Durumu herkesin anlayacaðý basitlikte yeniden deðerlendirelim. Devletin bütün kurumlarý ve bu kurumlarýn bütün imkanlarý kullanýlarak, seçilmiþ hükümetin darbe yolu ile devrilmesi için bir kalkýþma yapýldý. Bu nesnel olarak adý devlet olan o büyük kurumun ortadan bir karpuz gibi ikiye bölünmesi demektir. Üstelik darbecilerin elinde yüksek teknolojik silahlar var. Buna karþýn Cumhurbaþkaný, hükümet, polis ve halkýn büyük çoðunluðu dýþýnda devletin diðer kurumlarý derin bir sessizlik içinde.
Halkýn sokaða çýkmasýyla birlikte darbeciler, kararlýlýklarýný test etme imkaný buluyor; 246 ölü 2185 yaralý. O ölüm kalým saatlerinde, ülke kaderinin tayin edileceði saatlerde, sadece iki özne Cumhurbaþkaný ve halk sahnede. Kararlý ve gözü kara bir direniþ karþýsýnda darbeciler çözülmeye baþladýktan sonra, devleti koruyup kollamakla görevli diðer çoðunluk harekete geçiyor.
Bunun anlamý nedir? Bu durumdan ne anlamalýyýz? Bunun anlamý þudur, Cumhurbaþkaný, hükümet, polis ve halkýn büyük bir bölümü dýþýnda kalan bütün dinamikler bir biçimde darbeciler tarafýndan felç edilmiþlerdir. Ýster zorla el koyduklarý kesimler, isterse de bu kanlý kalkýþma karþýsýnda travmatik korkular yaþayýp tutukluk yapan kesimler fiilen direniþin dýþýnda kaldýlar.
Þimdi sorulacak en önemli soru þudur; Devlet kurumlarýnýn büyük bir bölümünü sindirme etkisi gösteren bu güruha karþý nasýl bir mücadele stratejisi izlenmelidir? Devletin temel çekirdeklerine saldýrýp bu çekirdekleri ele geçirmeye çalýþan bir güç’e karþý, elbette devletin çekirdeðini daha da güçlendirmekten baþka çare olmaz. Bu mücadele gevþek bir yapý ve hantal bir organizasyonla verilemez.
OHAL, böyle bir mücadelenin kanun devletindeki en doðru mücadele seçeneklerinden biridir.
Devlet çekirdeðini etkisizleþtirmeye çalýþanlara ancak devlet çekirdeði güçlendirilerek cevap verilebilir. Bu iþin þakaya gelir yaný yok. Bu tür durumlarda kararlýlýk ve hýzla hareket etmek stratejik deðerdedir. Üstelik kesin baþarý da bu hýz ve kararlýlýða baðladýr. Günümüzde büyük balýk artýk küçük balýklarý yiyemiyor tersine küçük ve hýzlý balýk, büyük balýklarý yeme yeteneði gösteriyor.
Sayýn Cumhurbaþkaný El Cezire’ye verdiði mülakatta, darbe istihbaratýný ilk önce ‘’Eniþtesinden’’ aldýðýný söylüyor. Bu durum sadece ironik deðildir, ayný zamanda þaþkýn ve etkisiz olan istihbarat aðýnýn birinci elden çizilen resmidir. Bu durumun anlattýðý þudur; darbe mekaniði çok güçlü ve bir o kadar köklüdür. Nitekim Sayýn Cumhurbaþkaný’nýn halký her gün meydana davet etmesi bu mekaniðin hareket manevrasýný daraltma arzusudur.
Ýçeride bu kadar etkili olan bu darbeci güruhun hiç kuþkusuz dýþ dinamikleri de o ölçüde güçlüdür.
Muhtelif kaynaklardan derlenen veriler, Amerika ve Batý dünyasýnda özellikle de belli kesimlerin içinde darbecilere yönelik bir sempatinin varlýðýný doðruluyor. Ayný þekilde darbeciler arasýnda da Amerika’ya ve Batý dünyasýna yönelik büyük bir sempatinin olduðu biliniyor. Nitekim darbe imamý Fetullah Gülen Amerika’da yaþýyor.
Benim anlayabildiðim kadarýyla Batýlý güçler, ilk saatlerde bekle gör tavrý içindeydiler, fakat darbenin baþarýya ulaþamayacaðýnýn anlaþýlmasýyla birlikte kabaca gece 0,2 den sonra dikkatlerini hükumete doðru çevirmeye baþladýlar. Bu da, eðer baþarabilselerdi, darbecilerin Batýlý güçlerden belli bir noktaya kadar kuvvetli bir destek görebileceklerini kanýtlar ki, bizzat bu durum uzun vadede bir darbe mekaniði olarak iþlemeye devam edecektir.
Toparlayýp söylemek gerekirse toplumsal hayatýmýzý bu kadar kökten tehdit eden bir giriþime karþý olaðan yöntemlerle mücadele etmek hiçbir olumlu sonuç üretmez. Ýçeride ve dýþarýda alýnabilecek en yaratýcý ve olaðanüstü yöntemlerle, mücadele araçlarýný zenginleþtirip çeþitlendirmeden, hala bizi tehdit etmeye devam eden bu büyük tehlike baþarýlý bir biçimde tarihin çöplüðüne atýlamaz.