýl kullandýðýnýz, iyi niyetiniz kadar önemlidir.
Unutmayalým, indi ilahide sadece yaptýklarýmýzdan deðil, yapmadýklarýmýzdan da hesaba çekileceðiz. Ama bu yapmadýklarýmýz, öncelikli olarak ‘yapabilecekken yapamadýklarýmýz’ olacak...
