Büyük gün 22 Aralık

Kirayı öderken ev sahibine “Ya 21 Aralık’ta kıyamet koparsa? Ödemeyi o gün yapayım” dedim ama oralı olmadı. Sırıtarak “O zaman paranı iade ederim” dedi.

Maya Takvimine göre 21 Aralık’ta kıyamet kopacak. 21 Aralık günü planın ne?

Sabah ilk iş su faturasını yatıracağım. Son ödeme günü 21 Aralık. İSKİ’den gelen faturada ‘son ödeme günü’ derken umarım kıyamet kast edilmiyordur. Yani “Son ödeme günü, bir daha ödeme yapmayacaksınız” anlamında değildir inşallah.

21 Aralık benim için sıradan bir gün olacak. Ben üniversitede okurken tarihi çok önceden açıklanmış bir sınavın saati geldiğinde “Ya sınav yoksa?” şüphesiyle okula gitmek yerine evde oturmayı tercih etmiş insanım. Kıyametin kopmama ihtimali milyarda bir dahi olsa ben ona odaklanırım. Sığınak bulmak, herkesle vedalaşmak falan bunlar yorucu işler. Bakın ben yıllardır Diyanet takvimi kullanıyorum. Ruhumun temizlendiğini hissediyorum çünkü. Ve Diyanet takvimi 31 Aralık 2012’de sona eriyor. Fazladan sekiz gün daha yaşayacağız demektir bu. Şimdi ben yıllardır Diyanet takvimine güvenip planlarımı ona göre yaparken bu seneye mahsus Maya takvimine mi bel bağlayacağım? Neden yapayım ki böyle bir şeyi?

Bu arada merak edenler için: O gün gerçekten sınav varmış ve o dersten kaldım.

Ben asıl planlarımı 22 Aralık için yaptım. O gün gerçekten çok eğlenceli geçecek. Mayaların foyası ortaya çıkacak. Önce arkadaşlarla Taksim’de toplanıp Mayalar aleyhine sloganlar atıp onları yuhalayacağız. Ve bir Maya anıtı bulup önüne siyah çelenk bırakacağız. Sonra da muhtemelen o anıtı satarız, sonuçta binlerce yıllık anıt, nereden baksan 300-500 lira eder. Bir aylık kira demek bu.

Mayalar yalan mı söylüyor?

Amaçları ne olabilir ki?

İlgi çekmek olabilir mesela. Bakın Mayalar binlerce yıldır öyle veya böyle saygı duyulan bir medeniyetti. Ama milyonlarca insanı bu şekilde yanılttıkları için bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Arkadaşlar arasında sohbetlerimizde “Mayalar mı, bayılırım Mayalara, çok kaliteli medeniyet, Hititlere beş basarlar” şeklinde bahsettiğimiz bu insanlar artık “Bırak ya, şu kolpa medeniyetten bahsedip ağzımızın tadını kaçırma, güzel şeylerden konuşalım” minvalinde su-i  zanlara konu olacaklar. Gerçekten üzücü.

Belki de hazırlayanın tembelliği sebebiyle 21 Aralık’ta biten bir takvimle asırlar sonra milyonlarca insanı tedirgin etmeye kimsenin hakkı yok. İnsan hayatı bu kadar ucuz değil. İşin doğrusu ben de tablet bilgisayarımda bir takvim hazırladım. 27 Nisan 2318 tarihinde son buluyor. Bundan yüz sene sonra bu tableti bulacaklar ve “Türk takvimine göre 27 Nisan 2318’de kıyamet kopacak, dünyanın sonu geldi” diyecekler. Sonuçta sırf onlardan yüzlerce yıl önce yaşamışız diye bize saygı duyacak, “Bir bildikleri vardır elbet” diyecekler. Halbuki tarihi salladım. Gerçekten çok eğlenceli olacak ama ben o günleri göremeyeceğim. Olsun. Şimdi onlar düşünsün.

Maya takvimine bunca insan boşuna mı inanıyor?

Kim inanıyor ki? Yok Japon prensesi Nakamura, yok Smashing Pumpkins... Bir tane işe yarar insan inansa gam yemeyeceğim. Ne borç taktığım bakkal ne manav ne de ev sahibim kıyametin kopacağına ihtimal veriyor. Dün kirayı verirken “Hocam beş gün sonra kıyamet koparsa fazladan kira vermiş olacağım, dilerseniz 21 Aralık günü yapayım ödemeyi” dedim ama oralı olmadı. “Kıyamet koparsa paranı iade ederim, söz veriyorum” dedi sırıtarak. “Peki hiç olmazsa depozitoyu geri alsam, kıyamet koptuğunda fırsatımız olmayabilir” deyince bu kez “Kıyamet koparsa ev komple yıkılır, sen borçlu çıkarsın” diye karşı atakta bulundu ve pes ettim. Entelektüel birikimi zayıf bir insanla daha fazla tartışmak istemedim.

https://twitter.com/beyinsiz_adam